Büke, “YÖDAK Başkanı olarak hükümeti muhatap almama, üniversite rektörleri ve yöneticilerinden gelen istekleri kasıtlı olarak geri çevirme gibi bir tutumumun olması yönetim anlayışımla bağdaşmıyor” dedi.

Bir gazetede kendi hakkında asılsız, yanlı ve kasıtlı haberler yayınlandığını kaydeden Büke, bu konuda yazılı açıklama yaptı.

Yükseköğretim Yasasına göre YÖDAK Başkanın ve üyelerinin Cumhurbaşkanlığına karşı sorumlu olduğunu belirten Büke, “YÖDAK Başkanı olarak bilimsel nedenler, sağlık sorunları ve benzeri diğer zaruri sebeplerden ötürü görevimin başında olamayacağımı Cumhurbaşkanlığına ve Cumhurbaşkanımıza bildirmek yasal sorumluluklarım arasındadır. Bu yasal sorumluluğun yanlış ve gerçek dışı şekilde kamuoyuna yansıtılmasını da diğer iddialar gibi oldukça talihsiz, üzücü kasıtlı bulmaktayım” dedi.

Açıklamasında, göreve geldiği 3 ay süresince yaptığı faaliyetleri ve toplantıları aktaran Akile Büke, gerçekleşen bazı toplantıları “Eğitim Fakültesi Dekanları Toplantısı”, “Tıp ve Sağlık Eğitimi Çalışma Grubu Toplantısı”, oluşturulan bazı grupları ise “Doçentlik Kriterleri Çalışma Grubu”, “Kalite Güvence Sistemleri ve Uluslararası Akreditasyonlar Çalışma Grubu” ve “KKTC Ulusal Yeterlilikler Çerçevesi Çalışma Grubu” olarak aktardı. Büke, bu grupların toplantılar gerçekleştirdiğini söyledi.

Akile Büke, YÖK ile ilişkilerin güçlendirilmesi için çalışmalar ve görüşmeler yapıldığını da kaydetti.

“YÖDAK’IN ÖZERK VE GÜÇLÜ BİR KURUM OLMASI ŞART”

6 Mart tarihinde kamuoyuna yaptığı açıklamada yükseköğretim adına yapılması gerekenleri sıraladığını anımsatan ve “Herkese bu konuda görev düştüğünü belirtmiştim” diyen YÖDAK Başkanı Büke, bazı maddeleri şöyle hatırlattı:

“YÖDAK çalışmalarıyla anılmalıdır. Çalışmalar web sayfasında mevcuttur. YÖDAK çalışmaları konusunda her tür yapıcı eleştiri ve katkıya açıktır.

YÖDAK özerk olması gerektiği kadar güçlü de olmalıdır dolayısı ile ne siyaset, ne basın, ne de hiçbir kurum, kuruluş veya kişi tarafından yıpratılmamalıdır.

KKTC Yükseköğretiminin geleceği için de YÖDAK’ın özerk ve güçlü bir kurum olması şarttır.

KKTC’nin tanınmasında yükseköğretim kurumlarının kalitesinin dünya standartlarında olmasının önemli rol oynayacağı açıktır.

KKTC ve Kıbrıs Türk Toplumunun geleceğini, refahını, tanınmasını düşünen, önemseyen herkes anlamsız tartışmaları, kavgaları, çıkar çatışmalarını bırakıp YÖDAK’ın özerk ve güçlü bir kurum haline gelmesi ve tüm üniversitelerimizin kalitesinin uluslararası standartlara ulaşması konusunda güç birliği yapmalıdır.”