En sonunda bitti.
Aylardır konuşup, tartışıyoruz, ülkenin tek gündemi oldu.
“KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimi” ve dün sonuçlandı.
Aslında son birkaç güne kadar oldukça olgun ve güzel bir süreç yaşandı, memleketin esas sorunlarının üstü aylarca örtüldü ama değişmekle, değişmemek arasında bir seçimdi.
“Cumhurbaşkanlığı” sadece bir makam değil elbette, bir mesaj, bir imaj, güneye, Türkiye’ye, dünyaya karşı.
Siyaset her yerde, hemen hemen aynı, fakat bizim ülkemizde bencilikten ibaret.
Biz olmayı başaramamış bir toplum, seçtiklerinden, yönetilme anlayışlarından ve yöneticilerden asla şikâyet etmemeli.
Bir yazımda “Nasıl Bir Cumhurbaşkanı?” diye sorarken, her halk hak ettiği şekilde yönetilir demiştim, işte bundan ötesi yok.
Seçim bitti, umarım geride kırgınlıklar, seçim dönemlerinin bıraktığı hayal kırıklıkları, çok şeyleri götürmez, sonuçta hayat devam ediyor.
Ve her bitiş, aslında yenide bir başlangıç.
Cumhurbaşkanlığı makamı ve Cumhurbaşkanı en başta Kıbrıs konusunda önem arz ediyor.
Kıbrıs konusunda nasıl bir yol izlenecek, en önemlisi halk Cumhurbaşkanı seçerken çözüme nasıl bakıyor, nasıl bir stratejiyi destekliyor, istiyor, esasen oylanan bu.
Dış konularda, Cumhurbaşkanı aktif mi, kabuğundan çıkıp bu ülke ve ülke insanının varlığını anlatmak için tüm gayretini ortaya koyuyor mu, tüm imkânlar dışarıda görünür olabilmek için kullanılıyor mu?
Mesele bunlar, yoksa imkânlar, bütçesel olanaklar, bir sonraki seçimleri garantilemek için kullanılıyorsa, yaptığımız sadece günü kurtarmak.
Cumhurbaşkanlığı makamı iç konularda da önemli bir boşluğu dolduruyor, ya da olması gereken o.
Öncü olmak, daha rahat, daha güven veren, sorunların duyurulmasında sorumluluk üstlenen ve en önemlisi bölmeyen, birleştiren bir görev anlayışıyla bağdaşmalı.
Dün yapılan seçim, günden güne güven kaybeden siyaset için önemli bir sınavdı.
Kıbrıs konusunda, dış temasların artırılmasında ve içsel sorunların seslendirilmesinde nasıl bir makam isteniyor, seçim bu soruların cevaplanmasına yönelikti.
Mustafa Akıncı, Kıbrıs Türk siyasi hayatının en önemli isimlerinden biri.
Çok önemli başarılara imza attı.
Rahmetli Rauf Denktaş’ın “benden sonra Cumhurbaşkanı olacak” dediği isim.
Dün sandıktan birinci çıktı ve KKTC’nin dördüncü Cumhurbaşkanı olma unvanını alarak saraya yürüdü.
En başta ülkeye, ülke insanına hayırlı olsun.
Önemli olan bundan sonrası, halk Derviş Eroğlu’na destek vermeyip, bir yerde Eroğlu’nun beş yıllık hizmet süresinden memnun olmadığını gösterirken.
Kıbrıs konusu, iç konular ve diğer konularda, Mustafa Akıncı’nın söylemlerine onay verdi.
Bundan sonrasında, bu halk kararına saygı duyulmalı.
Müzakerelerin yeniden başlamasına sayılı günler var.
Bir an önce bu süreçler sonlandırılıp, yeni döneme daha hazır, daha istekli girmek gerek.
Halk, Mustafa Akıncı’nın müzakere yöntemlerini benimsediğine göre, bundan sonrası bekleyip görmeye kalıyor.