
Yıllardır acı acı esen rüzgar barış rüzgarınamı dönüştü ? Ah şu büyük güçler varya şu dünyanın topraklarında diledikleri gibi dans ediyorlar… Canları savaşmak istiyor hemen şimdi silah üretmek istiyorlar şimdi, bir yerlerde bal kaymak var o bizimdir düşüncesi ile yola çıkarlar, orda insanlar var, doğa var hiç önemli değil, onların görevleri katmer katmer mal, mülk, külçe külçe altınlar. Som altınlardan yapılan köşkler gökdelenler,yatlar, katlar, birde kırmızı kırmızı koltuklar. Halk ne istiyor, insanlık istiyor insanlık ne istiyor hiç önemli değildir. Toprak, coğrafya ağlıyor. Gökyüzü kararıyor iklimler değişiyor, her geçen gün felaketler, facialar artıyor. Dünyaya bir haller oluyor hiç önemli değildir. Önemli olan şu büyük denilen güçler… Yüz Yıllar boyu milattan önce milattan sonra küçücük Kıbrıs’ımızı diledikleri gibi kullandılar, canları ne istedi ise onu yaptılar . Burada bu topraklarda yaşayan insanların duyguları umutları varmı yokmu, önemli değil. Nasıl olsa her kazdıkları yerin altında tarih yatıyor, eski eserler, yer altı kaynakları, örnek; bir doğal gaz petrol ve daha neler neler…. Aşk tanrıçasını doğduğu coğrafya o kadar çok değerlidir ki elbette o kocaman büyük güçlerin gözleri, gönülleri bu coğrafyada olacak. Bu yapı öyle geldi öyle gidecek. Giden canlar, kaybolan umutlar son olsun…Acı acı esen rüzgarların üstüne mutlu, umutlu barış yüklü rüzgarlar essin. Yemyeşil fidanlar dikilsin gelecek nesillere , nesillerden nesillere aksın umutlar yeşersin yüzlerce yüz yılların ezikliği geride kalsın. O örülen kapkara bulutlardan bereketli yağmurlar yağsın mutluluk çığlıkları atılsın, upuzun yollarda insanlık birlikte yürüsün…Perşembe günü Obama’nın ekibinin Kıbrıs’a ayak basması barış umutlarını yeşertti. Düşünceler, konuşmalar, sohbetler bir anda değişti. Ilık, ılık bir rüzgar esti Kıbrıs ortamına.Biden Anastasiadis’in yapmış olduğu görüşme liderlerin yüzünü güldürdü, bir çok konular konuşuldu birlikte yemekler yendi, sohbetler edildi. Bu konuşulan konuların arasında Maraş konusu geçmedi. Sayın Cumhurbaşkanımız Derviş Eroğlu Maraş konusu ile ilgili konuya bizzat açıklık getirdi. İlerleyen süreçte konuşulan konular, karşılıklı alışverişler vaatler elbette gün ışığına çıkacaktır. Önemli olan iki halkın mutluluğudur. Biden Anastasiadis’in ağzından çıkan her bir sözcüğü dikkatlice dinledim. İrlandalı bir şairin şiirinden esinlenerek konuşmalarının arasına şu cümleyi ekleme ihtiyacını hissettirdiki bu cümleyi vurguladı. “ Tarih bir ders verir…Geçmişi unutmak yaşadıklarımı bir kenara atmak mümkün mü…Elbette mümkün değil. Sayısız acılı öyküler yaşandı iki halk arasında yürekler. Alev alev yandı.Filmlere, kitaplara, tiyatrolara, şarkılara aktı hayat budu ölümsüzleşti. Binlerce gerçek acılı öyküleri unutmak mümkün mü… Dilerim tarihten ders çıkarılır esen rüzgar barış rüzgarlarını yaşatır…
SiZi SEViYORUM
Fahriye ÖZAY