Gazetecilik öldürüldü mü ?

Yaklaşık 55 yıl gazetecilik, radyo televizyonculuk, programcılık, yorumculuk, habercilik, BBC ve REUTERS’e , CNN’e muhabirlik yaparak, LAÜ de medyacılık dersleri vererek yaşamımı sürdürdüm.

Yaklaşık 55 yıl gazetecilik, radyo televizyonculuk, programcılık, yorumculuk, habercilik, BBC ve REUTERS’e , CNN’e muhabirlik yaparak, LAÜ de medyacılık dersleri vererek yaşamımı sürdürdüm.

Kısa bir süre önce, sağlık nedenleri ile, ADA Tv de programlar yapmaktan vazgeçtim. Ancak STAR medya gurubunda, Türkçe ve İngilizce köşe yazıları yazmaya devam ettim. Yazılarımı e-mail ile gönderdim...

Ülkemizin medya organlarında yıllarca korkusuzca çalıştım, yayınlar yaptım. Takdir kazandığım, alkışlandığım, ödüllere layık görüldüğüm gibi, saldırılara da, tehditlere de maruz kaldım. Hatta iki kez yolum kesildi. Birincisini kolayca atlattım. Bir subay haber yapmaya çalıştığımız sırada rahmetli Halil Kaymaklılı ile elimizde olan kameraları almaya kalkıştı. Vermedik. İkincisinde feci şekilde darp edildim. Yolumu kesen voyvodalar, “biz adamı böyle belleriz” diyerek beni hırpalarken, imdadıma koşan kardeşim de, Akova yakınlarında sopalarla darbedildi...

Saldırganlar, 300 TL ceza ödeyerek geçiştirdi. Yediğimiz dayak yanımıza kaldı...
Yılmadım. Korkmadım ve eleştirdim, haber, yorum, program yaptım...
Şimdi, fena halde korktum. Bu yaşımdan sonra da hapisliği göze alamayacağımdan, gazeteciliği şanımla, şöhretimle bırakıyorum.
Malum ya, yeni geçirilen bir yasa ile kişiler eleştirilemez, vergi listeleri dahi yayınlanamaz, gizli konuşmalar, belgeler, ilgilinin rızası olmadan, kimsenin özel yaşamı ile ilgili yayın vs yapılamaz.

Dostum , değerli meslektaşım Hasan Kahvecioğlu, AFRİKA’da detayları ile yazdı ve yeni yasa ile ilgili görüşlerini sıraladı. Herkesi okumaya davet ediyorum.
Yasanın hazırlayıcısı Tufan Erhürman’a hayranım. Takdir eder ve saygı ile anarım. Söz konusu yasayı iyi niyetle hazırlamış olabilir. Ancak, bu ülkede gazeteciliği öldürmüş olacak yasa nedeniyle, boynumun kıldan ince olduğuna kanaat getirdim...veee....
Yetmişyedi yaşımdan sonra yazdığım veya yazacağım bir yorum, eleştiri, haber nedeniyle de bilmem kaç yıl hapis yatamam. Bırakıyorum.

Bütün meslektaşlarıma başarılar dileyiyorum... ama, serbestce, korkusuzca, basın-ifade-düşünce özgürlüğünden yoksun bir ortamda gazetecilik yapmanın çoook zor olacağının da altını çiziyor, kendilerini uyarıyorum.
Çünkü, ne kadar iyi niyetle ve halkı aydınlatmak amacıyla yayınlanmış olursa olsun,
Herhangi bir haber-yorum-eleştirinin içinden bir cümle, hatta bir kelime bulup da gazeteciyi hape mahkum ettirmek o kadar basitleşmiş oluyor ki.....
Değer mi, okuyucuya, vatandaşa haber vermek için hapis yatmak..hem de bilmem hangi suçlara göre yıllarca duvarlar arkasında tutuklu kalmak ?
Özel hayatın ve hayatın gizli alanının korunması yasası ile mahkum edilmek endişesi ile ben bu işi yapamam, göze alamam hapisliği:
Göze alacak olanlara başarılar diler, dikkatli olmalarını salık veririm.
Ayni zamanda, gazete, radyo-tv sahiplerini de dikkatli olmaya davet ediyorum, çünkü, çalışanlarının bir yayını sonucu, bizzat onlar da hapsi boylayabilir.
Allah medya çalışanlarının yardımcısı olsun.
Haydi kolay gelsin bu meslekle iştigal edecek olanlara.
Yine de bir umut var. Meclisten geçen yasanın Cumhurbaşkanı tarafından imzalanmaması ve geri iade edilmesi....Düzeltilip de daha çağdaş bir şekle sokulup uygulanması da düşünülebilir...olmaz mı ?
Bu haber 510 defa okunmuştur

:

:

:

: