Bu nasıl bir umursamazlıktır anlamak mümkün değil.
Daha çok yok bu ülkede Bakanların şaibe dolu icraatlarını konuşuyorduk.
Başbakan Yardımcısı Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın evlatlarının da ortağı olduğu bir şirkete kamu arazisinin etik ve ahlaki olmayan bir şekilde tahsis edilmesini kınıyorduk.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun bir arkadaşına makamını ve yetkisini kullanarak sanal bahis bet oynatma izni aldırdığını itiraf etmesini izledik akabinde.
Öncesinde yine Bakan Tahsin Ertuğruloğlu’nun ihalesiz ve usülsüz olduğu Yüksek Yönetim Denetçisinin raporlarına da yansıyan 11 milyon 250 bin dolarlık hizmet alımı anlaşması yaptığını öğrendik.
Sonrasında Bakan Tahsin Ertuğruloğlu ve Ercan İşletmecisi ortaklarından T&T şirketinin yetkililerinden Emrullah Turanlı ile aralarında geçen rüşvet polemiği var.
Biraz daha açalım, hatırlayacaksınız Emrullah Turanlı Bakan Tahsin Ertuğruloğlu’nun makam odasında, kendisinden orada bulunan başka bir şahıs tarafından Bakan Ertuğruloğlu’nun huzurunda para istendiğini iddia etmişti.
Akabinde de aynı konu ile ilintili olarak Bakan Tahsin Ertuğruloğlu kendisine rüşvet teklif edildiği iddiasını ortaya atmıştı..
Sonrası malum..
Bayrak,vatan, millet arkasına sığınıldı,tartışmalı kişisel icraatlarını örtmek için her zaman baş vurdukları yöntem olan sözde Türk milliyetçiliği ile konu gündemden düşürülmeye çalışıldı.
Araya Kıbrıs sorunu sokuldu.
Crans Montana derken, her 2 siyasetçi de bir anda Kıbrıs sorunu ile yatıp Kıbrıs sorunu ile kalkar oldular.
O gündür, bu gündür yaptıkları her açıklama Kıbrıs sorunu ile ilgilidir.
Ağızlarından başka da bir şey çıkmaz oldu.
Çok açık ki bu süreci tepe tepe kullandılar.
Ve hala kullanmaya devam ediyorlar.
Zira kendilerine kalkan yaptılar Kıbrıs sorununu.
Muhalefet de etkisiz kalınca, şimdi sanıyorlar ki bu konular unutulup gidecek.
Unutmuyoruz..
Hiç bir şeyi unutmuyoruz.
Evlatlarına arazi peşkeşlerini de, kirli ilişkiler kurdukları çevrelere sağladıkları kamu kaynaklı finansal destekleri de, eşe, dosta devlet imkanları kullanılarak verilen bet sanal bahis oynatma izinlerini de, yasal olmayan tartışmalı bir şekilde ihalesiz hizmet alımını da, rüşvet teklif edildiydi, benden para talep edildiydi polemiklerini de unutmuyoruz.
Biz bunları hatırlatmaya devam edeceğiz.
Bıkmadan, usanmadan, parmak arkasına saklanmadan.
Yanlışa yanlıştır deme açıklığını ortaya koyarak.
Ha bu mevzuları kulak arkası yapanlar yok mu?
Var.
Halkın yüzüne baktıkları zaman utanması gerekenler var.
Halkın vekaletini alıp da halk adına hesap sormaktan imtina ile kaçınanlar var.
KKTC Meclisi mesela buna en iyi örnektir.
Bir de devletin kurumları var ki, kamu vicdanını gözetmekle mükellef olanlar.
Kamu kaynaklarını koruyup kollamak ve kamu yararını düşünmekle yükümlü olanlar.
Ha onlar nerede diye sorarsanız?
Siyasetin gölgesinde kalmışlar.
Sesleri sedaları çıkmıyor.
Korkuyorlar.
Keşke korku kadar utanma duygularını da hissedebilselerdi.
Kişisel sağladıkları siyasi iradeye dayalı menfaatlerine bir zarar gelmemesi için başlarını kuma gömmeye devam ediyorlar..