1974 Mutlu barış Harekatından sonraki yıllarda, Kıbrıs'ta bölgemizde siyasi oluşum yeniden şekillendi. 13 Şubat 1975 yılında K.T.F.D kuruldu, ilk Başkan Rauf Raif Denktaş oldu. 8 Haziran 1975 tarihinde Federe Devletin Anayasası kabul edildi. 15 Kasım 1983 tarihide ise KKTC kuruldu. Bu süreçte, Sayın Nejat Konuk, Osman Örek Mustafa Çağatay Başbakanlık yaptılar. 1983 yılında KKTC’nin ilk Kurucu Başbakanlığına, Mustafa Çağatay getirildi. Zamanın Tarım Bakanları ise Sayın Fazıl Plümer Oğuz Ramadan Korhan Sonraki tarihlerde -İrsen Küçük -Nazif Borman-Aytaç Beşeşler- Taşkent Atasayan-İlkay Kamil ve 1995 yılında Ferdi Sabit Soyer bilahare Kenan Akın, Raşit Pertev görev aldılar. 1975 -1979 yılları arasında 'Kıbrıs Türk Hayvan yetiştiricileri Birliği' gerekse Kıbrıs Türk Süt Endüstrisi kurumunda aralıklı olarak personel olarak görevlerim gereği bu idari yönden bağlı olduğumuz Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bakanları ile çalışma fırsatım oldu. Oğuz Ramadan Korhan aynı zamanda Ziraat Yüksek Mühendisi olan eşim vasıtası ile birçok tarım ve hayvancılıkla ilgili istatistiki verilerin toplanması faaliyetinde rol aldık. 1974 yılı sonrası özellikle Türkiye'den gelen ve köylerimize yerleştirilen nüfusun rehabilitasyon çalışmaları çerçevesinde onlara geçimlerini temin için hayvancılık yapmalarına yönelik yürütülen çalışmaların hayvancılık dairesi tarafından kayıt altına alınması uğraşı yoğunluğunu yaşadık kurulan hükümetlerde GTH Bakanlığına atanan Sekiz Bakan ile çalışmanın verdiği birtakım birikimin ve hizmet verdiğimiz sektörün sorunlarına vakıf olmanın tecrübesine gerek Birlikte gerekse SÜTEK de bir ekip olarak sahip olurken sorunların asgariye indirilmesine yardımcı olanlardık. KKTC sınırları içerisinde Mevcut ve hayvancıkların yoğun olduğu bütün yerleşim birimleri tek tek gezildi. 1975 yılında Hayvan Yetiştirici ve Besleyici Birliği kuruldu. Başkanlığını Yeksen Bakay'ın yaptığı birlikte Mustafa Şakir, Fadıl Çağda, Seval bey. Salim bey, gibi birçok isimler yer aldı. Birliğin esas amacı Süt Encümenin kurulması idi. Öncelikle 1974 sonrası hayvan popülasyonu yeniden tespit edilme çalışmaları bakanlık ile yapıldı. Hayvanların yem ihtiyaçları için karne düzenlenmesi birlik tarafından düzenlendi. Bu çalışmalarda Çiftçiler Birliği Başkanı Sayın Hüseyin Gültekin'i yardımları da yadsınamaz nitelikte idi. 1975-1977 yılları arası çok zor yıllardı. Ülkemizde üretilen süt Kooperatif merkez bankasına bağlı Ortaköy'de bulunan süt fabrikasına ait nakliye araçları ile köylerden üreticiden alınıyor toplanan süt için süt fiyatları ise fabrika yöneticilerinin tespitlerine göre üreticilere ödeniyordu. Üretici bu durumdan memnun olmadığı için grev dahil her türlü eylemi yaparken birlik çalışanı olarak bu organizasyonlarda yer alandım. Hayvancıların çok kalabalık geçen toplantı yeri ise Lefkoşa'daki Zafer Sineması salonuydu. Bu salon üreticinin bir çok şikayetlerine tanıklık eden yer olup Akıncılar köyünden Coşkun beyin sesini oldukça yükselttiği yer idi. Nihayetinde bir kez eylem yapıldı üreticiler Cumhurbaşkanlığı önüne süt döktüler. Hayvancılar Birliği ile muhatap olması için Sayın Rauf Denktaş danışmanı Halil Fikret Alasya'yı yetkili kıldı böylelikle ilk süt fiyatlarını hayvancılar birliği Süt Encümeni kurulmadan saptamış oldu bu tarih 12 Kasım 1975. Ağırlık birimi okka, para birimi ise Kıbrıs Lirası. 1/1977 sayılı yasa ile kurulan Kıbrıs Süt Endüstrisi Kurumu artık görevi devir almış birlik temsilcilerinin de yer aldığı 'Yönetim Kurulu' üretici tüketici ve imalatçılar arasındaki dengeyi sağlama görevini üstlenmişti. Kurumun kurulmasına müteakip artık yasal zeminde kendine ait nüve kadrosu ve bütçesi olan görevleri arasına süt fiyatları tespitinden, üretici ödemeleri, sütün toplanması, pazarlanması mükellefiyeti yerine getirilmeye başlandı. Kurumun laboratuvarı olmadığı için süt tahlilleri yine Kooperatif Süt Fabrikasında kurum çalışanları uzman kişileri denetiminde yapıldı. 1979 yılından itibaren SÜTEK çeşitli kadrolarında görev yapan biri olarak Kurumun kendisine ait bina yapılması, laboratuvara kavuşturulması halini yaşayanlar olduk. Çalışmalarda TC Yardım Heyeti ile tam bir uyum içinde çalışıldı. Süt Kurumunun bu dönemlerde yönetim kurulunda çok değerli üyeler vardı. Müdürlük görevinde bulunanlar ile de çalışma fırsatından sonra kendimin de müdür mevkisine atandığım SüTEK de kocaman 25 yıl çalıştım. Sonuçta siyaseten müdürlük görevimden alınma ile iş hayatına son verilip işsiz kalma mağduriyetlerini de yaşadım. Her yaşanmış olayın hayatınızda bir ders olduğu kanaatim hiç değişmedi. SÜTEK Müdürlük mevkiinin asaleten doldurulmayıp halen vekaleten yıllardır yürütülmesinin, iş hayatında motivasyon eksikliği yarattığı ayrı bir gerçek. Bugüne baktığımız zaman ise geçen yıl yapılan Süt Çalıştayında tespit edilen sorunlar içerisinde, süt sektöründe gerek, imalatçı gerekse, üreticilerin çağın getirdiği yenilikler ile sektöre verdikleri hizmetin, hayvancıkların çektikleri zorlukların, imalatçıların ihracatta karşılaştıkları eziyetin, tüketicilerin süt mamüllerini satın alırken iç piyasada pahalılık gerçeklerini, sütün yoğun olduğu dönemlerde pazarlanma sorunu yaşandığını, imalatçılara ihtiyaç fazlası süt pazarlanması yapıldığı, girdi fiyatlarının hayvan yetiştiriciliği maliyetlerine olan olumsuz etkisinin hayvancıları tedirgin ettiğini, süt ödemelerinin zamanında ödenmemesinin hayvancıya ayrı bir külfet getirdiğini, halen daha üretici, imalatçı ve tüketici arasındaki dengenin sağlanamadığını gördük, yaşanan gerçekler, ilgililer tarafından gündeme getirilirken, ülkemiz ekonomisi açısından üzüntü verici bir durumun ortada olduğunu ve sorunu giderici yeterli bir çözümün olmadığını görüyoruz. Çiğ Sütün ve süt mamüllerinin muhteviyatı itibari ile stoklanma durumunun olamayacağı da dikkate alınarak, tedbirlerin acilen alınması gerekir. 'TEDBİR' tarafların özverisi ile mümkün. SÜTEK aradan çekilsin diyebilenlerin, kurumun tarafların 'TEMİNATI' olduğunun unutulmaması temennimiz ile. Sütten ağzı yananlar, yoğurdu üfleyerek yer!