Yaşam Kor kor yanan yaşamı güzelleştirmek bizim elimizde... Evren e tetiklediğimiz her obje bize geri döndüğünü bilsek, anlayabilsek, bütün davranışlarımızı, yaşamımızı, gözden geçirirdik. Atalarımız boşuna dememişlerdi ne ekersen onu biçersin... Yaşamın içine güzellikleri harmanlarsak, olumsuzlukları bir kenara atarsak suyun aktığı gibi zamanda aktıkça o olumsuzluklarda bir gün gelir güzelleşir... Bir kaç hafta önce, Türkiye nin bir kaç ilini ziyaret etmek amacı ile yola çıktım. Yolum önce Gaziantep....Gaziantep te ilk gözlemlediğim temizliği.

Tertemiz bir şehir oluşu, yemekleri, yemeklerden Antep kebabı, ve kadmer böreği, oldukça lezzetli ve meşhur... bilindiği üzere Antep fıstığı, tarlalarda yetişen Antep fıstık ağaçları ile süslü bir şehir, Gaziantep., oldukça meşhur, insan sevgisi, tarihi dokuları, taş işletmeciliği, müzesi...Hemen yanında, Su altında kalan HALFETİ batık şehir Bu kadar mı güzel olabilir bir Coğrafya...Halfeti’nin bazı köyleri, 2000 yılında yapılan barajla, sular altında kaldı. Boşaltılan yerleşimler yöreye turizmi de beraberinde getirdi... Uzun bir yolculuk sonrası vardığımız kayıp şehir Halfeti, Köye yaklaşırken gördüklerimiz, karşısında etkilenmeye başladım, aşırı duygusal oluşum beni bir hayli etkiledi.

Köyün camisi sular altında, sadece minaresi ve tavan kısmının az bir bölümü gözüküyor, köyün okulu, çok az bir görüntü ile anlamaya çalışıyorsunuz. Tepelerdeki o tarihi evler çok kıymetli oldukça güzel, taşlardan örülen evler, sanki bir ressamın elinden aktı bize doğru. Gemimiz ilerledikçe hüzün bir o kadar daha çöktü içime... İnanılmaz bereketli topraklarını Fırat’a teslim etmiş, hüzünlü bir o kadar da güzel... Geçmişini suyun altına gömen bir tarihi şehir... İnsanların yüzünde derin bir hüzün kalplerinde acı. Devlet yerleşim alanlarını yaya gidildiğinde yarım saat mesafe olan, güvenilir, yukarılara yeni inşa edilen köye, taşısa da o yüreklerindeki burukluk hüzün okunabiliyor... bir insanın geçmişinden vazgeçmesi kolay değildir... Karaya adımımızı attığımızda hayalet bir köyde olduğu hissine kapılıyorsunuz...

Halfeti halkı. bütün ihtiyaçlarını Gaziantep ten karşılıyorlar. Urfa iline bağlı olsalar da köy halkı Gaziantep le iç içe...HALFETİ.... Asurların, Arapların, Bizanslıların yaşam sürdüğü bir Tarih, coğrafyadır...Ortasından geçen FIRAT nehri kim bilir ne çok şeye şahittir, geçmişten günümüze.. Orada yaşayanlara sordukça bir çok masallar öğrendim. Fırat nehri bir zamanlar çok şiddetli aktığını, şimdi Birecik barajının suyu ile birleşince yok olmuş. Bir yığın masallar...Sular altında kalan yerleri görmek için bir çok özel tekneler yapıldı, bütün olumsuzlukları geride bırakarak yaşamlarını güzelleştiriyorlar, bereketlendiriyorlar... Zümrüt yeşili sularda aktıkça teknemiz bu eşsiz manzaraya şahit olduğum için çok mutlu oldum... Sizi Seviyorum...