Ne zaman bir ölümlü kaza olsa hemen ardından gelen açıklama; ‘Aşırı Sürat’, ‘Dikkatsiz Sürüş’, ve ‘Alkollü Araç Kullanımı’ sebebiyle... Bir yandan hem maddi hem de manevi kayıplar... diğer yandan, yaralanma ve ölüm olayları sebebiyle çok üzüntülü ve ruhsal sansıntılı dönemlerin geçirilmesi...

'Trafik canavarı olmayın.', 'Trafik kurallarına uyalım uymayanları uyaralım.',
'Emniyet kemerinizi bağlayınız.', 'Sizin canınız bizim için kıymetlidir.', 'Trafik işaret ve işaretçilerine dikkat ediniz.'. Bu ve benzeri yazılara bir çok yerde rastlarız. Ne denli etkili olunabiliyor. Trafik kazalarına bakıldığı zaman bir etkisinin olduğunu gözlemleyebiliyor muyuz? Pek değil!

Basınımızda trafik kazası haberleri çok fazla “şiddet” dili ile kaleme alınıyor, kazalar sonrası sürekli olarak sürücüler suçlanıyor. Kaza yapanlar kendi mağduriyetleri ile kalmıyorlar bir de medyanın yarattığı gündemler ile uğraşıp duruyorlar.

Basınımızda yer alan şiddet diline internet siteleri ve gazetelerden birkaç örnek... “Görenleri kanını donduran kaza…”, “Trafik terörü bir can daha aldı” (30 Nisan 2013). “KKTC’de yaşanan trafik terörüne dün bir can daha verildi.” (26 Nisan 2013), “Feci kaza... Sağ çıkması mucize” (30 Nisan 2013). “Genç sürücü dehşet saçtı” (29 Nisan 2013). Örnekleri artırmak mümkün görünüyor. Bu noktada şiddet dilinin yanı sıra “terör” ve “trafik terörü” ifadeleri...

Gazetecilerimiz bu ifadeleri haberlerini daha fazla okutmak ve tiraj kaygısı ile yapıyor olsa da ortada bu tür kazaların kendi başlarına da gelemeyecekmiş gibi bir pozisyonun yaratıldığını da görmezden gelemeyiz. Ne yazık ki! yolların güvenliğini, trafik ehliyetlerinin veriliş şeklini, kısacası sistem ile ilgili sorgulama pek fazla yapılmıyor, veya çok az yapılıyor.

Keşke yolların daha “affedici” olması gerektiği ile ilgili haberler görebilsek. Keşke sistemdeki yanlışlıklar dile getirilse, bu konuda fikri olan herkes ortak bir platformda buluşturulsa. Keşke kaza sonrası empati yaparak haberler oluşturulsa, şiddet dilinden uzaklaşılsa, keşke sorunun çözümüne yönelik katkılarını daha fazla koyabilseler.

Keşke eğitimli bir yönetici ekibi ile birlikte otokontrol sistemi oluşturarak nerede aksayan bir hizmet var ise anında çözüm bulabilen bir sistem kurabilsek. Keşke araç kullanırken davnanışlarımızın nasıl olacağı? bunları öğrenirken insanlara karşı davranışlarımızın nasıl olacağı? gibi husuları insanımıza yeterince aşılayabilsek. Ve konu insan hayatı olunca ağır ve yaptırım gücü olan yaptırımları da hayata geçirebilsek. Ne yazık ki! trafik kazalarının nedeni, kavgaların nedeni, sokak olaylarının nedeni hep Eğitimsizlik! Bu gerçekten kaçamayız.

Bütün olumsuzlukların üstesinden gelecek olan bir eğitim seferberliği gerekmekte olduğunu biliyoruz... biz biliyoruz da yöneticilerimiz biliyor mu? Hepinize güvenli yolculuklar diliyorum.