Bu akşam ilk teravihimizi kılarak mübarek Ramazan ayına girmiş olacağız. On bir ayın sultanı olarak anılan Ramazan ayı hepimiz için mübarek olsun.
İslam’ın beş temelinden biri olan Oruç ibadetinin ifa edildiği bu mübarek ay, içerisinde birçok güzellikleri barındırır. Kutlu bir misafir gibi heyecanla karşılanır, hüzünle uğurlanır. Gecesi ayrı güzel gündüzü ayrı güzeldir. Teravihi, iftarı sahuruyla, nice güzellikler getirir dünyamıza. Karşılıklı ziyaretleşmelerin, ikramın ihsanın bol bol yaşandığı bir zaman dilimidir Ramazan günleri ve geceleri.
Ramazan ayı ile ilgili olarak Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruluyor.” Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun.
Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. ”Buradan anlıyoruz ki Ramazan, Kur’an-ı Kerim’in indirildiği aydır.
Oruç ile ilgili yine Kur’an-ı Kerim’de şu ayet dikkatimizi çekiyor.” Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı.” Demek ki oruç İslam’dan önce de vardı. Yani ilk defa karşılaşılan bir ibadet türü değildi. Zamanı ve şekli biraz farklı olsa da bütün dinlerde oruç vardı. İslam, farz olan orucun çerçevesini Ramazanla çizmiştir. Yani sayılı gündür.
Memleketin her yerinde bu ayda bir coşku yaşanır. Gecesiyle gündüzüyle birçok etkinlikler yapılır. Asıl hareketlilik camilerimizde yaşanır. Diğer zamanlara nazaran camilerimizde cemaat sayısının bariz bir şekilde arttığı gözlemlenir. Bu bize şunu gösteriyor ki insanlarımız dince kutsal sayılan günlere ve diğer önemli vakitlere dikkat ediyor, önem veriyor. İnşallah bu Ramazan ayına gösterilen hürmet gibi, dinimizin diğer emirlerine de hürmet gösterilip hayata uygulanır. Çünkü din hayattır. Hayata nizam vermek için vardır.
Ramazan ayının içerisinde, Kur’an-ı Kerimin ifadesiyle, ”Bin aydan daha hayırlı bir gece olan Kadir gecesi “vardır. Kendimizi yenilememiz için son derece önemli bir fırsattır. Bu günleri ve geceleri dualarla tesbihlerle, tevbe istiğfarla değerlendirenler manevi olarak büyük kazanç elde edeceklerdir.
İnsan olmamız dolayısıyla zaman zaman ibadetlerimizde, yaşantımızda bazı aksamalar ve yanlışlar olabilmektedir. Neticede melek değiliz. Bizim bu özelliğimizi bilen, bizi böyle yaratan Rabbimiz bu yönümüzü bildiği için beşeriyet icabı yaşayacağımız bu tür olumsuzluklara karşı çözüm yollarını da göstermiştir. Günahlara karşı tövbeyi emretmiştir. Bazen işlediğimiz bir günah bizi rahatsız eder, vicdanımızı kanatır. Nasıl kurtulacağımızı bilemeyiz. Adeta kendimizi mahvolmuş gibi hissettiğimiz anlar olur. Bu durumda Rabbimiz imdadımıza yetişiyor. “Deki ey günah işlemekte haddi aşan kullarım, Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin.” Ayetiyle bize umut veriyor. İşte bu Ramazan günleri de ayrıca bir önem arz ediyor. Çünkü Peygamber Efendimiz, ramazan gecelerinde yapılan duaların kabul edileceği müjdesini veriyor.
Ramazan ayı, sosyal anlamda da diğer aylardan farklılık arz eder. Komşuluk ilişkilerinin ve paylaşımın daha fazla olduğunu, sadaka ve zekat gibi ibadetlerin bu ayda daha yoğunluk kazandığını yıllardır müşahade ederiz. Kısacası Ramazan, rahmet, bereket ve mağfiret ayı olma özelliğini bütün hayatımızda hissettirir. Peygamber efendimizin Hadis-i şeriflerinde bu ayla ilgili çok açıklamalar yer almaktadır. Bir kaç tanesini hatırlayalım. ”Kim inanarak ve sevabını yalnız Allah’dan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa geçmiş bütün günahları bağışlanır.” “Ramazan ayının evveli rahmet, ortası bereket, sonu da Cehennem azabından kurtuluştur. ”Ramazan ayı, Cuma günleri ve beş vakit namaz, arasında geçen zamana kefildir. Yani arada işlenmiş günahların affına vesiledir.” Bu kadar büyük müjdelerle gelen Ramazan ayı elbette heyecanla karşılanmaya layıktır.
Oruç ibadetinin bir güzel tarafı daha vardır ki o da nimetlerin kadri kıymetini bildirme özelliğidir. Oruçlu olduğumuz günlerde normal zamanda serbest olan ve her türlü imkanımız olan yeme içme gibi işleri günün belli vaktinde terk ediyoruz. Bu hareketimizle şunu da görmüş oluyoruz. Bizim sahip olduğumuz imkanlara sahip olamayan kardeşlerimizin durumlarını biraz da olsa anlamış oluyoruz. Gündüz vaktinde Rabbimizin rızasını düşünerek terk ettiğimiz yeme içme imkanına akşam olduğunda kavuşuyoruz. Nasıl bir sevinç ve ferahlık olduğunu tarife gerek yoktur. Biz, günün sonunda bu imkana kavuşuyoruz. Biz, yılda bir ay bu açlık ve susuzluğu yaşıyoruz. Senenin bütün günlerinde bu açlık ve susuzluğu çeken kardeşlerimizin durumunu az da olsa anlamamıza vesile olur inşallah. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki, ”dünyalık bakımından durumunu görmek isteyenler kendisinden zayıf durumda olanlara baksın”.
İşte Ramazan günleri bize bu bakış açısını kazandırması bakımından da ayrı bir önem arz etmektedir. Peygamber Efendimiz bir kutsi hadiste Allah’ın şöyle buyurduğunu ifade ediyor: ”Kulumun her ibadetinin belli bir karşılığı vardır. Bire ondan bire yedi yüze kadar takdir edilmiştir. Ancak oruç ibadetinin sevabını takdir etmek benim işimdir. Zira kulum benim için yemesini içmesini ve bir takım istek ve ihtiyaçlarını terk etmiştir.”
Bu mübarek ayın, kendimize ailemize milletimize ve İslam alemine hayırlı mübarek olmasını, birliğe, beraberliğe huzur ve felaha vesile olmasını dilerim.
RAMAZAN
Mahyalardan göz kırparken kandiller
Süsler gelir bizim eli Ramazan
Seher vakti meşke başlar bülbüller
Geçen on bir ayın gülü Ramazan
Mukabele vakti ellerde Mushaf
Camiler pür neşe Müminler saf saf
Bu coşkuya eşlik eder her taraf
Çağlayan bir bahar seli Ramazan
Onda hatırlanır fitreyle zekât
Teravih kılınır tam yirmi rekât
Çoğalır bu ayda hayır berekât
Sevgi saygı huzur dolu Ramazan
Gün akşam olanda iftar verilir
Zengin fakir bir sofraya derilir
Kardeşlik bağları baştan örülür
İslamın bir güzel hali Ramazan
Kadir gecesi var bin aydan kutlu
Diller dua eder canlar umutlu
Bayram sabahına erenler mutlu
Vahaya döndürür çölü Ramazan
Kul Hakkı der tutuşalım el ele
Köprü olsun bir gönülden gönüle
Alem gıpta etsin bizdeki hale
Olsun muhabbetin yolu Ramazan.