Değerli okurlar, iki yıllık müzakere sonucunda İsviçre Crans Montana da final müzakere sürecinde, sonuç olarak halkı ben çıktım. En son gece yürütülen müzakereler de, görüşmeler devam ederken” bu gece sonuç çıkmaz, müzakereler çöker” diye yazmıştım. Bir yazar için çok zor bir yazı olmuştu, çünkü siz orada yoksunuz ancak KKTC den görüş bildiriyorsunuz. Eğer ben haklı çıkmamış olsaydım, ne kadar eleştiriler alacaktım tahmin edebiliyorum.
Benim öngörülerim tamamı ile bilgiye dayalı gerçekleşti, Rum tarafını yakın ve gerçekçi bir göz ile takip ettim, ayni zaman da Türk tarafını da. Sonuç da KKTC cumhurbaşkanı Sayın Akıncı ve ekibine karşı, haklı ben çıktım ve müzakerelerden sonuç alınmadı. Müzakereler devam ederken son üç gün kala müzakereler çöktü diye yazmıştım, yine eleştirilere maruz kalmıştım.
Ben asla inandığım doğrudan, birilerine şirin görünmek için vazgeçmem bu cumhurbaşkanı olsa bile. Kıbrıs sorunu ulusal bir konudur, yalınızca ekonomik nedenler ile bağdaştırılamaz. Halkımızın bağımsız ve özgür olması, kurmuş olduğumuz ikinci Türk devletinin yaşaması için hep birlikte mücadele vermemizin şart olduğunu da biliyorum. Farklı görüşte olan vatandaşlarımıza da saygı duyuyorum, ancak sonuç benim dediğim gibi oldu çünkü Rum tarafının talep ve beklentilerini iyi biliyorum. KKTC Cumhurbaşkanının da bunları bildiğini düşünüyorum, bu süreci tamamlaması gerekiyordu ve tamamladı.
Yalnızca şikayetimi yapmadan geçemeyeceğim, ben Sayın Akıncı seçildikten sonra müzakerelerde çok eleştirilerde bulundum, savunduğum görüşten de vazgeçmedim. KKTC Cumhurbaşkanlığı çevrelerinden ciddi saldırılara uğradım, ancak savunduğum fikirlerden de ödün vermedim. İki yılın sonun da gerçekleştirilen Kıbrıs sorununa çözüm bulma amaçlı yürütülen konferans sonuçlarından haklı ben çıktım ve Rum tarafı, teklifleri kabul etmedi ve müzakereler çöktü, söylediğimiz gibi.
Mustafa Akıncı sosyal demokrat bir gelenekten geliyor, KKTC Cumhurbaşkanı seçildikten sonra ekibini de bu görüşte oluşturmalı idi, ekibinde çok değerli kardeşlerimiz var ve canla başla çalışıyorlar. Ancak fikirlere saygı duymayan bir gurup var ki, Sayın Akıncı’yı halkından koparıp ötekileştiriyor. Cumhurbaşkanım Sayın Akıncı aynı düşünmek zorunda değiliz, öylede olamaz, ancak fikirlere saygı duymak demokrasi gereğidir. Farklı düşünüyoruz, ancak aynı gemide yol alıyoruz, önemli olan gemiyi sağ salim doğru limana ulaştırmaktır. Her şey halkımızın, yıllarca vermiş olduğu bağımsızlık ve özgür yaşamın bir imza ile heba edilmemesidir. KKTC, bizlerin en salim limanıdır lütfen buna yoğunlaşın.