MALPAS TEPESİNDE 2 ŞOVALYE

Altınör, kendi altınını kendisi işlediği gibi kendi otelini de kendisi yaptı. Kıbrıs Adası’nı tarihten günümüze getirmeyi hedef seçti ve adayı Malpas’la tanıştırdı.

Kıbrıs’ın havası, güneşi, yemyeşil tepeleri ve yüzyıllardan günümüze gelen tarihiyle bütünleşmesini hisseden, yaşayan ve en önemlisi bilenlerden birisi iş adamı Reşat Altınör. Kuyumculukla yaratıcı kişiliğini bütünleştirip ülkesine olan sevgisiyle bu hassasiyetini turizme yaptığı ve yapacağı yatırımlarıyla, geleceğe taşımanın başlangıcında. Ülkesine duyduğu sevgiyi kalıcı olma isteğiyle bütünleştirdi.

 

HAYAL ETMEK VE YARATMAK

Altınör, Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü’nü kazanmasına rağmen üniversite yerine baba mesleği kuyumculukta karar kıldı. 12–13 yaşlarında, okuldan arta kalan zamanlarını babasının yanında altıncılık öğrenmekle ve babasına yardım etmekle geçirdi. Hayallerini gerçekleştirmeye işte o noktada başladığını şu sözlerle ifade ediyor Altınör, “Altını işleyebilmek için önce hayal etmek, sonra da yaratmak gerekir.”

Altınör, iş hayatına bir kilo altınla başladı. Küçük bir dükkânda bir kilo sermayeden üç-beş küpe ve bilezik yapıp sattığını anlatırken yüzünde bir gülümseme beliriyor  ve o yılllarda kuyumculuk mesleğinde başarılı olmayı aklına koyduğunu ifade ediyor. Altınör, tırmanmaya başladığı başarı merdivenlerindeki bu doğru başlangıcı, “Kazançlı bir işti çünkü işlemeyi ben kendim yapıyordum. İşini zamanında değerlendirirsen, yaptığın işe sadık kalırsan ve dürüst çalışırsan hedefine ulaşırsın. İlk başlarda o küçük dükkânı büyütmek istedim, inandığım bir şey vardı en iyisini yapmak. Başarıya ulaşabilmek için, önce hayal etmek lazım” cümleleriyle ifade etti.

Altınör, kuyumculukla başlayan bu yola saat ve gözlüğü ithalatını da ekleyerek dünyanın bilinen en iyi markalarını Kıbrıs halkına kazandırdı.

 

MALPAS TEPESİNE TIRMANIŞ

Reşat Altınör, ticaret hayatı boyunca birçok zorluklarla da karşılaştığından bahsederek, bu işe giriştiği sıralarda Avrupa’dan markaları getireceği zaman Rum tarafının engelleriyle de karşılaştığını belirtti. Altınör, bu zorlu durumun verdiği üzüntüyle, kapıların açılmasıyla Rum tarafının bir iki markayı ellerinden aldığının da altını çizdi. Altınör’ün şu anda adanın birçok bölgesinde, toplam sekiz tane gözlük, saat ve kuyumculuk mağazası var.

Reşat Altınör, altıncılıkla aldığı başarı madalyasının ardından hayallerini farklı bir sektöre yönlendirdi. Turizm ve otelcilikte farklı bir marka “Malpas”.

Altınör, Kıbrıs’ın tarihi güzelliklerini dünya ülkelerinden gelecek olan turistlere gösterebilmek niyetiyle, 1997–1998 yılında otel yapmak için Çatalköy yakınlarındaki Malpas Oteli’nin içerisinde bulunduğu alanı satın aldı. İlk almış olduğu dokuz dönümü, yirmi beş dönüme çıkardı. Hayallerini gerçeğe dönüştürmenin inşasına 2001 yılında başladı. Kendi altınını kendisi yarattığı gibi kendi otelini de kendisi yapmaya karar verdi ve dozer, kamyon gibi araçları temin ederek Altınör İnşaat Şirketi’ni kurdu. Otelin yapımı için sağlanan kolaylığın yanı sıra o dönemlerde inşaat sektörünün iyi gelecek vaat ettiğini de görmüş olmalı ki ev ve siteler de yapıp satmaya başladı...

 

TARİHTEN GÜNÜMÜZE GELEN ‘MALPAS’

Reşat Altınörün yanında bunca zamandır kazanılan başarılarda ortaklar, kardeşler yok. Bu konudan bahsederken duygusallığını gizleyemeyerek “Yaptığım her işte yalnızdım” diyor Altınör. Ancak küçücük dükkândan 30 milyon dolarlık yatırıma giden yolda eşinin ve çocuklarının çok büyük desteğini gördüğünün de altını çiziyor.

İşleri, oğlu Fahri Altınör’le birlikte yürütüyorlar. Fahri Altınör, genç yaşına rağmen babasının üzerindeki sorumluluğu paylaşarak kadar kendine güvenle, üniversiteyi Londra’da bitirip İsviçre’de de bir buçuk yıl yüksek lisans yaptıktan sonra, otelin bitme aşamasında gelip eğitimi süresince kazandığı deneyim, gözlem ve öğrendikleriyle katkı koydu.  Fahri Altınör, Malpas otelinin Kıbrıs tarihinden esinlenerek inşa edildiğini belirtirken hikâyeyi büyük bir heyecanla anlatıyor:

“Lüzinyan Kralı 2. James’in eşi Katherina Kornaro 1400’lü yıllarda Bufavento Kalesi’nde yaşıyordu. O dönemlerde bir savaş çıkıyor ve kraliçenin köpeği Malpas’ın bulunduğu bölgedeki yamaçlarda yaralanıyor. Köpek Malpas şehrine iniyor ve bu şehirdeki bir akarsuda yıkanıyor. Yıkanan köpeğin yaraları iyileşiyor. Kraliçe köpek eşliğinde bu akarsuyu bulmaya gidiyor. Yaralı askerler bu akarsuda yıkanıp iyileşiyorlar. Ve kraliçe bu olayı anısına Malpas’ta Malpas Kilisesi’ni inşa ediyor.”

Bu olayın etkisiyle Reşat Altınör ve oğlu Fahri Altınör Kıbrıs tarihini, yaptıkları otelle yaşatmak amacıyla yola çıkmışlar. “Kıbrıs’ı satabilecek tek şey tarihidir” diyor Fahri Altınör.

 

BUFAVENTO’YA UZANAN TELEFERİK

Reşat ve Fahri Altınör, tüm bunlara ek olarak Malpas Bölgesi’nden Bufavento Kalesi’ne kadar bir yürüyüş yolu yapmayı ve bu yürüyüş yolu üzerinde dinlenme tesisi inşa etmeyi planları arasına aldıklarından söz ediyor.

Fahri Altınör, Kıbrıs’ın güzelliklerini modernlikle bütünleştirip, ada halkına ve dünyadan ülkemize gelecek olan yabancılara sunabilmek amacıyla tasarladıkları planları arasında, bu dinlenme tesisi üzerinde Kıbrıs’ın nadide orkide çiçeklerini sergilemeyi de düşündüklerini belirtiyor. “Bir hayal gibi belki ama ileriki günlerde Bufavento Kalesine kadar uzanan bir teleferik yapmayı düşünüyoruz” diyor Reşat Altınör oğluyla bakışıp, Malpas tepesinde oturmanın gururuyla gülüşüyorlar.
Bu haber 296 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER