KKTC Bakanlar Kurulu’nca; Yasa gücünde kararname ile önce
Muhaceret affı, ardından da kayıttan düşen araçlar için Seyrüsefer affı getirildi.
Her gelen hükümet aflar çıkarıyor, 2009’dan itibarendir.
Günü kurtarmaktan öteye gidemeyen icraatlar bunlar.
Ne işe yarıyor bu aflar?
Muhaceret affı;
İşsizliğin giderek arttığı bu ortamda, işverenlerin işçi çıkarmasına engel mi?
Birçok işveren yanında çalıştırdığı çalışanının sigortasını yatıramıyor,
çalışma izni çıkaramıyor. Çare mi?
Böyle olunca da; Hem işveren, hem de çalışan cezalı duruma düşüyor.
Ve bu kişiler için çalışma ve muhaceret affı çıkarılıyor.
Aftan yararlansalar ne yazar!
Yine ayni duruma düşmeyecekler mi ki bir süre sonra?
Ekonomi düzelmeden çıkarılan afla, çare olur mu?
Amaca hizmet ediyor mu?
Ekonomiye çare olur mu?
Seyrüsefer affı…
'Ben seyrüsefer paramı peşin ödedim, pişman oldum,
keşke ödemeseydim, o zaman, 'ödeyenler aptal mı, geri zekalı mı?
Bu sözler her ne kadar da, 2. Cumhurbaşkanı Sayın Talat’a ait olsa bile,
birebir eşleşen, benzer sözleri söyleyen birçok kişi ile karşılaştım son günlerde.
Aftan bazıları yararlanacak!
Herkes değil çünkü!
Yararlanamayacak olanlar; Vergisini düzenli olarak ödeyen kesimdir.
‘’Tek bir birey de olsa, yapılan haksızlık tüm topluma yapılan bir tehdittir’’
Sözünü hatırlayalım.
Dikkate alınmalı… Toplumsal adalet duygusunun zarar görmemesi için önemli.
Çünkü vergisini ödemeyenler, nasılsa af çıkacak deyip gelecek yıllarda da ödemezlerse, bu oran çığ gibi büyüyebilir.
Yeni bir çalışma başlatıldığı söyleniyor; Seyrüseferi olmayana, akaryakıt satılmayacak.
Bu uygulama yakında gelecek deniyor
Şimdi, dar gelirli vatandaş ne yapsın?
Eğitime mi? Sağlığa mı? Ulaşıma mı?
Gıda ya mı? Konuta mı? Kiraya mı?
Yoksa Seyrüsefere mi?
Hangisine ödeme yapsın!
Her yeni gelen hükümet çeşitli aflar çıkarıyor.
Var olan sistemi daha da bozuyorlar.
Şimdi de toplumu adalet duygusuyla oynuyorlar!
‘’Tek bir birey de olsa, yapılan haksızlık tüm topluma yapılan bir tehdittir.’’