Her daim şükretmeliyiz

Vücudumuzda hücrelerimiz kadar tehlike var. Bu tehlikelerden bizi koruyan Allah'tır. Kâinat kitabını okuyoruz. Yağmurun yağmaması felaket. Yağan yağmurların durmaması felaket.

Vücudumuzda hücrelerimiz kadar tehlike var. Bu tehlikelerden bizi koruyan Allah'tır. Kâinat kitabını okuyoruz. Yağmurun yağmaması felaket. Yağan yağmurların durmaması felaket.

Yağmurlar damla damla değil de oluktan boşanırcasına yağsa yine felaket… Rüzgârlarda, depremlerde bir ölçü var. Rüzgâr 40 km. esiyor; 40 bin km. hızla esmiyor. 10 şiddetinde deprem oluyor; 100 şiddetinde deprem olsa kıtalar yürür giderdi. Bütün bu felaketlerden bizleri koruyan Allah'tır.

Kalbimiz dursa onu kim çalıştırabilir? Gözlerimiz kör olsa kim açabilir? Değil ki organlarımız kadar, hücrelerimiz kadar şükretmemiz lazım.Evet Kur’an- Hakim yaratılış gayemizi şükretmek olarak gösterdiği gibi,bütün alemin yaratılışı şükre açılan kapıdır.şu şecere-i hilkatin (yarıtılış ağacı)en mühim meyvesi şükürdür. Ve şu kâinat fabrikasının çıkardığı mahsulâtın(mahsüller)’in en âlâsı şükürdür

Verdiği maddî ve manevî nimetler için Allah'a ne kadar şükretsek azdır. Canlılar içinde Allah'a şükreden, yani nimetlerin kıymetini bilen yalnızca insandır. Gayrimüslimler Allah'a isyan ettikleri halde Allah onların bile her türlü ihtiyacını veriyor. Çünkü Allah Rahman ve Rahîm'dir. Anarşizmden, kötülüklerin kötülüğünden bizleri koruyan Allah'tır. Maddî ve manevî hastalıklar insanın dünyasını karartırken, Allah'ın verdiği sağlığa binlerce şükür. Dünya savaşlar içinde. İnsanlar her türlü haksızlığa uğrarken bizler rahatız. O insanların zulümden kurtulmaları için dua ederken, diğer taraftan da şükretmeliyiz. Hayatın iyi taraflarını görmek lazım. Yangın yerinden geçen, başını çevirip bahçelere, bağlara bakmalıdır; bilmelidir ki bu yangın yeri de yarın bağ ve bahçe olacak… Her şey Allah'ın elindedir. Dünya ve ahiret saadetini isteyen kâinatı yaratan Allah'ın kitabına yani Kur'an'a uymalıdır. Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır. Her insanın 'yorum' hakkı vardır. Yorumlarımızı karamsar da yapabiliriz, iyimser de… Bu, insanın elindedir. Nefsi, insana bazen öyle şeyler söyler ki, insanın düşmanı söyleyemez. Akıl büyük bir nimettir. Fakat akıl, pişmanlıkları, evhamları bize taşırsa o zaman akıl başa bela olur! Bazen bana kötü düşünceler, kötü hayaller geliyor. Bir bakıyorum dakikalar, saatler geçmiş. 'Ya Rabbi; bu düşünceler bana ait değil. Kurtar beni onlardan!' diye dua ediyorum. 'Lâ ilahe illallah, Lâ ilahe illallah' demeye başlıyorum ve kurtuluyorum o halden.

Kötü bir şey olacağını düşündüğüm zaman diyorum ki: Allah'ın izni olmadan sinek kanadını kımıldatamaz. Kuş uçamaz.

Güzel gönül ağlama,
Gündür geçer ağlama
Bu kapıyı kapatan,
Bir gün açar ağlama.
'Her hale Elhamdülillah; küfür ve dalalet hariç.'


Fatiha Sûresi ve Anlamı
Bismillahirrahmanirrahim.
Elhamdülillâhirabbil'alemin. Errahmânir'rahim. Mâlikiyevmiddin. İyyâkena'budü ve iyyâkeneste'în, İhdinessırâtelmüstâkim. Sırâtellezîneen'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn.

Fatiha Sûresinin Anlamı (Manası)
«Hamd, âlemlerin Rabbi, merhametli olan, merhamet eden ve Din Günü'nün sahibi olan Allah'a mahsustur. (Allahım!) Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi doğru yola, nimete erdirdiğin kimselerin, gazaba uğramayanların, sapmayanların yoluna eriştir. »

Şükürle ilgili bir menkıbe…
İsa aleyhisselam, kırlarda dolaşırken, bir ağacın altında bir adamın kendinden geçmiş bir halde dua ettiğini görür Yakınına geldiğinde, adamın ayaklarının tutmayan bir kötürüm olduğunu fark eder Daha da yaklaştığında, buna ek olarak gözünün de görmediğini, vücudunda baras hastalığının bulunduğunu anlar Ancak, adamcağız bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış mutluluktan uçacakmış gibi şöyle dua etmektedir: 'Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana şu ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun'…

Hazreti İsa adama yaklaşıp sorar:

- Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor; bedenin de sağlıklı görünmüyor Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini düşünmekte, bunun için de büyük mutlulukla şükretmektesin Nice zenginlere verilmediği halde sana verilen hangi nimettir?
Görmeyen gözleriyle sesin geldiği yana yönelen kötürüm adam şöyle cevap verir:
- Efendi! Allahüteala bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple onu tanıyorum Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de ona şükredebiliyorum Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde O'nu tanıma sevinci, dilinde de O'na şükretme mutluluğu yoktur Ama gel gör ki, ayakları topal, gözleri kör, bedeninde hastalıklar bulunan bu kötürüm adama Rabbim, bu sevgiyi ihsan eylemiş İşte bunu düşününce kendimi tutamıyor ve: 'Nice zenginlere vermediği nimeti bana veren Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun diye teşekkür etmekten kendimi alamıyorum


Haftanın Ayeti
Allah'ın izni olmadıkça hiçbir kimseye ölmek yoktur. (Ölüm) belirli bir süreye göre yazılmıştır. Kim dünya menfaatini dilerse, kendisine ondan veririz. Kim de ahiret sevabını isterse ona da ondan veririz. Biz şükredenleri mükafatlandıracağız. (Aliimran 145)

Haftanın Hadisi
Sevgili Peygamberimiz her hâl ve hareketinde hamd ve şükür hâli içinde bulunmuştur. Âişe -radıyallâhuanhâ- onun bu durumun u şöyle anlatır; Nebî -sallallâhu aleyhi ve sellem-, gece ayakları şişinceye kadar namaz kılardı. Ona:
– Niçin böyle yapıyorsun ey Allâh'ın Resûlü? Oysa Allâh senin geçmiş ve gelecek hatâlarını bağışlamıştır, dediğimde:
“– Şükreden bir kul olmayayım mı?” buyurdu. (Buhârî, Tefsîr, 48/2)


Haftanın Duası
“Ya Rabbi, Sana şükürler olsun! Beni ansızın gamdan âzâd ettin. Bedenimde her kılın bir dili olsa da hepsi ile Sana şükretse, yine de şükrünü yerine getiremez.'Onların duaları, 'Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun' sözleriyle sona erer.'(Yûnus Sûresi:10.)” Ey şükredenlere nimetlerini artırma sözünü vadeden Rabbimiz bizi şükredenlerden eyle.
Bu haber 84 defa okunmuştur

:

:

:

: