Meclis’te kayıp yıllar

20 Nisan sabahı erken genel seçimlerin sonuçlanması ile resmi olmayan seçim sonuçları ile yeni dönemin milletvekilleri belirlenecek, belki birkaç tanesi belli olmasa bile çoğunluk kesinleşecek.

20 Nisan sabahı erken genel seçimlerin sonuçlanması ile resmi olmayan seçim sonuçları ile yeni dönemin milletvekilleri belirlenecek, belki birkaç tanesi belli olmasa bile çoğunluk kesinleşecek. Geçtiğimiz meclis dönemine baktığımız zaman kayıp yılları görürüz, mecliste bulunan partilerden istifa edip yeni bir parti ile hükümet kuruldu. Bu şekilde kurulan hükümete tepki büyüktü ve meclis uzun bir dönem boykot edilip çalışmalara katılım olmadı. Hükümet partileri de başta CTP olmak üzere meclisi de devleti de arzu ettikleri gibi yönettiler. Kimilerine göre doğru, kimilerine göre de yanlış ancak, neticede bu verimsiz dönem yaşandı, kaybeden yalnızca KKTC halkı oldu.
Ülkede doğru gelişmeler de oldu ancak demokraside aksaklıklar yaşandı, istifalarla meclis sarsılırken bu istifa yöntemini başlatan ve geliştiren böylece de güç sağlamaya çalışan bazı politikacılar darbe kendilerine vurulunca ortalık karıştı. Meclis boykotu başladı bu eylem şekli hükümetin de işine geldi çünkü hükümet eylemi sonlandıracak kararlar alma yoluna gitmedi. Bu şekilde birkaç yıl tüketildi, UBP meclise girdi ancak, DP tarafından boykot devam ettirildi, istifa eden DP milletvekillerinin meclis istifalarını görüşmedi. Yine dışarıda bir dönem daha geçirildi. Hükümet rahat bir şekilde davrandı ancak, o kadar sorun oluştu ki bunları çözmek için zamana güçlü hükümete ve tam mesai gerçekleştirecek meclise ihtiyaç vardır. Önemli olan seçimlerde halkımızın vereceği karardır, kimse halkın hür iradesine ipotek koyamaz.
Halkımız mecliste yaşanan geçmiş dönemi değerlendirip oyunu kullanırken, gerçekten halka hizmet edecek bir meclis aritmetiğini ortaya koyacağı inancındayım. Bu gün ortada onca iç sorun varken Kıbrıs sorunu da hala daha önemini koruyor. Rum tarafındaki meclis çalışmalarına bakıyorum da kıskanmamak elde değildir özellikle Kıbrıs sorununda ne istediğini iyi bilen bir çalışma şekli bizde ise tamda rayına oturmamış bir ulusal dava. Rayına oturmamış diyorum çünkü ulusal davada tek ses yoktur belki de en zayıf noktamız buradadır.
Çağdaş bir hükümet idaresinden de yoksundur KKTC, iç yönetim açısından halkımızın şikayetleri her geçen gün azalacağına artıyor en önemlisi adalet kavramının yoksun olarak uygulanması. Devlet dairelerindeki hantal yapının düzeltilememesi kamu maliyesinin kontrol altına alınamaması yalnızca şikayetlerden birkaç tanesi. Rum ekonomi bakanının açıklamaları doğrultusunda kamu harcamaları bu şekilde devam eder ve kontrol altına alınmaz ise 2070’de maaş ödeyemez duruma gelecekleri tehlikesini gündeme getirdi ve ısrarla hükümetin tedbir alması şart olduğunu vurguladı. Bize baktığım zaman bir sonraki ay ödenecek maaşlar zor toplanıyor.
Gerçekten işimiz zor, partilerin halkın önüne koyacağı milletvekili adaylarının devlet yönetiminde bilgi sahibi olması, kendi çalışma alanında uzmanlaşması, vizyonunun olması dünyadaki gelişmeleri iyi takip etmesi gereken adayların meclis çalışmalarında verimli olacağını düşünüyorum. Bu yeni dönemde KKTC meclisinin tam gün mesai yapmasının gündeme gelmesi gerekir, ancak çağdaş yasalar bu şekilde yapılabilir. Keza meclisten çıkacak hükümet de o doğrultuda daha çağdaş ve verimli çalışacağını düşünüyorum. En önemlisi nefret ve kinin bir kenara atılması ve tüm halkında kucaklanması gerekir. Milletvekili adaylarının özelliklerinden neleri başarabileceklerini değerlendireceğiz.
Bu haber 692 defa okunmuştur

:

:

:

: