yalcincemal@hotmail.com

Bu günkü yazımın içeriği, bana ait olmayacak !
Bu günkü içerik, KKTC Mahkemelerinde yıllarca yargıçlık yapan ve önümüzdeki eylül ayında emekliye çıkacak olan, Yüksek Mahkeme Başkanı Sn. Şafak Öneri’ye ait olacak.
Yaklaşık, iki hafta önce, kendileri ile, mahkemelerimizdeki açılan davaların gecikme nedenlerini.
Yıllarca, süren ve sonuçlanmayan, vatandaşların şikayet kaynağı olan gecikmeleri, konuştuk.
Makam odasında, anlayacağınız, karşılıklı soru cevap şeklinde,
bir sohbet niteliğinde olacağını, sanmıştım.
Fakat benim, soru sormama gerek kalmadan, kafamdaki sorular doğrultusunda Sn . Öneri, mahkemelerdeki gecikmeleri sıralayıverdi.
Söze, aile mahkemesindeki davaların, uzama sebepleri ile başladı.
Aile Mahkemelerindeki yargıçların, yeterliliğine rağmen, davaların uzamasını, tarafların anlaşamamasına ve aile kurumunu kurtarma prosedürü ile, tarafların mal paylaşımındaki anlaşmazlıklarına, dayandırdı.
Ayrıca, çocukların velayeti ile ilgili sorunların, davaların uzamasına neden olduğunu da belirtti.
Mahkemelerdeki en önemli sıkıntının, YM Hakimlerindeki eksiklikte görüyor.
Davaların en son nihai mercii, YİM ve Anayasa Mahkemesidir.
Bu Mahkemelerdeki, Yargıç sayısı ise yetersiz .
Bunun önündeki en büyük engel, mevcut Anayasa .
Anayasada değişiklik olmazsa , bu mümkün olmaz .
Bunun için, geçen Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte , Mahkemeleri rahatlatacak , anayasa değişikliğinin . Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile yapılması için , siyasi erke müracaat edildi .
Talepte, bulunuldu .
Fakat, siyasi erkten, bu talep geri döndü ,
YM Hakimlerinin artırılması , Anayasa değişikliği ile mümkün .
Bu mümkün olmazsa , mahkemelerin , beklenen süre içerisinde , davaları sonuçlandırması, mümkün olmaz .
Muhakkak, Anayasa değişikliğinin, üzerinde duruyor .
Ceza Mahkemelerindeki, duruma gelince :
Sn. Öneri’nin, bu konuda verdiği bilgi :
Olumsuzluk , Yargıç sayısından kaynaklanmıyor . Olumsuzluğun , mevcut binaların yetersizliğinden kaynaklandığını, dile getirdi .
Ceza mahkemelerindeki , Hakim eksikliği ise , yeterli bina olmamasından kaynaklanıyor .
Burada, yasal engelin olmadığını da , Sn. Öneri belirtiyor .
Bina konusunda ise , eskiden beri girişimleri olduğunu . Lefkoşa ve Güzelyurt’ta mahkeme binalarına ihtiyaç duyulduğunu da, üstüne basarak belirtti .
Lefkoşa’da , eski polis binasının , mahkemelere ve savcılığa tahsis edildiğini . Fakat , aradan uzun bir zaman geçmiş olması . Projesinin de yapılmasına karşın , maliyenin , bütçe ayırmaması nedeni ile , hayata geçirilemediğini de, üzülerek dile getirdi .
Ayrıca , ikinci bir proje olarak da , Y M ‘ yi , mevcut binadan , alıp yeni bir binanın yapılması için , yer tespiti de yapılarak. İçişleri Bakanlığına gerekli talep ve proje sunularak, yanıt beklenmekte olduğunu da dile getirdi .
Bunun yapılması halinde, alt mahkemelerin, bina açısından rahatlayacağını, davaların daha süratle sonuçlanacağını da belirtti.
Sn. Öneri, bina gereksiniminin, üzerine basa basa, duruyor.
Trafik ve ceza davalarında ise, prosedürün geciktirilmesinden dert yanıyor.
Bu davalarda, dosyaların mahkemelerin önüne geç gelmesi nedeni ile, davaların sonuçlanması uzuyor.
Bu nedenle, insanların özgürlükleri kısıtlanıyor.
Seyahat etmeleri, yasaklanıyor.
Bir dava, iki yılda bitmeli.
Halkın, şikayet etmesi, yerinde.
Halk, haklı.
Bazı durumlarda, kefalet ücretini ödeyemeyenler, mahkemede davası açılana kadar, hükümsüz tutuklu kalabiliyor.
Adil olan, çok kısa bir süre içerisinde, davanın mahkemeye dosyalanıp, Hakim önüne çıkarılmasıdır.
Bazen, hükümsüz tutukluluk aşırı bir süre devam edebilir.
Bu durumda, Hakimler, hapishane idaresinden bilgi alarak, gerekli ikazları yaparak, bir an önce, ilgililerin hakim önüne çıkarılması sağlanır.
Sn. Öneri, yargının sorunları ile ilgili dert küpü.
“Giderayak “ bir şeyler yapmanın, uğraşı içinde.
“ GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR “ prensibinden hareketle, YM Yargıçlarının artırılması için , en erken bir zamanda Anayasa değişikliğine gidilmesi.
Mahkemelerin bina sorunu, ivedi olarak çözülmeli ve maliye gerekli mali tahsisatı, mahkemeler kalemine aktarmalıdır.
“ Hem ekmek bütün , hem karın tok “ felsefesi ile, adalet sağlanabilir mi ?
Bu koşullarda , Hakimlerimizden , dört dörtlük iş isteyebilir misiniz?
İsterseniz .
Hangi, yüzle ?