Koşulsuz sevgi ile sarılan, hayatımızı renklendiren, tertemiz duygular taşıyan insanlar....Hafta sonu otuz iki kişilik bir grupla Antakya'yı ziyarete gittik....Ayşın İskeleli önderliğinde ve iki rehberle birlikte, Ateş ve Uygar...Uygar Antakya'da yaşayan oldukça donanmış bir rehber, Antakya'yı a'dan z'ye bilmesi bizlere öncülük yapması ,görsellik ve bilgi harmanlığı ile donatıldık.. Antakya'nın yöresel yemekleri, el işleri, örf ve adetleri, o organik defne sabunları, ipek şalları, tadına doyum olmayan közde künefe tatlıları....Asi Nehrinin başucunda olan otelimizin manzarası bir başka görsellik... Her bir cadde, tarihi mekanlar, camilerle kiliseler içiçe.... Orontes üzerinden ANTAKYA ....Havarilerin ilk defa Hristiyan adını aldıkları yer..... St. Pierre Mağara kilisesi Hristiyanlığın ilk toplandıkları yer... Büyüleyici bir o kadar da etkileyici rehberimiz Uygar Mutlu'nun anlatımları ile bir hayli bilgilendik... Mağara kilisesinin olduğu dağ eteği bir başka büyüleyici manzara, kilisenin bir parçası... Antakya ayaklarımızın altında.....Hatay arkeoloji müzesi, oradaki bilgelik ve Deniz kenarında Hızır Aleyhüsselam ile Musa peygamberinin buluştuğu HZ.HIZIR A.S MAKAM mekanının yanında balıkçı restorantındaki balıkların tadı bir başka. lezzetli.... .Üç günlük Antakya ziyaretimizde ilaç gibi can dostlarla birlikte olabilmek en güzel değerdi..... Hep birlikte şarkılar, fıkralar, sohbetler, muhabbetler ve sevgilerle yoğrulduk