Hapishaneden kaçış

Aşıklar dün, gün nedeniyle gazetelere ücretsiz minik ilanlar verdi. Aşkım, canım, bitanemden başka, çok daha yaratıcı hitap şekilleriyle karşılaştım. Kutlama sözünün altına yazılan rumuzlar hayli ilginç.

Aşıklar dün, gün nedeniyle gazetelere ücretsiz minik ilanlar verdi.
Aşkım, canım, bitanemden başka, çok daha yaratıcı hitap şekilleriyle karşılaştım.
Kutlama sözünün altına yazılan rumuzlar hayli ilginç.
“Yeşil eriğim benim, jelibon ayıcığın, baş belan, ömür törpün, teyzen, bastardacık, arabın, kartoşkom, senin çukulatan, minik serçe, uzaktaki sevgili, dağcın, tontişin, çiçeğin…”
Eğlenceli bulduğum çoğu mesajın yanında yalnızca bir tanesi bana başka şeyleri hatırlattı.
İçinde kopan fırtınadan, çok daha yalın cümlelerle düşülmüştü not Afrika Gazetesi’ne…
Zapturapt altındaki sevdaları, kavuşamamakla beslenen aşkları, çaresizlikten akan gözyaşlarını, pişmanlıkları, özlemi, ne getireceğini bilmeden bekleyişi hatırlattı bana.
Ve bir de umudu…
“Hayatımın tek anlamlı varlığı… Her şeyin bittiğini sandığım anda yanımda olduğun için sana teşekkür ederim. İleride yaşayacağımız nice mutlu günlere. Aşkımızın sonsuz bir yolda devamını dilerim. Seni seviyorum…”
Kabus gibi bir kazanın sanığı, henüz çok genç olan güzeller güzeli Melisa Hastan’ın sevgilisine armağanı bu not…
Geçen yıl bu sıralar el ele gezdiği, kendini yaşanan onca kötü şeyi unutturmaya adayan sevgilisine armağanı…
Bir nebze kaçıştı belki, belki de zor olanı seçtiği için herkesin önünde sevgilisine ufak bir teşekkür...
Melisa oluyorum birden…
Başımı hapishanenin demir parmaklıklarına koydum. Günlerden sevgililer günü. Dışarı bakıyorum. Aklımda yaşadığım kötü hatıralar ve bugüne sığdırmaya çalıştığım sevgili hayallerim var. Aradan bir yıl geçti ama o kazanın olduğuna daha yeni yeni inanır gibiyim.
Kabuslarım azaldı, elimi tutan var, vicdanıma pansuman yapan…
Dışarısı kızgın mı bana, yoksa ben mi kızmalıyım tüm bu olanlara?
Anneme, babama, arkadaşlarıma, ülkeme, sevdiklerime ben mi kızmalıydım yoksa?
Neye yarar ki giden gittikten sonra…
Buralarda günler aynı, zaman uzun…
Saatler zor, saatler lezbiyen, saatler gardiyan…
Hem hiçbiri anneme benzemiyor.
Günleri saymaktan vazgeçmedim sevgilim, hangi günün beni sana getireceğini bilmeden, avuçlarına yığılacağım günü bekliyorum. Özgürce seni seviyorum demek için buradaki yaşamları biriktiriyorum.
Tutsak sevdamı en iyi sen, sana dokunarak geçirdiğim astral geceleri en iyi ben bilirim …
Bekle beni, daha sana anlatacak çok şeyim var.

Bu haber 229 defa okunmuştur

:

:

:

: