Cumhurbaşkanı ve Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Derviş Eroğlu, halktan son kez görev talep ettiğini belirterek, hedefinin gelinen önemli aşamada Kıbrıs sorununu bir sonuca bağlamak olduğunu söyledi. Eroğlu, “Rum liderliğini pazarlık aşamasına getirdiğini ve mayısta sonuç alıcı müzakereler başlayacağını” ifade etti. Eroğlu dün konuk olduğu bir televizyon programında açıklamalarda bulundu. “Hatalar yapmış olabilirim ama şimdi birlik zamanıdır dediniz. Bu söz sizin siyasi hayatınız için mi yoksa UBP ile ilgili mi?” sorusuna Eroğlu, bu sözlerinin kendi siyasi hayatıyla ilgili olduğunu belirtti.
“AKINCI İLE İLGİLİ SÖZLERİM İSTİSMAR EDİLDİ”
“Türkiye’de son birkaç yıldır Fethullah Gülen’den bahsediliyor. Hiç kendisiyle tanıştınız mı? Bir de bir gazetecinin size bu yönde bir sorusu oldu. Sayın Akıncı’nın Fethullahçı olduğu ya da diğer adıyla paralel yapı ile bir bağı olduğunu ima ettiniz” sorusu üzerine Eroğlu şunu söyledi:
“Fethullah Gülen ile hiç bir araya gelmedim. Ama zaman zaman bazı vaazlarını televizyondan izledim. Dün, Türkiye’den gelen gazeteci arkadaşlarla bir araya geldim. Sohbet toplantısı yaptık. Son anda gazetecilerden birisi, Akıncı’nın paralel yapı tarafından desteklendiği söyleniyor, arkasında ABD’nin olduğu söyleniyor diye sordu. ‘Böyle söylentiler her zaman oldu. Ama doğru olup olmayacağını bilecek değilim’ dedim. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz ama bunun doğru olup olmayacağını kimse söyleyemez. Sayın Akıncı’nın paralel yapıyla bir bağı olduğunu ben söylemedim. ‘Söylenen sözler vardır ama bunun doğru olduğunu bilemem’ dedim. Bunu manşete çeken gazeteler, ‘Eroğlu, Akıncı’ya Fethullahçı dedi’ diye yazdılar. Bunu ancak Akıncı’nın kendisi ya da ona destek veren kurum ve kuruluşlar bilebilir. Sanki kendisini paralel yapı taraftarı ilan etmişim gibi manşetlere taşıdılar. Bu sözlerim istismar edildi.”
“11 ŞUBAT BELGESİ AÇIKTIR. BUNDA BENİM İMZAM VAR”
“Farklı bir düşünce modeliniz mi var? İki devletli bir çözümü mü tercih ediyorsunuz?” şeklindeki soruya ise Derviş Eroğlu, 11 Şubat Ortak Açıklama metninin açık olduğuna dikkat çekerek yanıt verdi. Oluşturulacak federasyonun iki kurucu devletten meydana geleceğine dikkat çeken Eroğlu, “Bu metinde benim imzam var. İmzamın arkasındayım. Ama Anastasiadis ne yaptı? Rum Ulusal Konseyi’nden bir karar çıkartarak, bulunacak çözümün Kıbrıs Cumhuriyeti’nin evrimleşmesiyle oluşacağını söyledi. Ama buna Ne CTP, ne de TDP ses çıkardı” diye konuştu.
“ATUN’A TEŞEKKÜR EDERİM”
Eski başbakanlardan Hakkı Atun’un geçtiğimiz günlerde kendisinin desteklenmesi gerektiği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Eroğlu, “Biz kendisiyle aynı yıl siyasete başladık. Daha sonra bir yol ayırımı oldu. Bir rekabet başladı. Başka partiye gitmiş olsa da siyasi görüşlerimiz çok yakındır. Kendisine teşekkür ederim” dedi.
“NAMSOY İLE GÖRÜŞTÜM”
Seçimin birinci turunda Kudret Özersay’ı destekleyen Lapta Belediye Başkanı Fuat Namsoy ile görüşüp görüşmediğinin sorulması üzerine ise Eroğlu Namsoy ile bir görüşme yaptığını belirtti. Namsoy’un izah etmek istemediği bir nedenle Kudret Özersay’ı desteklediğini kendisine söylediğine dikkat çeken Derviş Eroğlu, Namsoy’un ikinci turda da kendisini destekleyeceğini düşündüğünü ifade etti.
“İÇTE İKİ, DIŞTA TEK”
Derviş Eroğlu, Ortak Açıklama metninde tek egemenliğin de yer aldığı ve bunu imzalarken sıkıntı duyup duymadığının sorulması üzerine, metindeki egemenliğin dışa karşı tek egemenlik olduğunu söyledi.Eroğlu ayrıca, içte iki egemen yapı olacağını belirterek, buna göre de tarafların herhangi birinin bir diğeri üzerinde egemenlik kurmayacağının yazılı olduğuna dikkat çekti.
“SİYASİ HAYATIMIN SONUNA GELDİM”
Eroğlu “Kaybederseniz partinizi ve taraftarlarınızı toparlayabilecek misiniz? Çünkü Kudret Bey’in toparlayacağı yönünde düşünceler var. Bir de kaybetmeniz halinde siyasete dönmeyi düşünüyor musunuz?” yönündeki bir soruya da şöyle yanıt verdi:
“Öyle bir iddia var. Yani Kudret Bey’in parti kuracağı yönünde iddialar var. Etrafında olan, kendisine destek veren arkadaşlarının böyle bir düşüncesi var ama kendisi kurar mı bilmem. Ben siyasi hayatımın sonuna geldim. Bu benim son seçimimdir. Bu seçimde de eğer Anastasiadis’i pazarlıklar safhasına taşıyamamış olsaydım, belki de bu seçimde de aday olmazdım. Halktan da tekrar aday olmam yönünde telkinler olmuştu. Bir de gelinen aşamanın, müzakerelerin tamamlanma aşaması olması önemlidir. Bu noktada artık tarafların kaçış imkânı yoktur.
Dünya bu müzakerelerin sonuçlandırılması beklentisindedir. Benim aday olmamın en önemli nedenlerinden biri de pazarlık safhasına gelmemizdir. 11 Şubat belgesi 77-79 Doruk Anlaşmalarından bu yana imzalanan en önemli belgedir ve bir nevi yol haritasıdır. Biz buna göre yol haritamızı hazırladık. Anlaşma olmazsa şu anda iki devlet var. Biz bu iki devleti bir çatı altında birleştirmeye çalışıyoruz.”
“BEN DE RUM’UN BAZI TAVIRLARINDAN RAHATSIZIM”
“Yarın çözüm olursa dağdaki bayrağı kaldıracaksınız. Çünkü bayrak karşı tarafı rahatsız eder” yönündeki bir soruya ise Eroğlu şöyle yanıt verdi:
“Rum’un da bazı tavırları beni rahatsız eder. Dağdaki bayrak niye rahatsız etsin bazı insanları? Yunanistan’ın Savunma Bakanı Güney Kıbrıs’a gelip de ‘Kuzeye Yunan bayrağı dikeceksiniz’ derken ben rahatsız oluyorum. Onlar da dağdaki bayraktan rahatsız olsun.”
OMİRU’NUN SÖZLERİ…”
Cumhurbaşkanı Eroğlu, dün BRTK’da cumhurbaşkanlığı ikinci turu için üçüncü konuşmasını yaptı. Rum Yönetimi Meclis Balkanı Omiru’nun, seçimin ilk turundan sonra Akıncı hakkında, “İşgal bölgelerindeki yasadışı seçimlerde Mustafa Akıncı’nın seçilmesi Ankara’ya yönelik açık bir mesajdır. Akıncı’nın seçilmesi, Ankara’ya Kıbrıs sorununda uzlaşmaz ve gerçekleri çarpıtan politikasını terk etmesi için bir mesajdır. Akıncı’nın başarısı Ankara’nın yasadışı askeri işgale son vermesine yönelik Ankara’ya açık mesaj vermektedir” dediğini savunan Eroğlu şunları kaydetti:
“Peki Rum lider Anastasiades ne diyor; Eğer Akıncı seçilirse Maraş’ın açılması odaklı Güven Yaratıcı Önlemleri görüşme önerisini kabul etmeye hazırım diyor. Maraş odaklı ne demektir? Yani Kıbrıs Türk tarafının da yararına olacak Güven Yaratıcı Önlemleri değil, Maraş’ın kendilerine verilmesini görüşmeye hazırdır.
Sayın Akıncı’nın seçilmesi değil, ikinci tura kalması bile bize zarar vermeye başladı. Rum’un iştahını kabarttı. Peki siz Maraş’ı verirseniz Rum’un antlaşma için hevesi kalacak mı? Şimdi bile yok; Maraş’ı aldıktan sonra hiç olmaz. Tabii her istediğini vermezseniz! O halde çözüm nasıl olacak? Biz dünyayla nasıl buluşacağız? Bir süre sonra Rum başka şeyler isteyecek... Salam politikası devreye girecek... Kardeşlerim; buna dur demek sizin elinizdedir. Kimse ‘bir şey olmaz’ demesin. ‘Masada kim olursa olsun fark etmez’ diyenler doğru söylemiyor. Fark eder... Bu sözlere kulak vermeyiniz. Değerli kardeşlerim; Hadi geliniz güvenle hep birlikte ileriye gidelim. 26 Nisan günü hepinizden destek bekliyorum Sağduyunun galip geleceğine, maceraya, ne yapacağını bilmediklerinize değil bana teveccüh göstereceğinize eminim. Bu duygu ve düşüncelerle bir kez daha sizleri sevgiyle saygıyla selamlıyor, seçim sonuçlarının demokrasimiz ve ülkemiz için yararlı sonuçlar doğurmasını diliyorum.”