Halkın Partisi (HP) Merkez Yürütme Organı Üyesi avukat Ayşegül Baybars, “ülkede kamu vicdanını derinden yaralayan müşavir sorununu” kesin şekilde çözeceklerini ifade etti.

HP’den yapılan yazılı açıklamaya göre, bu siyasi iradeye Halkın Partisi’nin sahip olduğunu söyleyen Baybars “Hem bugün var olan müşavirler konusunda adım atıp bu adaletsizliğe son vereceğiz, hem de bundan sonra müşavir yaratılmasını hukuken önleyeceğiz” dedi.

Baybars “Hiçbir iş yapılmadan en üst düzeyden maaş çekilmesinin” kabul edilemez bir durum yarattığını kaydetti.

Halkın Partisi kurucu üyesi de olan Baybars, şöyle devam etti:

“Halkın Partisi iyi yönetim ilkesi çerçevesinde sürdürülemez bu yapının sona erdirilmesi için eşitlik, hakkaniyet ve ekonomik değerlendirmeler tahtında çalışma gruplarındaki çalışmalarına devam ediyor. Farklı alternatifler üzerinde durarak bir biçimde bu kanayan yaraya son vereceğiz. Halkın Partisi bu siyasi iradeye sahiptir ve artık vatandaşın parasının bu şekilde heba edilmesine izin vermeyecektir” dedi.

“BİR KEZ DAHA UYARIYORUZ: KEYFİ KREDİ UYGULAMALARINA SON VERİN”

Bazı kamu bankaları kanalıyla haksız ve usulsüz bir şekilde, geri ödenmemesi muhtemel bazı büyük kredilerin iktidar partilerinin yandaşlarına verilmek istendiğine dair bilgiler aldıklarını söyleyen Baybars, bu hususta hükümeti ve banka yetkililerini yasalara uygun davranmaları konusunda uyardı.

Baybars şöyle devam etti:

“Aldığımız bilgiler meşruiyeti tartışmalı olan bu hükümetin, kamu kaynaklarını hesapsızca harcamaya devam ettiğini gösteriyor. Kamu kaynaklarını ve halkın parasını partililerine, yandaşlarına ve akrabalarına vermeye, verdiğimiz tepkiye rağmen devam ettiği yönündedir.

Bu kararlara oy verip yardımcı olarak, imza atıp müsaade ederek veya sesini çıkarmayarak ortak olan atanmışları ve çalışanları uyarıyoruz. 39/2001 sayılı Bankacılık Yasası’na göre bu kişilerin şahsi sorumlulukları vardır. Bu şekilde suç işleyenlerin mahkûmiyetleri halinde 15 bin TL’ye kadar para cezası veya yedi yıla kadar hapis cezası veya her iki cezaya birden çarptırılmaları söz konusudur. İktidara geldiğimiz zaman, daha önce batırılan bankalar için yapacağımız soruşturmalar yanı sıra, halkımızın emeğinin karşılığı olan mevduatlarının korunduğu, aynı zamanda birçok kişinin çalıştığı ve kamu eliyle yönetilen bu bankalarda bu şekilde keyfi kredilere onay verenlerin yargılanmasını mümkün kılacağız. Bu konuda kararlıyız.”