ABD yeniden sandığa gidiyor ve dört yıllık bir süre için yeni başkanını seçecek. İstatistiklere bakıldığı zaman sandığa gitme oranı    %56’dır bizdeki gibi   %87’ler değil, insanlar demek ki siyasetçilere çok da bağımlı değiller. ABD’de seçim elektronik ortamda yapılıyor, seçmenlerin işi çok kolay mühür yok tıklayıp oy verdikleri halde yine de katılmıyorlar. Özel sektörün güçlü ekonominin istikrarlı olduğu bir ülke görünümünde olan ABD vatandaşlarının gündeminde seçimler ikinci plana düşebiliyor.

Ancak bu dönemde ABD’de ekonominin tehlike sirenleri çalıyor,  uzmanlara ve gözlemcilere göre en son şiddetli ekonomik kriz 1932’de gerçekleşti ve de bu dalga ikinci dünya savaşını tetikledi. Üçüncü dünya savaşı çıkar mı bilinmez,  ancak Orta Doğu’da da uzun bir zaman daha barış olmayacağı kesindir. Enerji kullanımının çok büyük bir kısmı petrol oldukça Ortadoğu ve Kafkaslar kaynayan kazan olmaya devam edecek,  bugüne kadar Irak’ta bir milyondan  (1.000.000 ) fazla insan öldü kimin umurunda.

ABD’nin dış politikasını da etkileyen bu gelişmelerin seçimlere etkisi olacağı kesindir. Çıplak   gözle   bakıldığı  zaman   dev   petrol    ve   silah   sanayisini   elinde  bulunduranlar   Mc.Cain   destekçisi,  Obama  orta   sınıf   bir   aileden  geldiği  için   orta  sınıf  halk   desteği  ile  de  önde   görünüyor. Anket   sonuçlarına   göre   Obama   önde   gözükse  bile   Mc.Cain   7  büyük   eyalette   öndedir,  ABD   delege    sistemine  göre   başkan   seçtiğine   için   Obama’yı   önde   gösteren   anket  sonuçlarının   tersi   olması  ve   seçimi   MC.Cain’in    kazanması   olağan   gözü   ile   bakılıyor.

Bush Irak savaşı ile ABD ekonomisinde ki açığı büyüttü, dış ve iç borçlarla ayakta duran ABD ekonomisi bu günlerde zor günler yaşadığını Amerikan halkı da söylüyor. Bir dönem faiz düşüklüğü nedeni ile piyasada nakit artışı oldu ve özellikle emlak satışlarında ciddi artışlar meydana geldi ancak bunun sıcak para olmadığı çok geçmeden bu günkü krizle ortaya çıktı. Sağlık hizmetlerinde de aksamalar oluyor bu da orta sınıfı çok etkiliyor. ABD her zaman ürettiğinden çok tüketen bir süper güçtür,   ekonomisini dış kaynaklarla dengeliyor.

Sıcak ve nakit paranın Müslüman Arap ülkelerinde olduğu gerçeğini kimse inkar etmiyor,  deniliyor ki OBAMA Müslüman ülkelere daha yakın ve Orta Doğu’da daha Barışçı bir politika izleyecek ABD dış politikasını değiştirecek.

Obama’nın politikası Kenedi’nin politikasına benzetiliyor,   onu da ABD’nin bir başka gücü vurmuştu.

Mc.Cain Türkiye’ye daha sıcak mesajlar verdi, Obama   daha    sertti   özellikle  Kıbrıs   sorununda   oda   Rum- Yunan  kökenli  oylar   için   böyle   davrandı  ancak   Türkiye   ile   iyi   ilişkiler    için   oluşturulan  kongredeki  dostluk   gurubunda  bulunan   80   milletvekili   (DP)’de yani Obama’yı   destekleyenlerdedir.

Bana göre her kim kazanırsa ABD kazanacak bizlere fazla birşey yok işimize kararlı bakmak şart. Oynan en büyük oyun yine Orta Doğu ister barışçı isterse de savaşçı olsun ABD çıkarları önde olur Joursh Wasıngton’un dediği gibi dost düşman fark etmez önemli olan ABD’nin çıkarlarıdır.