Sağlıkta pasta bölüşülecek ve bir buçuk ayda yarım milyon sevk parası

Sistemsizliğin sistem olduğu bir ülke.

Sistemsizliğin sistem olduğu bir ülke.

Bu cümleyi ne de çok kullanıyoruz.

Üstelik her konuda, her işimiz karışık, sonuçtan uzak, her adımın altında bir şeyler arama.

Sağlıkta yeni bir dönem başladı, sorun sanki sadece doktorlar, onların klinikleri, kamu dışında hasta bakmaları, tek sorun buymuş gibi bir izlenim yaratıldı.

Oysa sorun, kaynakların etkin ve verimli kullanılmaması, kalıcı,
İstikrarlı bir çalışma düzeni yaratılmaması, nüfus artışı, buna bağlı olarak altyapı yetersizliğin günden güne büyümesi.

Kamusu ve özeli ile hem eğitim, hem de sağlık sektörü bir bütün olmalıdır.

Devlet, ülkede yaşayan herkesin sağlık ve eğitim hakkını ücretsiz sağlamalıdır.

Sağlığı uzun zamandır konuşuyoruz, kamuda görev yapan hekimlerin kendi özel kliniklerinde çalışmalarını yasaklayan bir mahkeme kararı var.

Bu kararla gelen bazı sıkıntıların geçici olarak aşılması için bir karar üretildi, bu karar uygulanmaya başlandı.

Kamuda mesai sonrası hasta bakmak isteyen hekimler, kamu hastanelerinde veya belirlenecek özel hastanelerde hasta bakabilecek.

Bu uygulama ücretli olacak.

Daha önce kliniğe gidip ücretli olarak muayene olan vatandaş, doktorunun kliniğine gitmek yerine, doktorunun görev aldığı hastaneye gidecek.

Vizite ücretini bu hastaneye ödeyecek, doktor ve hastane bu ücreti paylaşacak.

Geçici de olsa hem kamu, hem de özel hastanelere bir kaynak yaratılmış oldu, doktorlar kendi kliniklerinde aldıkları muayene ücretlerini, şimdi çalışmayı tercih ettikleri hastane ile bölüşecekler.

Hastaneler de doktorların giderlerini bölüşecek.

Kliniklerin yerini kamu ve diğer özel hastaneler alacak.

Onlarda bu pastadan payını alırken, vatandaş için çok bir şey değişmeyecek.

Bu pastadan kamu ve özel hastanelere bir pay yaratılmış oldu.

Aynı zamanda doktorlar da daha az ücret, daha az maliyetle yine görev yapacaklar.

Yani ikinci iş diye ortalığın ayağa kalktığı sistem değişerek devam edecek.

İşin esası olan pastadan pay almadan, hem kamu, hem de başka özel hastaneler yararlanacak, pasta bölüşülecek.

Peki, şimdi ikinci iş yapılmıyor mu?

Esas amaç kliniklerin kazancından başkalarını da yararlandırmak mıydı?

Şimdi herkes memnun mu?

Hangi özel hastaneler bu yeni ve geçici uygulamadan faydalanacak, bu nasıl belirlendi?

Sağlık sektörünün, kamu ayağına hükümetlerce ayrılan bütçe payının ne derece kısıtlı olduğunu biliyoruz.

Her bütçe dönemi en çok eleştirilen konu 'sağlığa ayrılan pay'.

Bir de yurt içi ve yurt dışı hasta sevk konusu var.

Maddi kaynakları belli olan bu ülkenin, bu devletin, yıl içinde milyonlarca lirayı kamu dışına aktarma lüksü yok.

Çok ciddi miktarlardan, milyonlardan, devletin, halkın parasından bahsediyoruz.

13 Haziran ile 31 Temmuz arası, özel hastanelere tedavi amaçlı 450 bin 488 TL, yani yarım milyon ödenmiş.

Bir buçuk ayda yarım milyon.

Bu kaynak kamusal sağlıkta kullanılsa hiçbir sorun kalmazdı.

Sağlık üzerinde ayrı bir sektör oluştu.

Sağlık için sorun sadece doktorlar, mesai sonrası çalışma değil.

Özele hasta sevki ve ödenen rakamlarda çok ciddi konular.

Hepsinin bir bütün içinde değerlendirilmesi gerek.

Gerisi popülizm, gerisi günü kurtarma adına dedikodu, buz dağının sadece ucunu görme.


Bu haber 552 defa okunmuştur

:

:

:

: