Öğrenme ve yaratma zevki

Öğrenmekten ve yeni bir şeyler yaratmaktan büyük haz duyan insanlara sonsuz saygı duyarım. Pek sık olmasa da zaman zaman karşılaşırız böyle kişilerle... Bizi şaşkına çevirirler...

Öğrenmekten ve yeni bir şeyler yaratmaktan büyük haz duyan insanlara sonsuz saygı duyarım. Pek sık olmasa da zaman zaman karşılaşırız böyle kişilerle... Bizi şaşkına çevirirler...
Hemen her konuda bilgileri vardır. Genel kültürleri inanılmaz boyuttadır. Kendi dallarında da tam bir bilgi birikimine, yaratıcılığa ve beceriye sahiptirler...
Bunu yeterli bulmayanlar daha üst seviyelerde ya meslekleriyle ilgili ya da ilgi alanlarıyla ilgili araştırmalar yaparlar... Yaratıcılıklarını sonu yok gibidir... Ortaya inanılmaz fikirler ve icatlar çıkar...
Böyle kişiler olmasaydı, dünün telefonu, treni, ampulü; bugünün bilgisayarları, cep telefonları, uzay araçları bulunamazdı...
Lütfen daha küçük yaşlardan başlayarak, çocuklarımıza ilgi alanları bulmalı, seçmelerine izin verip desteklemeliyiz..
SEN
Büyü ama BENCİLLEŞME...
İnsanları tanı ama onlardan asla VAZGEÇME...
Ne olur DUYGULARINI SAKIN KAYBETME...
Her şeye rağmen hayata GÜLÜMSE...

Ayşe TURAL
GİTMEK... GİDEBİLMEK...
Gitmek CESARETTİR: Hiç hesapsız, kimseye ya da kimselere hesap vermeden gidebilmektir... Hem de nereye olursa olsun çekip gidebilmektir... Arkana bakmadan gidebilmektir... Bir sürü şeyi göze almaktır...
Gitmek GÜZELDİR: Yeni bir umuda yürümektir belki... Yeni bir hayata adım atmaktır mesela... Huzura kavuşmaktır belki... Kanayan yaralara tuz basmaktır biraz... Unutmaya çalışmaktır çokçası da...
Gitmek KEŞFETMEKTİR: Yeni insanları, yeni hayatları, yeni yürekleri arayıp bulmak demektir... En önemlisi de Kendini bulmaktır...
SENİ SANA...
Bu gece /tıpkı bir masal gibi / seni sana anlatsam diyorum...
Dokunulmamış inci çiçekleri gibi, yeni yepyeni sözcükler arayıp bulsam...
İçine biraz seni biraz da beni katsam...
Ayşe TURAL

YÜREĞİMİZİN SESİ...
Yüreğinizin sesini dinlemeyeli çok oldu mu? En son ne zaman o sese kulak verdiniz?
Son on yılların sorunu bu... Günlük koşuşmalardan tutun da, içinde yaşadığımız dünyada bize dayatılan lükse, paraya, mevki hırsına ve her konudaki bitmek bilmeyen daha...daha...daha...lara bağımlılığımız; / işte o sesi/ yüreğimizin sesini duymamıza engel oluyor.
Akşam yatağa yattığımızda, bedenimizin dışına çıkıp tepeden şöyle kendimize bakabilsek keşke... Gördüğümüz manzara, pek de hoşumuza gitmeyecek gibi... Tıpkı deniz hayvanları gibi, kabuğumuza çekilmiş gibi miyiz ne? Kendimizi dış dünyadan soyutluyoruz sanki...
İlişkiler yüzeysel ve küçük hesaplar peşinde koşuluyor. Napolyon’un “ Para... Para... Para...” deyişi gibi durmadan evler, arabalar, paralar... sayıklıyoruz. Eskiden bu kadar para mı vardı, yoksa son model arabalar ve evler mi ? Kat kat gökdelenler de...
Birbirimizden gitgide uzaklaştık, yabancılaştık. Bir selamı, ya da tebessümü esirger olduk çevremizden...
Eskiden öyle miydi ya... O zaman sanki daha kanaatkardık, paylaşımcıydık ve en önemlisi içten dostluklarımız vardı...
KIRLANGIÇ UYKUSU
tenimde
kırlangıç uykusu kadar ürkektir sevda...
delice bir kalp çarpıntısı
yüreği ağza getirir...
kanat çırpar sanki
yedi kat gökte...
bulutlarla yarışır
hayaller...
sarhoş uçuşlarda
daha bir güzelleşir aşk...
nefeslenirken bir kuytuda
inadına
sevdalara bulanır zaman...
Ayşe TURAL
PLANLARIMIZ ALTÜST OLUR BAZEN...
Kararlar alırız, planlar yaparız. Zaman belirleriz. Her şey o kadar yolunda gibi görünür ki!
Derken küçük engeller, önemsizmiş gibi görünen aksilikler ortaya çıkar...
İşte bu noktada, tam da bu noktada dikkatli olmalısınız...
Böyle durumlar aslında daha büyük sorunların ve aksiliklerin habercisi olur bazen. Uyanık olmakta fayda var. Kendinizi sıkıntıya sokmak yerine ertelemek en iyisidir..
Hani ' iki ayağı bir pabuca girmek' deyimi tam da böyle durumlar için söylenir...
Siz siz olun, boğazınız sıkılıyormuş gibi hissettiğiniz anlarda hemen planı değiştirin... Belki birkaç ay sonra o işi hayata geçirmek daha mantıklı olacaktır...
Hem parasal hem zamanlama açısından... Öyleyse işi askıya almalı... Belki de birkaç ay sonra aynı durum ' tereyağdan kıl çeker gibi' kolayca çözüme ulaşacaktır...
Aceleci davranmayın... Bilin ki düşüne taşına yapılan işler daha sağlam olur... Üstelik siz de kendinizi kapana sıkışmış gibi hissetmezsiniz..
Kolay gelsin...
HAYAT
şu hayat var ya şu hayat
inadına kamaştırır dişlerimi
tadına bakmadan edemem...
bir bardak su gibi
serinletir içimi...
saksıda karanfil
coşkusunda baharın...
gözlerim pırıltısında
zamanın
sırtımı dönemem...
yüreğimde sevgiler
doğurgan kadınlar gibi...
Bu haber 2855 defa okunmuştur

:

:

:

: