Ceren ERCİH

YÖDAK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Olgun Çiçek, üniversitelerin ulaşım sorununa dikkat çekti

YÖDAK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Olgun Çiçek, Kuzey Kıbrıs’ta 13 üniversitenin var olduğunu ve 15 üniversite talebinin de sırada beklediğini açıkladı. Cansu Örmeci’nin sunduğu Öğlen Ajansı programının konuğu olan Çiçek, gümrükte çürümeye bırakılan üniversite araçlarına ve Kuzey Kıbrıs’taki ulaşım sorununa da değindi. Bu konuda üniversitelerden yana bir tutum sergilediğini belirten Çiçek, burada daha çok üniversitenin mağdur olmasını engellemek adına orta bir formülün bulunması gerektiğini ifade etti.

“RESMİ OLARAK GELEN BİR BİLGİ YA DA YAZI YOK”

YÖK’ün 30 Ocak 2015 tarihinde almış olduğu Tıp ve Hukuk programlarının kontenjanlarına başarı sıralaması getirmesini değerlendiren Çiçek, YÖK’ün almış olduğu karara saygı duyduklarını ancak bu konu hakkında ellerine resmi bir belge gelmediğini şu sözlerle ifade etti; “Bu karar YÖK’ün almış olduğu bir karardır. Biz ona saygı duyuyoruz. Biz bunu aynı sizler gibi sonradan öğrendik bu konuda herhangi bir şekilde resmi olarak gelen bir bilgi ya da yazı yok. Önümüzdeki hafta YÖK ile bir görüşmemiz var. O görüşmede bunun detaylarını öğrendikten sonra bununla ilgili alınan kararın gerekçelerini, bunun KKTC’deki Yükseköğretim ve Üniversitelere yansımalarının neler olabileceği konularında detaylı tartışıp, görüşüp ondan sonra daha fazla sağlıklı bilgi verebiliriz diye düşünüyorum.”

“REKABETLE İÇ İÇE OLMAK DEMEKTİR”

YÖDAK olarak yapacakları ilklerden bahseden Çiçek, Kuzey Kıbrıs’taki üniversiteleri uluslararası akreditasyona sahip olacak şeklide eğitim vermenin ön planda tutulduğunu ifade etti. Çiçek, şunları kaydetti; “Uluslararası akreditasyonlara sahip olacak şekilde eğitim vermektir. Bu iddialı bir şeydir. Dünyada yükseköğretimin yoğun yaşadığı rekabetle iç içe olmak demektir. Bu konuda sadece YÖDAK olarak değil, üniversitelerle, ilgili yerel yönetimlerle, ilgili bakanlıklar ve devlet ile el birliği içerisinde olmamız lazım ki. Topyekûn biz bunu başarabilelim.”

“ÜNİVERSİTE AÇMAK, KÜÇÜK BİR İŞ YERİ AÇMAK GİBİ OLMAMALI”

Üniversite sayısının 13’e ulaştığını ve sırada 15 üniversite başvurusunun beklediğini ifade eden Çiçek, üniversite açmanın küçük bir iş yeri açmakla aynı şey olmadığına dikkat çekti ve sözlerini şöyle sürdürdü; “Şu anda 13 üniversiteye ulaştık ve sırada 15 üniversite başvurusunun da olduğunu biz milli eğitim bakanlığından öğrenmiş olduk. Açıkçası bu bizim için de bir sürpriz oldu. Üniversitelere yönelik böyle ilgi ve rehavetin olması ülkemiz açısında güzel bir şey. Ancak bunun gerçek anlamda kriterlerini belirleyerek doğru yapmamız gerekir. Bu ülkede üniversite açmak, küçük bir iş yeri açmak gibi olmamalı. Bunun bir takım yükümlülükleri, yasal çerçevesi olması gerekiyor.”

“BEN ÜNİVERSİTELERDEN YANAYIM”

Girne Amerikan Üniversitesi’nin (GAÜ) ücretsiz öğrenci taşımacılığı için ithal ettiği 13 adet okul otobüsü yaklaşık 6 aydır gümrükte çürümeye terk edilmiş bir halde durmasına dikkat çeken Çiçek, birkaç üniversitenin de aynı sorunu yaşadığını ifade etti. Çiçek, bu konuda üniversitelerden yana olduğunu belirtti ve sözlerini şöyle tamamladı; “Üniversiteler öğrencilerini kendileri ulaşım imkanlarını sağlamayı, finansal yatırımı o riskleri göze alarak yapmaya çalıştıkları halde bunların olmamasını benim mantığım açıkçası almıyor. Üniversiteler, belki milyonlarca lira yatırımlar yapıp buna insan kaynağı ayırıp, teknik birimler oluşturup bu riski ve bu yükü üzerine alıyor ve buna rağmen bu zorlukların çıkması gerçekten anlamsız ve üzücü. İlgili birimlerin bir araya gelerek bunu çok kolay çözebileceklerini düşünüyorum. Çünkü sadece bu bir üniversitenin sorunu değil, birkaç üniversitenin sorunu. Yarın başka üniversitelerin sorunu olacak veya üniversiteler büyüdükçe bu tekrarlanacak, yeni üniversiteler geldikçe bu sorun büyüyecek ve daha çok çıkmaza girecek. Burada daha çok inatlaşmak ve birbirine girmek yerine orta formülün bulunması gerekiyor. Bu konuda da ben üniversitelerden yanayım.”