Suna ERDEN

Uzman çocuk doktoru Cemal Mert, ruhsal ve fiziksel birçok soruna neden olan çocukluk çağı obezitenin gün geçtikçe arttığını, dünya ve Avrupa’daki oranlara göre yüksek olduğunu dile getirdi

Çocuk (6-11 yaş) ve ergenlerdeki (12-17 yaş) obezite genellikle yetişkinlikte de devam eden, ciddi sağlık ve sosyal problemler doğuran bir etken olurken, ülkemizde obezite oranı korkutan boyutlara yaklaşıyor. Çocuk gelişimini olumsuz yönde etkileyen gerek fiziksel gerekse ruhsal sorunlara neden olan obezitenin yaygınlığı gün geçtikçe artarken, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Cemal Mert, ülkemizdeki obezite oranının dünya ve Avrupa ülkelerine göre çok yüksek olduğunu ifade etti. Star Kıbrıs’a konuşan Uzman Doktor Mert, obezitenin çocuk sağlığı üzerinde fiziki ve ruhsal açıdan son derece ciddi sorunlara neden olduğunu ifade ederek, 6-17 yaş aralığında çocukların en fazla vakit geçirdiği yer olan okullardaki kantinlerin sıkı bir denetimden geçmesi gerektiğini söyledi.

DENETİM ŞART

Dr. Cemal Mert, geçmiş yıllarda okul kantinlerinde çocuklar için sağlıklı gıdaların satılması için Kıbrıs Türk Pediatri Kurumu, Tabipler Odası, Diyetisyenler Birliği ve sağlık ile eğitim bakanlıkları yetkililerinin işbirliği yaparak kantinlerde satılacak sağlıklı besinlerin listesini yaptıklarını söyledi. Okul idarelerinin ve ilgili bakanlıkların da kantinleri denetlediğini kaydeden Mert, ayrıca dönem başlarında da aileler ile çocukları bilgilendirici duyurular yapıldığını ifade etti. Bir dönemde okullarda hijyen ve sağlık yönünden denetleyecek beyaz bayrak projesinin gündeme geldiğini kaydeden Mert, “Ancak bu yıl herhangi bir çalışma veya denetim yapıldığı bilgimize gelmemiştir” dedi.

ORAN ÇOK YÜKSEK

Ülkemizde çocukluk çağında obezite oranının çok yüksek olduğunu, yapılan bilimsel çalışmalarda çocukluk çağı obezite oranının yüzde 20 ile 25’e çıktığını ifade eden Dr. Mert, “Bu oran dünya ve Avrupa oranlarına göre yüksek bir değerdir” dedi. Obezite oranındaki artışın günümüz beslenme alışkanlarıyla yakından ilgili olduğunu belirten Mert, “Obezitenin esas nedeni günümüzde hazır fabrikasyon şekerli ürünler ve fasfood gıdaların çok fazla tüketilmesidir” ifadesini kullandı. Beslenme alışkanlığının yanı sıra hareketsiz yaşamında obeziteye zemin hazırladığını kaydeden Mert sözlerini şöyle sürdürdü: “Çocukluk çağı obezitenin önlenmesi için tedbirler alınmalıdır. Burada okullardaki durum dikkate alınmalıdır. Ancak okullarda çocuklara hareket kazandırmak için herhangi bir eğitici program ve alt yapı bulunmamaktadır. Ayrıca kantinler yeterli şekilde denetlenmemektedir. İlgili bakanlıkların ve yetkililerin bu konuya eğilmesi, kantinlerde denetimi artırması, yanlış yapanlara ceza vermesi gerekmektedir. Kantin sorumlularına gerekli uyarı ve bilgilendirme çalışmaları her yıl yeniden yapılmalıdır. Okul aile birlikleri de denetime dahil edilmelidir. Obeziteye neden olan şekerli yemişler, gazlı içecekler, yağlı abur cuburlar kantinlere sokulmamalıdır.”

HEM RUHA HEM BEDENE ZARAR

Dr. Mert, obezitenin hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara neden olduğunu ifade etti. Mert, “Obez çocuklar çevresiyle uyum sorunu yaşamaktadır. Ayrıca hareketleri de kısıtlıdır. Obez çocuklar, depresyona daha yatkın olmaktadır. Okulda başarısızlık, sosyal uyumsuzluklar, özgüven sorunu yaşayan bu çocukların sosyal hayatı alt üst olabilmektedir. Obesizitenin psikolojik etkileri yanında diyabet, astım, hipertansiyon ve hatta kansere zemin hazırladığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır” dedi. Dr. Mert, son derece sakıncalı sorunlara neden olan obeziteyi engelleyebilmek için alınacak önlemler arasında okullarda yaygın hareketler ve egzersiz için özel programlar yapılması, kantinlerde neler satılacağına dair listenin güncellenmesi ve denetiminin yapılması olduğunu kaydetti.