Bir 23 Nisan daha kutlandı

Geçtiğimiz perşembe günü hava muhalefetine rağmen bir 23 Nisan daha kutlandı.

Geçtiğimiz perşembe günü hava muhalefetine rağmen bir 23 Nisan daha kutlandı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, ülkemizin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal bayramlarından ve resmi tatil günlerinden biridir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından 27 Mayıs 1935’te Dünya çocuklarına armağan edilmiştir. 1979 yılında UNESCO tarafından ‘‘Çocuk Yılı’’ ilan edilmesiyle de bu bayram uluslararası nitelik kazanmıştır. Bizler de, çocukluğumuzda günlerce süren hummalı çalışmalar sonucunda ailelerimize en güzel gösterileri sunmaya çalışmıştık. Kendimi ve yakın çevremi daima şanslı kişilerden saymışımdır. 23 Nisan törenleri, okula yetişme heyecanı, ödev telaşı, sınav stresi; bunların hepsini fazlası ile yaşamıştık. Peki, Dünya’daki ve ülkemizdeki bütün çocuklar bizim kadar şanslı mı?
Çocuk işçiliği, sosyal ve ekonomik bağlamda başta gelen insan hakları sorunudur. Uluslarası Çalışma Örgütünün, yaptığı araştırmalar sonucu Dünya’ da yaklaşık olarak 300 milyon çocuk, yeterli eğitimden, sağlık hizmetlerinden ve temel özgürlüklerden yoksun biçimde illegal olarak çalışmakta veya çalıştırılmaktadır. Mikro açıdan bunun ceremesini hiç kuşkusuz reşit olmayan çocuklar ödemektedir; ancak makro açıdan yani başka bir deyiş ile büyük resme baktığımızda durumdan zarar görenler, aynı zamanda ülkeler ve ekonomileridir. Çocuk işçiliğine son verilmesi başlı başına bir amaçtır. Bu amaç doğrultusunda yapılacak işler, aynı zamanda ekonomik ve insani kalkınmaya da katkıda bulunacaktır.
Kalkınma sadece ekonomik değil sosyal açıdan da değerlendirilen çok boyutlu bir kavramdır. Ekonomik kalkınma ve gelişme için eğitim ve eğitimli bireyler olmazsa olmazdır. 18. yüzyılda başlayan sanayileşmeden beri, eğitim hem toplumu ve bireyleri olumlu olarak şekillendirmekte hem de ekonomik ve sosyal kalkınmayı sağlayan bir güç olarak görülmektedir. Literatürde yapılan araştırmalarda eğitim insana ve ülkenin geleceğine yapılmış en karlı yatırım aracı olarak görülmektedir.
Çocukluğumda, karnesi kötü olan öğrenciler eğitiminin öneminin anlatılması açısından tatillerde bir tanıdığın yanına işe verilirdi. Günümüzde ise ekonomik şartların etkisi ile gerek ülkemizde gerekse Dünya’ da çocuk işçiler artmaktadır. Eğitim imkanı sağlayamadığımız her çocuğumuzun gerek sosyal gerekse ekonomik bir problem olarak karşımıza çıkma olasılığı gayet yüksektir. Konu önemli, sadece lüks otellerde yemekli toplantılar düzenleyerek bu sorunu çözemeyiz. Detaylı bir çalışma hazırlayıp uygulamak gerekmektedir.
Bu haber 347 defa okunmuştur

:

:

:

: