Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias, Ege’de yaşanan son gerilimi değerlendirirken, 'Türkiye, en iyi komşusunun Yunanistan olduğunu anlamalı. Bazen Türkiye, ilişkileri geliştirmeye fayda etmeyen bir fevri tavırla hareket ediyor' demiş.
Üstüne bir de “Bunu NATO, Avrupa Birliği ve BM Güvenlik Konseyi'ndeki ortaklarımızla paylaştık' diyerek aba altından sopa göstermeyi de ihmal etmemiş.
Alayınız el ele birlikte gelin. Bugüne kadar hangi konuda Türkiye’nin yanında oldunuz ki?
15 Temmuz’da mı¬?
17 Aralık’ta mı?
Peş peşe patlayan bomlalar, terör saldırıları sırasında mı?
Çok daha gerilere gidecek olursak, 1974’ten önce Kıbrıs’ta bir halk, Rumlar tarafından katledilmeye çalışılırken mi?
Ne zaman Türkiye’nin yanında oldunuz?
Tek tek değil, alayınız toplu halde gelin.
Hep birlikte cevap verin.
İnsanın sizin gibi dostu varken, düşmana gerek yok…
En son 15 Temmuz’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bomba yağdıracak, bir ülkenin cumhurbaşkanının canına kastedecek, halkın üstüne kurşun yağdıracak kadar hainleşen FETÖ’nün militanlarını Türkiye’ye vermeyi reddeden Atina, şimdi bu davranışını unutmamızı bekliyor.
Yunanistan, büyük abileri Almanya ve ABD’nin Obama yönetiminden başlayan ipe un serme taktiklerini kullanıyor.
Yunan Bakan Kotzias lütfetmiş, konuşmasının bir bölümünde darbe girişimini de kınadıklarını belirtmiş.
Oldu olacak bir de darbeyi savunsaydınız.
Gerilimin artmaması için iletişim kanallarını açık tutalım diyen Yunan Bakan’a verilecek tek öğüt, Atina’nın ülkelerine kaçan darbeci askerleri iade etmesi olur.
Aksi halde iki ülke arasındaki iletişimin düzelmesi imkansız hale gelir.
Ege’de yere inemeden helikopterden artistik uçuş yapan Yunan Milli Savunma Bakanı Panos Kammenos’un akıldan yoksun açıklamalarına ise en net cevap dün Ankara’dan geldi.
“Bu derece izan ve insaftan yoksun, uluslararası alanda en temel nezaket kurallarını dahi hiçe sayan bir şahsın tüm dünyanın ve bölgemizin içinden geçtiği bu zorlu dönemde Yunanistan Milli Savunma Bakanı sıfatını taşıyor olması bir talihsizliktir.'
Evet Ankara’nın açıklaması kelimesi kelimesine böyle.
Rüzgar eken fırtına biçer. Ne yazık ki Atina yönetimi, Ege’de rüzgar ekmeye devam ediyor.
Ege’de çıkacak bir fırtına, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak bizleri de etkiler.
Çünkü o fırtınada ne müzakere kalır, ne de müzakere masası.
Rumların da yangına körükle gitmeyi bırakıp, Atina-Ankara ilişkilerine böyle yaklaşmaları gerekir.
Tabi eğer gerçekten çözüm istiyorlarsa…