Güneydeki bankaların ciğeri yanıyor!..................

Daha önceki yazılarımda, diğer sektörler kan ağlarken KKTC bankacılık sektörünün keyfi yerinde olduğunu defalarca yazdım.

Daha önceki yazılarımda, diğer sektörler kan ağlarken KKTC bankacılık sektörünün keyfi yerinde olduğunu defalarca yazdım. KKTC bankalarının kârlı olması ve güçlü bir sermayeye sahip olması sadece parasını bankalarda tutan mudiler için olumlu bir olgu değildir. Bunun yanında, ekonominin kalbi durumunda olan bankacılık ve finans sektörünün güçlü bir yapıda olması diğer sektörlerin ihtiyacı olan likidite ve kaynak ihtiyacını karşılamak yanında ülke kalkınması için üretim ve istihdam açısından katalizör olduğunu da belirtmek gerekir. Dolayısıyla, bankacılık ve finans sektöründeki istikrarsızlık doğrudan diğer sektörleri ve a ekonomiyi olumsuz etkileyebilmektedir.
KKTC’de bankacılık sektöründe elde edilen kazançların bir kısmının da haksız olabileceğini de belirtmekte yarar vardır. Zira söyleye söyleye dilimizde tüy biten banka müşterilerini koruyabilecek bir faiz yasası ve/veya banka müşterisini koruma (tüketici koruma) yasası ile icra/iflas yasası gibi yapılanmalar halen gerçekleştirilmemiş ve banka müşterisi(borçlu) bugün olduğu gibi bazı kötü niyetli banka sahiplerinin insafıda terkedilmiştir. Bunun yanında, KKTC bankacılık sektöründeki yoğunlaşma ile ölçek yapıları sektörde sermaye ve kurumsallaşma açısında yeniden yapılandırmanın gereğini ortaya koymaktadır. ANCAK, YİNE DE KKTC BANKACILIK SEKTÖRÜNDE GÖNÜL RAHATLIĞI İLE BİRİKİMLERİZİ TUTABİLİRSİNİZ.
KKTC’de bankacılık sektörünün keyfi yerinde iken Güney Kıbrıs’ta bankaların maalesef ciğeri yanmaktadır. Neden mi? Açıklayalım!.....
Bankaların temel gelir kaynağı kullandırdığı krediler iken temel gider kaynakları mevduatlardır. Yani, bankaların kârlılığı başlıca kredilere bağlı olduğu gibi mevduatların geri ödenmesi de kredilerin geri dönüşüne bağlıdır. Ayrıca, bankaların teknik olarak iflası başlıca kredilere bağlı olan kayıplarının sermayelerini aşması sonucu gerçekleşir.
Güney Kıbrıs’ta bankaların ciğerini yakan temel unsur tahsili gecikmiş ve geri dönmeyen kredilerin büyüklüğüdür. Güney Kıbrıs Bankalar Birliği’ne göre; 2014 Nisan ayı itibari ile Güney Kıbrıs’taki 44 Milyar Euro’luk kredi portföyünün 12 Milyarı yeniden yapılandırılmıştır. Yeniden yapılandırılan krediler toplam kredilerin yaklaşık yüzde 27’sini teşkil ediyor. Ancak, sorunu depreştiren toplam kredilerin yaklaşık %48’inin tahsili gecikmiş alacak durumuna düşmesidir. Yani verilen 2 Euro’luk krediden 1’nin geri dönüşü tehlikeli durumdadır. Konut sektörüne verilen 7.2 Milyar Euro’nun 5 Milyarı tahsili gecikmiş statüye düşmüştür. İnşaat sektöründe yapılandırılmış 3 Milyar Euro, sektör toplamının yüzde 43’ünü oluşturmaktadır (http://www.news.cyprus-property-buyers.com/2014/07/02/non-performing-loans-restructured/id=0017845). Öte yandan Troyka, borçluların mevduatlarını kullanarak tahsili gecikmiş alacaklar sorununu çözmelerini talep etmektedir (http://cyprus-mail.com/tag/non-performing-loans/).
Güney Kıbrıs Merkez Bankası, bankaların tahsili gecikmiş alacakları aborbe etmek için yeterli likiditeye sahip olduklarını ancak mevcut trendin devam etmesi halinde daha etkin aksiyon planına gereksinim duyulduğunu bildirmektedir. 2013’de yüzde 8.7, 2014’de ise yüzde 3.9 küçülmesi tahmin edilen Güney Kıbrıs ekonomisinin daha fazla zarar görmesini önlemek için hükümet, borçlu ve borç veren tarafların mevcut tendi tersine çevirmek için arayışlar içinde oldukları ifade edildi.
Halen 17 Milyar Euro Milli gelire sahip Güney Kıbrıs’ın bu ekonomik gücü toplam kredilerin yaklaşık yüzde 40’ı civarındadır.
Güneydeki önemli endişelerden biri de büyük sayıdaki küçük işletme ve konut sahibinin durgunluk nedeniyle almış oldukları kredileri ödemekte güçlük çekmeleridir. Buna paralel tüketici harcamaları düşerken işsizlik yaklaşık yüzde 18 oranında bir rekor seviyeye ulaştı. https://uk.news.yahoo.com/cyprus-banks-saddled-massive-non-030757454.html#IoSnI6J).
SON SÖZ: HALİNE ŞÜKRET DOSTUM. BETERİN BETERİ VAR.





Bu haber 473 defa okunmuştur

:

:

:

: