“Volha Viarbouskaya (26), rahatsızlanarak ambulans ile Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesine kaldırıldı ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı” diyordu haberde…Gece kulübünde bedenini satıyordu Volha… Ve daha kaç Volha daha var…Ama kaçımızın umurunda?

Ülkemizde devlet eliyle yürütülen fuhuş pazarında kadınlar, sadece ekonomik anlamda değil, birbiriyle iç içe geçmiş bir sömürü ağı içinde ekonomik, duygusal, fiziksel ve cinsel anlamda her türlü sömürüye açık bir ilişki ağı içinde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar…

Fuhuş, erkeğin kadına karşı işlediği suçların aslında en geleneksel biçimidir ve bu suç bizim ülkemizde her gün işleniyor… İşte böyle gencecik Volha’lar da yitip gidiyor… Her türlü bedensel şiddete karşı dayanıklı olmak zorunda Volha’lar… “Nitelikli” “seks kölesi” olmak zorundalar…

Esir ticaretinde üzerlerinden kar elde etme amaçlı, cinselliklerini pazarlayan pazarlamacıların elinde sömürülen Volha’lar… Bedenleri alıcılarına teşhir edilen, üzerinde pazarlıklar yapılan, bedenlerinin seyredilmesinin bir eğlence aracı olduğu gencecik kadınlar… Sermaye kadınlar… Patronundan uğradığı haksızlık ya da müşterilerden gelebilecek tehlikelere karşı korumasız ve güvencesiz köleler… Dostlarının kazançlarını sömürdüğü, dost sömürüsüne maruz kalan, sosyolojik ve psikolojik dara düşen Volha’lar… Duygusal istismara uğrayan, rekabet ortamında müşteri çekebilmek uğruna sözlü ya da fiziksel aşağılanmalara ve şiddete maruz kalan kadınlar… Müşterisi için karşılığı ödendiği oranda her türlü kullanıma açık bir mal olarak pazarlanan Volha’lar… Borçlandırılan, bu borçları fahiş faizlerle ödemek zorunda kalan, iş gücü kaybı gerekçesiyle adet görmelerinin bile engellendiği, izinlerini kullanamayan, birbirleriyle iletişimlerinin kısıtlandığı seks esirleri…

İzole bir yaşama hapsedilen, hayvanat bahçesindeki seyirlik bir havyan gibi davranılan Volha’lar… Bir günde kaç müşteri olursa olsun, hepsini karşılamak zorunda olan, yorgun, hasta, mutsuz olmaya bile hakları olmayan, yarı çıplak durumda ya da iç çamaşırlarıyla vitrine konan, teşhir edilen kadınlar… Fuhuş pazarında müşterinin vücut temizliğine, davranışına, korunmasız cinsel ilişki tercihine, sadist ya da mazoşist isteklerine başkaldıramayan daha kaç Volha var bu ülkede? Ve bedelini ödediğini düşünerek, karşılığını alamadığını düşündüğünde kadına her türlü şiddeti uygulamayı kendinde hak olarak gören kaç merhametsiz var?

İşte bu yüzden fuhuş olgusunda, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ne kadının cinsel bir mal olarak algılanmasını değiştirir, ne de bunun bir seks köleliği olduğu gerçeğini...