Hastasın dersem inanma!

Geçtiğimiz gün gazetemizde çıkan bir haber, ‘yine’ yanlış tahlil sonucunun dramatik etkisini konu alıyordu. ‘Yine’ diyoruz, zira KKTC bu tip hatalarla dolu.

Geçtiğimiz gün gazetemizde çıkan bir haber, ‘yine’ yanlış tahlil sonucunun dramatik etkisini konu alıyordu. ‘Yine’ diyoruz, zira KKTC bu tip hatalarla dolu.
Hatırlayalım; 50 yaşındaki S.M,6 ayda bir Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi'nde tahlil yaptırmaktadır. Son olarak 30 Mayıs tarihinde yeniden hastaneye giden S.M doktorunun tavsiyesi üzerine bu kez kanser taraması da yaptırır. 2 Haziran’da tahlilleriyle birlikte doktorun karşısına çıkan S.M’ye, Alfa-feto protein (AFP) değerinin çok yüksek çıktığını, değerlerin akciğer kanseri belirtisi olduğunu gösterdiği söylenir.
S.M yıkılır bu haber karşısında… Durumu ailesine anlatınca aile sabahı zor eder. Sabah, orada görevli doktor tahlil sonuçlarına güvenmediğini, zaman zaman yanlış sonuçlar çıktığını söyleyince özelde tahlil yaptırır. Sonuçta, kansere dair hiçbir bulgunun olmadığı anlaşılır.
Bu haberin üzerine Sağlık Bakanlığı’ndan gazetemize açıklama geldi. Açıklamada “bir testin değerlerinin normalden yüksek olmasının kişinin kanser olduğu anlamına gelmediği gibi, test sonucunun normal çıkması da kişinin kanser olmadığı anlamına gelmez” diyor. İki testte farklı yöntemler kullanıldığından sonuçlar farklı olabilirmiş! Kanser teşhisi için hastalar sadece bu testle değil, gerekli tüm bulgularla değerlendirilmeliymiş!
Sağlık Bakanlığı’nın açıklaması anlaşılır gibi değil. Hastalar teste inansın mı, inanmasın mı, onu da belirtmiyor açıklama. Olabilir de, olmayabilir de hesabı.
İyi de, doktor ne derse o. Hastaların hepsini tıbbiye mezunu addederek, olasılıklar ve genel bulgular üzerinden değerlendirme yapmalarını beklemek abesle iştigal.

Yazık ki, KKTC bu durumlara çok alışık. Geçen yıl gazetemizde çıkan bir haberde, Gazimağusa Devlet Hastanesi’ndeki teyzesine kan verdikten sonra ‘Sende AIDS var’ denilen Mehmet Refik’in hayatını kabusa çeviren tahlilin yanlış olduğu ifadeleri yer almıştı. Star Kıbrıs’a konuşan Mehmet Refik, “ AIDS olduğumu söylediklerinde bir anda dünyam karardı. Filmlerdeki gibi yığıldım kaldım. Ya intihar etseydim bunun hesabını kim verecekti” demişti.
Yanlış tahlil hikayeleri bitmek bilmiyor. Çalışma izni için yönlendirildiği hastanelerde hepatit B-C tanısı konan birçok kişi var.
Bu kişilerhastanedeki laboratuvardaki cihazların tahlil sonuçlarını hatalı ve farklı değerlerle verdiğini, özelde tekrar tahlil yaptırdıklarında yanlış olduğunu gördüklerini ancak bunu anlatmakta zorlandıklarını, çoğu zaman da işlerinden olduklarını kaydediyorlar.
Burada Sağlık Bakanlığı’na, açıklama yapmaktan daha fazla iş düşüyor. Birkaç birim farka kimsenin bir şey dediği yok ancak böylesi vahim hataların hastanın psikolojisini ne kadar etkilediğini en iyi bilenler, hekimler olduğuna göre, başka ülkede skandal sayılabilecek bu olayların önünün alınması şart.
Bu haber 9070 defa okunmuştur

:

:

:

: