Çerçevenin rotası ve öngördükleri

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Cans Montana’ya gelmesiyle birlikte çizilen çerçeve basına sızdı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Cans Montana’ya gelmesiyle birlikte çizilen çerçeve basına sızdı.
Bu yeni duruma göre;
Yeni bir güvenlik rejimi
Tek yanlı müdahale hakkı ve Garanti Antlaşmasının sonlanması
Haritanın yeniden düzenlenmesi
Mülkiyette iki ayrı rejim vurgusunun yapılması
Daimi ikamette, Türk vatandaşları için eşitlikçi/adilane bir kota olması.
Dönüşümlü başkanlık da dahil, güç paylaşımı Kıbrıslı Türklerin talepleri doğrultusunda tartışılması.
Peki, bütün bunlar ne anlama geliyor?
Genel Sekreter Guterres’in, bu çerçeveyi oluştururken, yönetim ve güç paylaşımı, mülkiyet, toprak, Türk ve Yunan vatandaşlarına eşdeğer muamele ve güvenlik ve garantiler konularında taraflar için kabul edilmez olan pozisyonları eleyerek, tüm taraflar için kabul edilebilir pozisyonları dikkate aldığı anlaşılıyor.
Bu konuda zaman zaman taraflardan farklı görüşler açıklamalara yansısa da, şu anda müzakere masasında tüm taraflarca söz konusu başlıklarda sunulan öneri paketlerinin Guterres’in oluşturduğu çerçeve dahilinde olduğu teyit ediliyor.
Dolayısıyla güvenlik ve garantilerin değerlendirildiği kapsam mevcut güvenlik rejiminin devamını değil, yeni bir güvenlik rejiminin gerekliliğini tanımlamaya yöneliktir.
Bu aynı zamanda tek yanlı müdahale hakkını ve Garanti Antlaşması’nın sonlandırılması anlamını da taşır.
Bunların yerine, tüm Kıbrıslıların kendilerini güvende hissedecekleri yeni bir emniyet sisteminin tesis edilmesi öngörülüyor.
Ayrıca Kıbrıs dışından bazı unsurları da içeren yeni bir uygulama mekanizması oluşturulması gündemde.
Garantörlerin kendi yükümlülüklerinin uygulandığının gözlemcisi/denetleyicisi olamazlar görüşü burada dikkat çekici.
Asker sayısında 1. günden itibaren bir azalmaya gidilmesi ve daha sonra da üzerinde anlaşılmış bir takvim çerçevesinde, İttifak Antlaşmaları’nda yer alan sayıya ulaşana dek aşamalı bir azalma olmasını öngörüyor.
Tüm askerin çekilmesi için bir gözden geçirme veya ‘sona erme hükmü’ olup olmayacağı ve bunun takvimi, en üst düzeyde görüşülmesi planlanıyor.
Toprak konusuna gelince,
Toprak konusunda Kıbrıs Türk tarafının belli bölgelerle ilgili olarak haritasını yeniden düzenlemesi öngörülüyor.
Mülkiyette ise iki ilkeye bağlı kalınması görüşü hakim.
1. Toprak düzenlemelerine tabi olacak bölgelerde mülkiyet rejimi %100 olmasa da mülkünden edilmiş sahiplere avantaj sağlamalıdır görüşü ağırlıklı.
2. Toprak düzenlemelerine tabi olmayan bölgelerde, mülkiyet rejimi %100 olmasa da kullanıcıya avantaj sağlamayı öngörüyor.
Türk ve Yunan vatandaşlarına Federal Kıbrıs’ta eşdeğer muamele
de çerçevenin önemli konularından.
Bu kapsamda eşdeğer muamele konusunda: daimi ikamette, Türk vatandaşları eşitlikçi/adilane bir kotaya tabi olmalı. ‘Eşitlikçi/adilane’ tanımı için daha ileri tartışmaların yapılması da elzem kılınmakta.
Yönetim ve güç paylaşımına gelince;
Etkin katılım konusunda, ‘ağırlıklı oy’ bağlamında ve ne zaman ve hangi şartlar altında uygulanacağı konusunda daha ileri tartışmalara ihtiyaç olduğu belirtiliyor.
Dönüşümlü başkanlık da dahil, güç paylaşımının diğer unsurları Kıbrıslı Türklerin talepleri doğrultusunda (2:1 oranına göre) tartışılmasını da öngörüyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, müzakerelerin, temel konuları içeren bu çerçevenin süreci kapsamlı bir çözüme taşıyabileceğine inanması sürece olumlu yönde bir ivme katmaktadır.
Bu haber 278 defa okunmuştur

:

:

:

: