Gailesi sizlere mi düştü diyor çoğu kez gündemi izleyenler,evet tasası hepimize ait olmaz ise en güzelini, konulan hedeflere nasıl ulaşılacağını kestirebilirmiyiz? Kimler kimin için uğraşıyor,kim kimin için ne diyor, küçük adamızın ,her gün ayrı bir yerinden, ayrı bir haber, sosyal medya sayfaları, yorumlar, görüşler, öneriler, bazı hallerde nefrete dönüşen imalar yapılıyor. Sosyal medya öylesine geniş bir dünya olmuş ki anlatılmaz. Sanal dünya arkadaşlıkları ile karşısındaki ile yüz yüze konuşmayı unutanlar var. Çoğu kez ,anında bir birini takip eden insanların dünyasındaki ortak arkadaşlıklarda iletişimdeki hız kimselerde yok. Açıktan yazanlar,içeriden yazanlar hatta ücreti normal telefon ücretlerine göre internet paketiyle sınırlı ve cazip olan hesaplardan telefon görüşmeleri görüntülü olarak yapılırken, gün nasıl geçiyor diye sorsalar, kimse kendi hayatını yaşamadan başkasının hayatındaki konularda vakit geçirdiğini söyleyebiliriz. Siyasiler dahi sosyal medya hesaplarından açıklama yapıp istedikleri konuyu tartışmaya açtıkları bir zamanda neden şeffaf olmayan işlerde kafa yoruluyor anlamak bazı hallerde mümkün olmuyor. KKTC Meclis Başkanlığı seçimi konusunda konuyu kişiselleştirmeye neden sebebiyet duyuluyor,konu yasal, emredici bir madde ve hala daha görüş alacağız diyenler ilkten konuyu söz verme hükümet kurma aşamasında niye halledememişler, niye düzgün iş yapmamışlar, İşin başlangıç noktasında yaratılan ve şüphe ile devam eden siyasi süreceten neyi murat ediyorlar diye bir takım cevapsız soruları gündemde tutmaktan hükümet ortaklarının amacı nedir? diye seçmen tabi ki konuyu izleyecek, muhalefet ise görevini yapacaktır. İyi niyet hariç kötü alışkanlık çerçevesi olan söylemlerden vazgeçmek gerekse de bu huylardan nasıl vazgeçirilır nasıl önlem alınır henüz bilinmezliğini sürdürüyor. Bilişim Yasasının geçmemesi hali çoğu kişinin anlık fevri klavye kullanımı ile küfre dönüp sözün nereye gittiğini kestirmeyenlerin dünyası olmuştur ve yalnızlık hastalığı gittikçe yayılırken klavye ayrı ayrı birbirine benzer ve tanıdık kişilerin yüzyüze görüşebileler hali mevcutken bu kullanımı kötü yönde bir nevi kendilerine göre, çeşnili masa olarak kullanabildikleri yer sosyal medya hesapları olmuştur,kendilerine bağımlılık yaratan küfürlü sanal masalarından bu gibilerin uzaklaştırılması ancak cezai müeyyide ile olacaksa, olacaktır. Yeni göreve gelen bakanlara ziyaret ve tebrik olmasın diyenler vardır. Tebrikler için hiç çiçek gerekmez diyenler ve yardım kuruluşlarına yardım ediniz diyorsa ve 'adres' veremiyorlarsa bunun geçersizliğini de yaşadıkları mesai günlerinde şahit olacaklardır. Unutulmaması gereken bazı alışkanlıkların kültürden ve geleneklerden kaynaklandığıdır. Yoksa konu yardım makbuzu konusu değildir. Bakanlıklarda veya bakanlıklara bağlı daire veya kamu kuruluşlarında görüşmeye gelen kişiler bir kahve içimlik zamanda kendini ifade etmektedir. Bunu çok gördük,yaşadık, yaşıyoruz,yaşaycağız ve şimdi biz yapmayız diyenleride yaparken göreceğiz. İnsiyatif verilmeyen idari kadro eğer vatandaş sorununu çözemiyorsa konu burda kapanır, bakan odasının kapısı açılır. Vadandaşın derdini dikkate alarak dinlemek vatandaşa verdiğiniz değerdir. Hiç bir vatandaş kapı önünde ilgililerce bekletilmez olandır. Ne zaman insanımız ve siyasilerimiz tüm kalbi ile 'samimiyete' yüreğinde yer verirse kendine dönecek, olumluluğu çoğu halde mutlaka görecektir.Vatandaşımızın çok büyük ve halledilmesi güç olan istekleri yoktur. Yeter ki bu isteklerineki olumlu veya olumsuz haller onlara anlatılsın. Görülecektir ki anlayış her şeye o zaman hakim olacaktır. Yakın takip devam edecektir...