Kosova-Kıbrıs meselesine bakmak II!

Biraz geçmişe bakalım.



Emete GÖZÜZELLİ (Akademisyen)

Biraz geçmişe bakalım. Bilindiği üzere,1970’li yıllarda Yugoslavya’nın başındaki Tito yükselen milliyetçilik akımlarına federasyon içindeki Cumhuriyetlerin yetki alanlarını genişleterek çare aramayı tercih etmişti. Nitekim bu politika Kosova Arnavutlarına yararken(yönetim organlarında güçlü temsil edildiler)Makedonya Arnavutlarına yaramamıştı. Zira Makedonya yönetimi iktidarını güçlendirerek daha güçlü tutumlar almışlardı. Bugün Arnavutluk ile Kosova arasında paralel bir egemenlik kurulmuştur. Bu durum KKTC-TC arasında baş gösterdiği gibidir. Ancak Kosova Arnavutları ile Arnavutluk’taki Arnavutlar arasında kültürel farklılıklar hakimdir. Arnavutluk üzerinde Washington etkisi hakimdir ve bunun sonucunda Arnavutluk eskiden izlediği “yayılımcı” politikaları bugün izleyememektedir.

Kosova-Sırbistan arasındaki çekişmeyi de oldukça özetlemek gerekirse; Sırplar için Kosova kendi vatanlarının tarihi olarak beşiği saymaktadır. Misal, Sırp Ortodoks kilisesi Kosova’da kurulmuştu. 1389 Kosova Polje’de yer alan ünlü Kosova savaşında Osmanlı Sırp krallığını ortadan kaldırmıştı. Bu Sırplar için büyük bir travma yaratmıştı. O nedenledir ki Miloseviç döneminde eski Sırp imparatoru Lazar’ın mumyalanmış bedeni Sırbistan’da bir şehirden diğer şehre taşınarak, insanların Müslümanlara olan eski kin duygularının yeniden canlanmasını etmesini sağlamış ve birçok masum kişinin katletmesine imkan kılmıştı...Kıbrıs’ta ise Rumlar “büyük ülküleri olan MegaliIdea çerçevesinde Kıbrıs adasının Yunan adası olduğuna inanarak bugünlere kadar mücadelelerini sürdürmüşlerdir.. 1974 Mutlu Barış Harekatı Rumların büyük bir travma yaşamasına imkan kılmıştır.

Çünkü adanın kuzeyinde kurulan KKTC Devleti büyük ülkülerinin gerçekleşmesinin önünde engel teşkil etmiştir.
Sırbistan’da azınlık durumunda olanlar Arnavutlar olurken, Arnavutluk’ta ise Sırplardır. Kosova’daki Sırpların oranı %5’lere düşmüştür. Arnavutların çok eskilere dayanan “büyük Arnavutluk” siyasetini kontrol altına alan Amerika ve batı dünyası, bugün Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesini kendileri istemiş ve onay vermiştirler.
Bu gelişmeler üzerine, dini ve tarihi fay hattı olan Ruslar ve Sırplar birbirlerine sımsıkı sarılarak bu tanınmanın olmamasını istemişlerdir. Nitekim Rusya devlet başkanı Putin “KKTC’yi niye tanımıyorsunuz?” diye batı dünyasına sual sormuş ama diğer taraftan da Rusya Dışişleri Bakanlığı “bizim Kıbrıs politikamızda bir değişiklik yok diyecek mesajı vermiştir.

Kosova’nın bağımsızlık ilan KKTC makamları tarafından olumlu selamlandı ama KKTC olarak Kosova’yı tanıma niyetleri olmadığı açıklanmıştır. Morgenthau ne demişti? Devlet uluslararası alanda üç tür politika izleyebilir; (1) Statüko politikası, (2) yayılma ve emperyalizm politikası, (3) prestij politikası. Bizler egemenliğimizi KKTC Devletini ilan ederek Rum-Yunan ikilisine ve dünyaya göstermiş olduk. Bu tarihi karar bizlerin adanın yasal eşit tarafı olduğumuzu göstermek içindi. Senelerce müzakereler olsa da bugün halen sorun egemenlik kavgası üzerine devam ediyorken neden KKTC’den vazgeçelim ki...

Bu haber 257 defa okunmuştur
  • ince  NY - 25.03.2015 ``egemenlik kavgası üzerine devam ediyorken neden KKTC’den vazgeçelim ki`` Sahip de cikmiyoruz ama degil mi?

:

:

:

: