Trafik kazalarında kaybettiğimiz masum insanlarımızın sayısı her geçen gün, maalesef, artmaktadır.
Çoğu kazalara başlıca sebebin aşırı sürat olduğu saptanmıştır.
Kuzey Kıbrısın bir ucundan bir ucuna , en fazla iki ikibuçuk saatte ulaşılabildiği halde çoğu sürücüler aşırı sürate başvurark bu mesafeyi en kısa zamanda katetmeye çalışmaktadır. Düşünseler, kazanacakları azami 15-20-30 dakika için hem kendi canlarını , hem de başkalarının canlarını tehlikeye atmaya değer mi?
Ana yollara, otoban mı ne derseniz deyiniz, yerleştirilen kameralar bir işe yaradı mı?
Kazalar azaldı mı ? Hayır.
Ülkemizde artmakta olan trafik kazalarını önlemek için değişik öneriler yapılmış, toplantılarda ve panellerle tartışmalar açılmıştır.
Ancak, dün işittiğim ciddi bir öneri hiç ele alınmamıştır.
Yollara bariyerler kurmak da bu soruna çözüm olmayacak diyen aile dostumuz, doktorumuz, dahiliye uzmanı, eski milletvekili, Dr. Altan Yavuzla sohbetimizde, çok yerinde bir fikir ve öneri işittim.
Kuzey Kıbrısın kapsadığı alanda, baştan başa, “azami sürat limiti 65’e çekilsin” diyor Dr. Yavuz ve ilave ediyor, “ 65 kilometre saatte seyreden bir araba kaza yapsa dahi, en çok bir veya iki takla atıp duracaktır. Fakat, 100-130-150 ve yukarısında koşan bir vasıta3-4 takla atabilir, barierleri aşabilir, refüjü atlayabilir ve karşıdan gelen masum sürücüleri de hayatından edebilir. Son günlerde yaşanan kazada 4 canın gitmesi gibi. Meclisimizde bu konuyu ele alıp, yasa geçirilse ve uygulamaya konsa, emin olunuz ki herhangi bir kazada bu kadar can kaybı olmayacaktır. Şehirler, kasabalar , köyler içinde, okul ve hastane yakınlarında azami sürat 30-40-50 de olabilir. Ancak, her yolda 65 sınırı getirilirse, sürücüler de uyarsa, kazalar azalabilir, ölümle sonuçlananlar da asgariye indirilmiş olur”.
Bu akılcıl fikri, Sönmezliler Ocağında konu ettim. Hazır bulunanların çoğu destek verdi. Ve, “keşke uygulansa ve ilaveten uymayanlara da caydırıcı cezalar kesilse” dedi.
Neden denenmesin? Denense fena mı olur? Ne kaybedilir?
Acelecilik, aşırı sürat, dikkatsiz sürüş, araç kullanırken cep telefonu ve tablet kullanmamak da çok önemlidir. Kullananlar en ağır cezalara çarptırılsa, belki trafikte can kayıpları azalmış olur.
Trafik kazalarını önleme derneği de bu 65 lik öneriyi ciddiyetle ele alsa, milletvekillerimize, trafikten sorumlulara anlatsa faydalı olmaz mı?
Radarlar, Kameralar denendi. O kameralar ki Güney Kıbrısta ve dünyanın hiçbir yerinde kullanılmıyor, çok işe yaradı mı?
İnşallah bu öneri ele alınır ve uygulamaya konur. Birkaç aylığına bir denense , kim ne kaybeder?
Acele işleri olanlar birkaç dakika mı kaybedecek? Varsın kaybetsin. Canları kaybetmekten daha iyi değil mi?
Hem 65 uygulansa, emin olunuz ki trafik akışı da rahatlayacaktır.
KKTC küçük bir coğrafya. Her sürücü sabırla ve aşırı sürat yapmadan seyahat ederse, alkol aldıktan sonra direksiyon başına geçmezse, araç kullanırken cep telefonu ile dikkatini dağıtmazsa ve 65 limite uyarsa her ay trafiğe bu kadar can kurban edilmez diyen Dr. Altan Yavuz’a hak vermemek elde değil.
İnşallah, ilgililer bu yazıyı okur ve öneriyi ciddiyetle ele alır.