Gözden Geçirme Çalışması Statükoya Yenik Düştüğümüzün Resmidir!......

Bilindiği gibi geçmidiğiz haftalarda gündemi meşgul eden en önemli konu'KamununEtkinliğinin ve Özel Sektörün Rekabet Gücünün Artırılması Programı”çerçevesinde üçüncü ortak gözden geçirme çalışması olmuştur.

Bilindiği gibi geçmidiğiz haftalarda gündemi meşgul eden en önemli konu'KamununEtkinliğinin ve Özel Sektörün Rekabet Gücünün Artırılması Programı”çerçevesinde üçüncü ortak gözden geçirme çalışması olmuştur. Müsteşar Yardımcısı ve T.C. Teknik Heyet Başkanı Mehmet Şirin’in imzası ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın oluruyla T.C Başkakanlık makamına adreslenen değerlendirme birçok yönden dikkate alınabilir. Bilhassa, İzleme Raporunu değerlendiriren kurumun konumu ve misyonuna göre rapora bakış açısı doğal olarak farklılaşacaktır.

Hükümet rapora ilişikin bardağın dolu tarafına, muhalefet ise bardağın boş tarafına bakacaktır. Hükümetin yaptığı doğal olarak beklenen bir tavır olmasına karşın muhalef açıkça ikilem içerisindedir. Şöyle ki, ilgili paketin uygulamasına karşı çıkıp yıkım paketi olarak nitelendiren muhalefet (özellikle ana muhalefet partisi) bu kezde paket yeterince uygulanmadığı için iktidarı eleştirmektedir. Bu durum, kısaca fırsatçılık olarak nitelendirilebilir ve sorumlu muhalafetle bağdaştığı iddia edilemez.

Paketin harfiyen uygulanmasını savunan bir ekonomist olarak bana göre ise bu rapor statükoya yenik düştüğümüzün kanıtıdır. Şöyle ki, yeterli ilerleme sağlanamadığı şeklinde ifade edilen hususların özünde statükonun karşıtlığı ve statükonun amiral gemisi populism yatmaktadır. Bu olgu, İzleme raporundan bazı örneklerle aşağıdaki gibi açıklanabilir.

İzleme raporunda belirtildiği gibi, Maliye Bakanlığından izin alınacak' şeklinde hüküm yer almasına rağmen, 2011 yılında, programda belirlenen sınırlamalara uyulmayarak merkezi idarelerde fazladan 196 personel istihdam edilmiştir. Her ne kadar fazladan yapılan istihdamın zaruri eğitim, sağlık ve güvenlik nedeniyle olduğu iddia edilsede bunun parti içi statükonun talablerine karşı durulmadığından yapıldığı herkes tarafından bilinmektedir.

Özelleştirme yasası ve girişimlerinin dünyada benzeri olmayan şekilde KİT’lerdeki kamburların devlete taşınması şeklinde gerçekleşmesi başta sendika olmak üzere statüko temsilcilerinin direncine yenik düştüğümüzün göstergesidir.

Ek mesai ücretlerinde yapılan %25 oranında indirime rağmen toplamda mesai ödemelerinin azalmaması başta gümrük ve sağlıkta olmak üzere sendikaları memnun etmeye dönük populizmin ta kendisidir. Aksi takdirde, Güney Kıbrıs ve dünyanın birçok ülkesinde uygulanan vardiya düzenini getiremeyecek kadar beceriksisiz yorumunu mu yapmamız gerekiyor?

Programa göre 2012 yılı için T.C. kaynaklarından KKTC'ye yapılacak bütçe açığı katkısı olarak 300 Milyon TL kaynak öngörülmüş olup bu tutarın Mart ayı itibariyle 225 Milyon TL’lik kısmının kullanılmasının temel nedeni Türkiye’ye avuç açar durumda iken halen daha 13. Maaş ödeme lüksünü göstermemiz ve devlet harcamalarını zapturapt altına alamamamız veya almak istemememizdir.
Bu haber 1306 defa okunmuştur

:

:

:

: