Gündemden düşmeyen ve kangrene dönüşen sorunların müsebibi bu konularla ilgili objektif tespitlere bakılmaksızın yapılan veya bir türlü yapılamayan yasalardır.
Genel endİşe, bu meclİsİn yasa üretme kapasİtesİnİn yetersİzLİğİdİr.
Tüm partilerin milletvekillerinin ve Meclis Başkanlığının toplam becerileri birlikte hazırlayıp, hatta doğru olduğu şüphe götüren bir şekilde devletin maddi kaynaklarını ve hizmetlerini kullanarak reklamını savunmasını ve tanıtımını yaptıkları Anayasa Halk oylamasında aldığı ret oyları ciddi bir göstergedir.
Muhaceret affi için düşünülen yasaya bir gözatalım.
Sözde bölünmüş aileleri birleştirme bahanesi öne sürülürken hangi derecedeki aile yakınlarının bu yasadan yararlanacağı ya acemilikten belirtilmemiş ya da bilerek bilmeyerek es geçilmiş gibi ve bir sürü izahat ile neredeyse herkesi kapsayabilir duruma gelmiştir.
Anımsarsak, reddedilen Anayasa Taslağımızda, Anayasal haklar sadece vatandaşlara layık görülürken bakın şimdi ne diyor bu muhaceret af yasa taslağını döktürenler!
‘’Eğitim Hakkı, Anayasamız ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde temel insan hakkı olarak nitelendirilmektedir. Bu öğrencilerin Eğitim Hakkı’nın engellenmemesi ve mağduriyetlerinin giderilmesi hedeflenmiştir.’’,
Pes vallahi, bunun böyle olduğunu anayasa halkoylaması sırasında söyleyenlere cehaletten tutun neredeyse psikopatlığa kadar çirkin yakıştırma yapanlar için ne değişti de şimdi Anayasal Hakların yabancıları da kapsaması gerektiğini akıl ettiler?
Yoksa yeniden hukuk eğitimi falan mı aldılar son birkaç ay içinde?
Tabii ki bölünmüş aileler birleştirilmeli, ama kaç kişilik bir birleştirmeyi kaç zamanda öngörüyorlar?,
Halen adamızda ilk ve orta eğitimlerini tamamlayıp Yüksek Eğitime başlamada vatandaş olmadıkları için bin bir engelle karşılaşan öğrencilerin sorunu, basit bir genelge ile çözülebilirliği yok mu?
Bir de beyaz kimlik kavramı ve kargaşasına bu affın getireceği ek yük ne olacak?
Vatandaşlık bölümüne günde daha kaç müracaat getirecek? Bu aftan yararlananlar ile tam düzenli veya daha düzenli olanların arasında hiç mi öncelik hakkı olmayacak!
Yoksa öncelİklerİ zaten sİyasİler mİ yönlendİrecek?
Bugünden sonra yapılacak olan tüm yasalar ciddi bilgi ve deneyim ürünleri olmalıdırlar.
Anayasaya hayır diyen vatandaşın endişeleri ve tavrı küçümsenmek yerine tam dikkate alınmalıdır.
Öyle afaki mazaretlerle, red oyunu örtbas etmeye çalışmak yerine, Meclis Başkanlığı red nedenini iyice ve tarafsızca araştırmadan, yeni yasa yaparken iki değil beş kere düşünmeli.
1990’dan neredeyse 2010’a kadar, gerek eğitim, gerek ihtisaslaşma ve değişik görevler ve çalışmalar ile ilgili birkaç ülkede bulundum.
Terim caiz ise, sürekli bir gözüm, bir kulağım ve bir ayağım KKTC’de idi.
Bulunduğum, çalışıp yaşadığım, eğitim ve öğrenimlerle kendimi geliştirmeye çalıştığım, gelişmekte olan ülkelerden tutun en gelişmiş ülkelere kadar her yerde sorumluluk sahibi bir Kıbrıslı Türk olarak hem ailemin, hem Kıbrıslı Türklerin geleceğini daha iyi şekillendirecek sosyal, kurumsal ve yasal gelişmelerden etkilenirken, bunların bizde nasıl hayata geçirilebileceğini sorguladım.
Beş yıl oluyor neredeyse KKTC’mizdeyim.
Kahrolarak gözlemliyorum ne kadar yanlışa ve ne kadar daha kötüye gidişimizi.
Muhaceret yasalarımız ve uygulamalarımız da dİğer yanlarımızdan farklı değil.
Yirmibeş yıl önce hem DAÜ İşletme Fakültesi’nde hem Kıbrıs Türk İktisatçılar Derneği’nde hem de Kıbrıs Türk Ticaret Odası’ndaki görevlerim esnasında belirleyip önerdiğimiz muhaceret yasa ve temel uygulamalarını, bugün yeniden önermekten başka bir yere gelememiş olmamız inanılmaz bir gerileme değil de nedir?
Kaldı ki, bugün hem bu gecikmelerin bizdeki hasarlarını hem de dünyadaki doğru uygulamaların etkin sonuçlarını da ekleyebiliriz aynı 25 yıl önceki önerilere.
Ama bize nüfus lazım, Güneyin nüfüsu şu kadar oldu gibi safsatalar, 25 yıldır hem ekonomimizi hem sosyal refahımızı hem de kültürümüzü katlederken, sadece siyaset prolarını nemalandırdı ve bu zarar veren odakları daha da güçlendirdi.
Diğer taraftan da, neredeyse ırkçılığa varan bir yabancı ve göçmen düşmanı toplum oluşmasına kaldırım döşedi bu kötü, kontrolsüz, amaçsız ve edilgen muhaceret yasa ve uygulamalar!
Bİr kere değil, İkİ kere değİl, beş kere düşünmelİ Meclİs Başkanlığı ve Komİteler ve Mİlletvekİllerİ bu muhaceret yasasına parmak kaldırırken!