Bir güneş gibi

Bir güneş olun bugün... Sabah, neşeyle doğan güneş gibi her yere ve her şeye dokunun... Dokunduğunuz her şey aydınlansın... Güzelleşsin...

Bir güneş olun bugün... Sabah, neşeyle doğan güneş gibi her yere ve her şeye dokunun... Dokunduğunuz her şey aydınlansın...
Güzelleşsin...

Iyiliklerle, sevgiyle, yaşama sevinciyle hepinize GÜNAYDIN..

GÜVERCİN KARDEŞLİĞİ
bir güvercin
barış diledi Tanrı'dan
kendi hayatı pahasına...

gökyüzündeki güneşin,
saklanan ayın hatırına
biraz da
daldaki çiçeğin
uçuşan böceğin hatırına...

sokaktaki aç- açık çocukların
varlığı hatırına...

en çok da
anasız babasız kalmasın diye
kundaktaki sür kokan bebenin hatırına...

güvercin kardeşliği
gerçekleşir mi dersin
devlerin sofrasında...
Ayşe TURAL

GİTMEK... GİDEBİLMEK...

Gitmek CESARETTİR: Hiç hesapsız, kimseye ya da kimselere hesap vermeden gidebilmektir... Hem de nereye olursa olsun çekip gidebilmektir... Arkana bakmadan gidebilmektir... Bir sürü şeyi göze almaktır...

Gitmek GÜZELDİR: Yeni bir umuda yürümektir belki... Yeni bir hayata adım atmaktır mesela... Huzura kavuşmaktır belki... Kanayan yaralara tuz basmaktır biraz... Unutmaya çalışmaktır çokçası da...

Gitmek KEŞFETMEKTİR: Yeni insanları, yeni hayatları, yeni yürekleri arayıp bulmak demektir... En önemlisi de KENDİNİ BULMAKTIR ...

SORGULAMA

Bir sonbahar hüznü olabilir mi
Gözlerimizde kesişen?
Yağmurların sulusepkeni
Yüreğime ince ince sızarken
,Özgürlüğümün müjdesi
Güvercin kanadına sığar mı sence?

Balıklar eskisi gibi
Yelkenleri öper mi istekle?
Bir aşk masalı
Güzel bitmeli derlerdi eskiler....

Sence bu masalın sonu ne?
Akşamları kucaklıyor avuçlarım.
Çiçekler düş görseydi
Kelebekler üşür müydü?

İnce bir eylül akşamında
Püfür püfür eserken akşamın yeli
Duygularımı gizlice
Kaçırırım gemilerle
Akdeniz'e...

Ayşe TURAL

GICIR GICIR BİR ARABA GİBİ...

Hayata yepyeni, sıfır kilometre bir araba gibi başlarız aslında... Kesinlikle ondan daha dayanıklı ve mükemmel... Yıpranma süremiz bayağı da uzundur... Bu noktada çok şanslıyız, şükürler olsun...

Zaman içinde biraz tamirat görürüz. Boyamalar, düzeltmeler, küçük de olsa parça değişikliklerine gidilir... Olsun, önemli olan son noktaya ayakta varabilmektir...

Şimdi bu da nereden çıktı demeyin. Kendinize iyi bakın diye söylüyorum. Bu sabah güzel bir gün karşıladı bizi... Güneşli... Bahardan kalma...

Böyle günlerde en büyük keyfim elime bahçe eldivenlerini takıp biraz çapa yapmak, varsa birkaç dal budamak... Birkaç gündür yağmur yağmadığından bahçeyi sulamak...

Dikkat ettim çapayı gereğinden fazla sıkı tutuyorum. Hortumu da öyle... Düşündüm, yıllardır bana hizmet eden ellerimi, ayaklarımı hatta gözlerimi... Kısacası tüm bedenimi ve ruhumu ne kadar dikkatli kullandım?

Kendime yorgunluk kahvesi yapıp oturdum... Ayaklarımı bambu koltuğa uzatıp bahçemi seyrederken kendimi sorguladım...

Sonuç bayağı iyi... Kendime AFERİN dedim elbette... Yine de aynı dikkati her adımda göstermem gerektiğini de aklımın bir köşesine yazdım... Kendime iyi bakarsam, kalan ömrümü sağlıkla geçirebilirim...

Kendinize alıcı gözle bakın bakalım, sizde durumlar nasıl?

Sevgiyle...

YALNIZLIĞINIZ

güne sırtı dönük
ayçiçek misali
unutulur dünler
kanar zamanın dal uçlarında...

bir nihavend şarkıda
dibe vurur umutlar
bir çağrıda sonsuzluk düşü
yakar kavurur içini...

sen kalabalıklar içinde
yalnızlar sapağındasın
çabuk mu unutulur
ömrü talan eden sır...
Ayşe TURAL

YALNIZLIĞINIZI GÜN IŞIĞINA ÇIKARIN...

Bence yalnızlık tozlu raflarda kaldıkça yalnızlığa mahkumdur.
Onu tozdan, karanlıktan ve dört duvar arasında yaşamaktan kurtarın...

YALNIZLIĞINIZI kuytu köşelerden aydınlığa çıkarınca, başkalarının dikkatini çekeceksiniz...

İşte o zaman, inanıyorum ki yalnızlığınızı paylaşacak harika dostlar, hatta hayat arkadaşı, yol arkadaşı bulacaksınız...

Sevgiyle kalın...
Gününüz güzel olsun...

MERHABA

bugün
içim içime sığmıyor
güneş
ışık ışık yüreğimde
gözbebeklerim
kar yığını bulutlarda
kamaşıyor...

kırlangıçlar telgraf tellerinde
sevgiler sığmıyor yüreğime
verdikçe çoğalıyorlar...

bir bulut
bir güneş
bir ev
bir çocuk
bir de kuş çiziyorum
en güzelinden...

Ayşe TURAL

ÇOK EĞLENİYORUM...

Nedenini merak ettiniz eminim...
Bir dizi izlemeye başlıyorum. Bir- iki derken... şimdi bu olacak, diye düşünüyorum... Ya da tam da böyle diyecek, derken aynı cümle düşüyor...

Tam on ikiden vuruyorum yani...

Sanırsınız senaryoyu ben yazdım... O zaman da dizi cazibesini kaybediyor...

Sanırım çok kitap okumanın ve film izlemenin sonucu bu...

Yine de ben çok eğleniyorum...

SAVAŞLAR OLMASIN...

savaşlar olmasın
acıya, korkuya doğmasın sabahlar...

savaşlar olmasın
açlığa, susuzluğa uyanmasın çocuklar...

savaşlar olmasın
silaha, bombaya dokunmasın gençler...

ve
savaşlar olmasın
karanlığa
ölüme
tutsak olmasın insanlar...

Ayşe TURAL (Bir türlü dinmek bilmeyen savaşlar için...)

SENİ BULMAYA GELDİM...

G. Musso'nun romanının adı... Kitabı okumadım. Sadece kitaplarımın arasından eseri tanıtan bir kart çıktı...

' İnsan hep zamanı olduğunu sanır ama gün gelir, geriye dönüşü olmayan noktayı aştığını, artık geriye dönmenin mümkün olmadığını fark eder. Zaman varken YAŞAMAK için SEVMEK için ACELE edin. FIRSAT ellerinizin arasından kayıp gidebilir...'

İnsanı derinden etkileyen cümleler bunlar... Her zaman BUGÜNün düne göre GEÇ, YARINa göre ERKEN olduğunu düşünenlerdenim... Bütün büyü, sır BUGÜNde saklı...

Sahi, bugün ne yapmayı düşünüyorsunuz? Bir planınız var mı? Mutlaka bir planınız olmalı... Miskin miskin evde oturmayın...

Alıp başınızı bir yerlere gidin mesela... BULMAK istediğiniz birileri yok mu? GEÇ kalmadan arayın bulun... Fırsat yaratın... Böyle günler şömine başında geçirme zamanıdır... Çıtırdayan alevlere bakıp şiirler okuyun... Bir kadeh şarapla çok iyi gider hani... Geçmiş zamanlara yolculuk yapın...

LEYLAKLAR ÜLKESİ
sen beni öpünce
leylak rengi
bir gülüş oturuyor yüzüne...

ardından
leylak rengi
bir akşam çöküyor yüreklerimize...

dışarda
leylak rengi bir yağmur yağıyor
leylaklar giymiş bir kadın
leylak leylak ağlıyor
bitmiş bir aşkın ardından...
Bu haber 2974 defa okunmuştur

:

:

:

: