Felaket ansızın gel-me-di

Aslında doğada ansızın meydana gelen her hangi bir olay söz konusu değildir...

Aslında doğada ansızın meydana gelen her hangi bir olay söz konusu değildir...
Adına ister ilahi düzen deyin ister tabiat kanunu…
Her şey önceden belirlenmiş bir plan üzerine işleyişini sürdürür…
Doğada meydana gelen bu değişimi, işleyişi anlayabilmek, her olayın boyutunu çapını hesaplayabilmek için sayısız ipuçları vardır...
Her gün duyduğumuz, okuduğumuz hava tahmin raporları bile bu şaşmaz planın, insanüstü işleyişinin çözülmesi neticesinde bizlere ulaşır...
İnsana düşen sadece dikkatli gözlem, akılcı analiz ve doğru sonuç çıkarmaktır...
Keşke her felaket geleceği zaman cep telefonlarımıza geliyorum diye uyarı mesajı gelse. Ama olmuyor. Parçası olduğumuz doğanın işleyişi, tabii olduğumuz ilahi nizam bizleri aklımızı, mantığımızı ve sınırsız hayal gücümüzü kullanmaya mecbur ediyor. Bizler, şiddetli deprem istemiyorum, yağmur miktarını ben ayarlayım, içilebilir su kaynaklarını hükmedeyim gibi en basit anlamda bile tercih şansına sahip değiliz.
Ama bundan daha büyük ve daha önemli bir şeye sahibiz insan olarak…
Akıl ve mantık diye adlandırdığımız devasa bir güç bu… Bu sınırsız gücü verimli kullanırsak doğa kanunlarına hükmedemesek bile onunla paydaş iki ortak gibi, aynı yarının diğer parçası kadar uyumlu bir yaşam sürmemiz mümkün.
Maalesef başaramıyoruz… Yanlış hesap yapıyor, başa çıkamayacağımız bir düşman meydana getiriyoruz… Biz doğaya kafa tutuyoruz, doğa bize ders veriyor. Ders veriyor ama dinlemiyoruz, anlamıyoruz...
Dünde ülkemizde etkisi günlerce sürecek benzer bir felaket yaşandı. Kaptanoğlu adlı gemi gece Kalecik’teki elektrik santrali için boşaltım yaparken tonlarca petrol denize sızdı. Sızdı dediğime bakmayın siz, 15 dakika da 50 ile 100 ton arası fuel-oilin denize aktığı, 7 kilometrelik bir alana yayıldığı açıklandı.
Bundan sonra ne yapıldığıyla değil, bu noktaya gelinceye kadar neden bir şey yapılmadığı diye sormak lazım kendisini her konuda yetkili görenler…
Bundan sonra ne yaparsanız yapın, hangi önlemi alırsanız alın bu felaketin doğrudan ve dolaylı etkisi onlarca yıl devam edecektir…
Emniyet mensuplarından çocuklara koruyucu önlemler anlatılırken “Tehlike hissederseniz, koşun, bağırın, yardım isteyin” şeklinde öğüt verilir…
Ülkemizde tehlike 12 Mart 2013 Salı günü geliyorum demişti…
Tahminen 2 bin litre petrol denize sızmıştı… Ülkede hemen herkesim sesini yükseltti. Adeta bağırdık hep bir ağızdan…
Duyan oldu mu? Olmadı…
Önlem alan oldu mu? Hayır!
Yetkililer ne yaptılar? Hiçbir şey!
Peki, siyasiler ne yaptılar? Sustular ve beklediler.
Neyi beklediler? Kim bilir, belki de cep telefonlarına bir sonraki felaketin nerede olacağının mesajının gelmesini...


Bu haber 9028 defa okunmuştur
  • denetim teslimiyet seyfi özçelik  istanbul - 17.07.2013 Maaşları Türkiyeden aldığınız sürece bu teslimiyet devam edecek, eminim ki her KIBRIS TÜRKÜ TÜRKİYEDEKİ soydaşlarından daha fazla çevre bilincine sahiptir. Ama yazık ki çaresizlik, Türkiyeden gelen bu şark kurnazlığına engel olamıyor. Bu gemi neden gece yakıt transfer ediyor, kimse görmesin, daha önce denize yakıt tahliye edilmedi mi, pisliğini bırakmadı mı, bunu KKTC yetkilileri bilmiyor mu, neden devekuşu gibi kafalarını kuma gömdüler, çaresizlik , kaptanoğlu akp hükümetine yakın bir isim, bunu biliyorlar,aksa o da öyle, orda bu tesisi yalap şalap kurduğuna göre bu gücü nereden alıyor hepsi biliniyor, yazık bu güzelim adaya yazık, her sene ziyaret istediğim bu ada ne hale geldi, Devlet olmak bağımsız olmak, önemli, gerçekler bunlar, bi kaç ay sonra çok daha büyük bir felaket olacak, bu güzelim kumsallara denize gelen insanlarda gelmeyecek,

:

:

:

: