Esed'in sonu geldikçe halka karşı kullandığı orantısız gücün boyutu kat ve kat artıyor. Halep'te savaş uçaklarıyla kendi halkını bombalayan bir liderin sonunun geldiğini iyiden iyiye anlamaktayız.Bu bombalamalar sonunda dün 150 Suriye vatandaşının katledilmesi vicdanlarımızı sızlatmaya yetti. Gelinen son noktada Rusya'nın Esed için görevi bırak çağsında bulunması ve İran'ın halen Esed'in yanında bulunması safları ortaya koymaktadır. Tüm bunları bir kenara bırakıp asıl düşünülmesi gereken konuya yani Esed'den sonra Suriye 'de demokrasiye geçiş olacakmı yoksa Suriye'de bir kaç grubun kontrolü ele geçirip ülkeyi bölme noktasına mı getirecek tüm bunlar önemli konulardır.
Türkiye'nin Rusya ve İran gibi tüm ülkelerinde şimdi bu soru yer almıştır. Türkiye'de bu noktada dış işleri bakanımızın açıkladığı gibi '' Biz Suriye'nin üniter bir yapıda korunmasından yanayız'' Bu yapı içinde demokratikleşme adımlarının da atılması gerekmekte olduğu Ankara'nın mesajları arasında yer almaktadır.
Bundan önceki dönemlerde Büyük Dünya savaşı sırasında Suriye bölünmüş ve bölgeler halinde Fransızlar tarafından yönetilmişti.Tüm bunlar olduğu ortamda Suriye'de siyasi bşir sağlanamamıştı.Bugün ise Esed sonrası oluşacak yönetim ve toprak yapısı hakkında onlara yüzlerce yorum yapmak mümkün bu futuristçe yorumları bulmak sizleri şaşırtmasın fakat gelinen noktada bazı ipuçlarından yola çıkarak ortaya bazı seçenekleri koyarak yorumlarımızı yapabiliriz.
Esed yönetimin devrilmesi ve yerine sunni yönetimin gelmesi Şii yönetiminin gelmesi ile İran Suriye işbirliğinin ortadan kalkacağını ve Hizbullah bağlantılarını yavaşlatacağından dolayı da İsrail burada biraz da olsa rahatlayacaktır.Ayrıca Suriye'de böyle bir durumdan sonra da İran'da daha farklı reaksiyonları beraberinde getirebilir. Mesela Türkiye hakkında iran genelkurmay başkanının yaptığı açıklamalara benzer sert ve diplomatik ilişkilere uymayan açıklamalar gibi...
Rusya açısından Esed sonrası dönemde akdenizde suların daha da güç çekişmesine neden olacağı doğru tespittir.Mesela burada ki Rus limanı olan Tartus limanının kontrolünü elinde tutan Rusya bırakacağa da benzemiyor.Sıcak denizlere inme politikasının temel yapı taşı olan bu limanın daha büyük güç çekişmesine neden olacak bir sebep olarak da gösterilebilinir.
Bir sözle yazımızı burada sonlandırmak istiyorum;Şarkıyı değil, ancak şarkıcıyı
kafese koyabilirsiniz. ~ Franklin D.Roosevelt