Suriye konusunda uluslar arası aktörlerin hemen hemen hepsi sıkışmış durumda . ABD, Fransa, Rusya, İran ve nice uluslar arası aktör durumlarını her gün yeniliyor ve yeni çıkışlar gündeme geliyor.
Suriye konusunda uluslar arası aktörlerin hemen hemen hepsi sıkışmış durumda . ABD, Fransa, Rusya, İran ve nice uluslar arası aktör durumlarını her gün yeniliyor ve yeni çıkışlar gündeme geliyor. Obama seçimler öncesi yeni biri orta doğu macerasına girme ihtimali çok düşük.Nitekim Irak, Afganistan’da yaşananlara benzemekteyiz.Burada bir paradoks ortaya çıkmaktadır. Nitekim Türkiye kendi müttefiki pozisyonda oludğundan Suriye- Türkiye ilişkileri göz önüne alındığında sıkıntılar diz boyunu geçip boğaza dayanıyor.
Benzer konular NATO içinde geçerli. Nitekim iki müttefiki olan Rusya ve Türkiye’nin Suriye konusunda tezat olduklarını son ‘’uçak krizinde’’ görmüş olduk. Öyle ki kriz kendisini daha önceden belli etmeye başlamıştı. Şanlıurfa’ya düşen top mermisinden sonra NATO’nun türkiye’ye destek vermesi bir yandan da Rusya gibi büyük bir müttefikini küstürmeme gayretlerine hepimizi şahit olduk.Nato’nun yeni stratejik konsepti kapsamında da bu adımları attığını hesaba katmadan geçemeyiz.
Suriye konusunda sadece NATO’nun ikilemde kaldığını söylersek yanılırız. Bununda yanında Rusya’nın da ikilemde olduğunu deklare edebiliriz. Türkiye ile yapılan gizli anlaşmaları Suriye yüzünden riske atmak istemiyor. Bir yandan da sıcak denizlerde bulunan Rus üstlerini de kaybetmek hiç istemiyorlar.Rusya olan hükümetin meşruluğunu yitirdiğini bilse de ne yorganı yakmaya yanaşıyor ne de korumaya … Arada kalmış durumda sadece bekleyip görmek istiyor ama şuan Esad’ın Rusya için alternatifi doğmadığından ötürü de bildiği konuda devam etmeyi kendine yararlı görüyor.
Tüm bu eksende gelişen ikili ya da üçlü gelişmeler ile beraber Türkiye’nin Suriye ile ikili bir savaşa girmesi söz konusu olmaktan çıkmış durumda. Bu konu Çin-Rusya- ABD ekseninde gelişecek gelişmelere gebe görünmektedir.Suriye Orta Doğu’da yeni bir kapı açtı dersek yanılmayız. Büyük güçler burada tercihlerini ortaya koyarak saflarını belli ettiği bir dönüm noktasından geçmektedir.Suriye yüzünden çıkacak olası bir çatışmanın maliyeti ve riskleri yüksek olacağından herkes bekleyip ülkede devam eden iç savaşı izlemek zorunda kalmaktadır. Ayrıca son dönemde ortaya atılan kısa süreli ateşkes ile beraber Suriye’de ikinci yola girildiği izlenimlerini de ortaya koymuş ve iç savaş ve ya çatışma ilişkilerinin olduğu konularda çözümler ortaya konulmak istenmektedir. Nitekim İran lideri Ahmedinejat ile Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın Azerbaycan da sürpriz görüşme yapması buna örnek olabilir.
Türkiye çatışmanın ortadan kalkması için geçici ateşkes konusunda dış işleri bakanımızın yaptığı açıklama ile beraber resmi olarak desteğini nitelediği ve bu noktada Türkiye barıştan yana tavırnı ortaya koyarak aleyhinde gelişen durumu şimdilik durdurmasını da bildi.