Cumhurbaşkanı Akıncı, siyasi partilerin genel başkanlarıyla yaptığı görüşmenin ardından dün hükümeti kurma görevini UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün’e verdi.
Akıncı, tüm siyasi partilerin hükümeti kurma sürecinin UBP ile başlatılması noktasında birleştiğini, kendisinin de bu kanaate vardığını ifade etti.
Özgürgün ise görevi alır almaz çıkışta yaptığı açıklamada, “Görevi en iyi şekilde yerine getirmek için gayret göstereceğini” söylese de genel havası umutlu değildi.
Zaten bunu da “UBP’siz hükümet kurma çalışmaları var. Bu şartlar altında görev almak zor. Sonuç açısından beni çok da mutlu kılmıyor” diyerek gizlemedi.
Hizmet verebilecek bir koalisyon kurulabiliyorsa onu deneyeceklerini ifade eden Özgürgün, “Zorlama koalisyonların” ülkeye bir şey vermeyeceğini kaydetti.
Aynı saatlerde dörtlü koalisyon cephesinde ise bambaşka bir hava vardı.
CTP, HP ve TDP “Bir kahve içeriz ama koalisyon görüşmesi yapmayız” diye cevap verirken; Demokrat Parti Lideri Serdar Denktaş, UBP’ye farklı bir yanıt verdi.
Özgürgün’ün “Zorlama koalisyon” yanıtına nazire yaparcasına konuşan Serdar Denktaş, “Asıl üçlü bir koalisyon kurulması için zorlama altında olan benim” dedi.
Denktaş yaşanan tüm bu gerilim için “Bütün bu kargaşa zorlama bir koalisyon kurulması içindir. Ben diyorum ki Başbakan haklı. Zorlama koalisyon kolay yürümez” diye konuştu.
Belli ki bir gün önceye kadar “UBP’ye de kapımız açık” diye görüşme çağrısı yapan Denktaş, Özgürgün’ün dünkü tavrından mutlu değildi.
Peki ne oldu da Denktaş, bir yandan dörtlü koalisyon için görüşmeleri yürütürken, üçlü koalisyona da açık olduğu mesajından vazgeçti?
Bence çok tecrübeli bir siyasetçi olan Sayın Denktaş, UBP Genel Başkanı’nın bir erken seçim hesabı yaptığını düşünüyor. Olası bir seçimde yüzde 35.5 oy almış bir UBP’nin oylarını daha da artırabileceğinden endişelenen Denktaş, dörtlü koalisyon hükümetine herkesten fazla ihtiyaç duyuyor.
Şüphesiz bu hükümet nasıl çalışır, ülkenin karşılaştığı sorunlar karşısında yeterince çözüm üretebilir mi? Uyumlu çalışabilirler mi? Sayın Serdar Denktaş’ın çok övündüğü Maliye yönetimi ve denk bütçe, olası bir dörtlü koalisyonda Türkiye ile imzalanan mali protokole mesafeli partiler tarafından nasıl idare edilebilir?
Onlar da eğer bu hükümet kurulursa hep beraber sonuçlarını yaşayarak göreceğimiz gelişmeler olacak.
Fakat Denktaş’ı “üçlü koalisyona en çok kim zorluyor” diye soracak olursanız, bunu yaşanan gerilimden ziyade “parti tabanı” diye cevaplamak daha doğru olur. Çünkü üç partinin söylemi, DP seçmeninde müthiş bir rahatsızlık yaratacaktır.
Olası bir erken seçim ihtimaline karşı Denktaş’ın bunu da hesaplamasında fayda vardır.
UBP cephesinde ise çok farklı bir hesaplaşma olabilir. Özgürgün, Yüzde 35.5 oy almasına rağmen partisini iktidar ortağı yapamazsa bunun da UBP içinde sorgulanacağını düşünüyorum. Birkaç ay içinde yapılacak önemli UBP kurultayı, bu anlamda önemli bir hesaplaşmaya sahne olur kanaatindeyim.