Bu yazımda Kıbrıs sorununu yazmak yerine, KKTC’de daralan ekonominin etkilerini incelemeye çalışacağım. Bir taraftan sn. Talat Kıbrıs sorununa kalıcı çözüm arayışları içerisinde iken, ülke de ekonomik sorunlardan deyim yerinde ise kan ağlıyor.
Hükümet sanki ciddi ekonomik sorun yokmuş gibi davranmaya devam ediyor.
Geçenlerde bir arkadaşımla görüşürken öyle şeyler söyledi ki bu çağda bu şekilde ki anlayış bizlere yakışmıyor sn değerli büyüklerimiz. Konuları anlatan mali müşavir, muhasip bir arkadaşım, ben size anlatayım ancak lütfen benim adım gizli kalsın.
Bir vatandaş, devlet memuru ancak geçinemiyor boş vakitlerinde inşaat işleri ile uğraşıyor. Ailesinin ihtiyaçlarını ve çocuklarının okul masraflarını ancak karşılayabiliyor. Bu yaptığı işlerden dolayı Müteahhitler Birliği tepesine binmiş, izinsiz çalışması imkânsız demişler. Adam o günden itibaren daire ve bakanlık arası mekik dokumaya başlamış, amaç müteahhtiler birliğine üye olması çalışma bakanlığından izin, maliye bakanlığına yatırılmış vergi borcu ve hergün git gel başlamış tüm amaç birliğe harcı ödemekmiş. İstenen tüm evraklar tamamlanmadan, birliğe üyelik harcı yatırılınca bazı evraklarda gelmeden iş yoluna girmiş. “yaşatılan sorunların esası müteahhitler birliğine ödenecek para imiş birçok yazışmada boşuna imiş” diyor sorunları yaşayan vatandaş, “ta baştan bana şu parayı öde de çalışmana devamet deseler daireler de boşuna meşgul olmazdım bu eziyeti de yaşamazdım.”
Ben bu anlatımı kısaca yazdım, sayfalar sığmazdı anlatmaya. En çarpıcı olanı anlatan kişinin adımı kullanma bakanlıktan baskı göreceğim demesidir.
Hani hukuk devleti idik, herkes özgürce düşünüp sorunlarını anlatabilecekti nerelerde kaldı bu söylemler sn hükümet üyeleri, yoksa meydanlarda söylenenler oralarda mı kalır?
Başka bir CTP’li arkadaşımla konuşuyorum o da ayni şekilde lütfen adımı yazma dedi ben de verdiğim söz üzerine adını yazmıyorum.ben diyor vatandaş kendimi bildim bileli CTP’liyim rahmetli ÖZKER Hocanın yolunda idik aç kaldığımı vede gerçekleştirdiğimiz eylemlerde de dayak yediğimi hatırlıyorum, böyle bir mücadeleden geliyoruz biz, daha iyi demokratik bir yaşam için ancak bir bakıyorum da bu düzende bana ...........’yı laik gördüler. Geçmişte verdiğimiz mücadele ruhundan eser yok seçim olsun sandığa asla gitmem.
Daralan ekonomide vergi indirimine gidileceğine vergi salınıp vatandaşa vergi kaçakçısı muamelesi yapılıyor, devleti vatandaşın sırtında balyoz gibi kullanmak ancak komünist yönetimlerde olur onunda Dünya da örneği kalmadı, yönetimimizin şeffaflığı da kalmadı diyor vatandaş. Piyasayı pahalı hale getiren yanlış ekonomik tetbirler paketleri ve gün geçtikçe cari açığın büyümesidir, Devletimiz vatandaşa yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlanıyor, hükümet bu kötüye gidişin önüne geçmek zorundadır bu da ancak katılımcı demokrasi ve sorunları samimi olarak muhalefetle paylaşarak olur çünkü bu ülke hepimizin siyasette kimler geldi kimler geçti bunu sakın unutmayın.