İnsanların bir çok özellikleri vardır .
Kişilik ve yerleşen karakterlere göre insanlarda bir çok özellikler olur.
Bu özelliklerini saymaya kalktığımızda ise unuttuğumuz bazı özellikler mutlaka olacaktır…
Bu özelliklerin iyi tarafları olduğu gibi , olumsuz tarafları da elbette vardır . İyi taraflarını özetlemek istersek ; sevecendir , hoşgörülüdür , bağışlayıcıdır , cömerttir , saygılıdır , büyüklerini sayar, insana değer verir – küçüklerini sever vs…vs.vs.. diyebiliriz.
Olumsuz taraflarını saymaya kalkarsak da ; liste epey uzar gider. Bu yazımda ; olumsuzlukları saymak yerine ; öncelikle “hırslı “olmanın kontrollsüzlüğü üzerinde durmak istiyorum… Konuyu uç bir örnekle anlatmak gerekirse !!! ; ” sıradan bir memur olarak kamu görevi yapabilecek kişinin ; o kurumdan sorumlu amir, ya da müdür olmayı istemesi , kontrolsüz bir hırstır ,örneği verilebilir . Hele bu isteğini gerçekleştirmek için bazı girişimlerde bulunuyorsa ; bunun adı da “hırsın ; aklın ve mantığın önüne geçmesidir.”
Hani çoğumuzun bildiği bir hikaye vardır . “Öküze özenen kurbağa”hikayesidir bu hikayenin adı . Dere de yaşamını sürdüren kurbağa ; su içmeye gelen öküz -manda vb . İri yarı hayvanlara özenip durur , onlar gibi olmak için can atarmış . Hırslandıkça hırslanmış ve bu isteğini gerçekleştirmeye karar vermiş . Özendiği öküzlerden biri , dere kenarında su içerken ; o da bir taraftan öküzün şekline bakarak kendisini ona benzeyecek şekilde şişirmeye başlamış . Şiştikçe şişmiş şişmiş şişmiş…. Ne kadar şişebilir ki.(!?) Sonunda çat diye çatlamış….Diğer kurbağalar bu olaydan yeterince ders almışlar ama ; insanlar bazen , sanki bu tür hikayeleri hiç duymamış gibi davranmaya devam etmektedirler..
Çevremizdeki olaylar ile , basından izlediğimiz bazı olumsuz uygulamalardan anladığımıza göre , hiç bir tecrübesi ve yeterli tahsil – uzmanlığı olmayan kişilerin ; çok önemli mevkilere gelebilmek için , siyasilerin kapısını aşındırdığı gerçeğidir .
Dolayısıyla bir taraf da siyaset , diğer tarafta yönetilemeyen hırs nedeniyle ; talepkar olan kişiler oldukça , bu zırvalama – saçmalamalar devam edecek gibi görülmektedir . Devlette veya belediyeler de kıyıdan köşeden bir şekilde görev almayı becerebilen (!!?) kişiler , çok kısa bir süre sonra masa başı – etkili ve yetkili görev istemeye başlamaktadır . Yeniden araya sokuşturulan tanıdıklar ve siyasiler aracılığıyla ; o kişi için etkili-yetkili bir üst makam arayışı hızlanmaktadır . Çoğu kez de bu istek , bir şekilde yerine getirilmektedir .
Çok masum (!!?) bir şekilde “”rahat – masa başı bir iş “”isteminde bulunan kişi , amacına ulaşmaktadır .
Özellikle belediyelerimizde yani yerel yönetimlerimizde binbir türlü numarayla etkili – yetkili makamlarda yer almayı becerebilen kişiler nedeniyle , hizmetlerdeki kalitesizlik ; uç noktalara ulaşmaktadır .
Çalışanların hırs ve isteklerinin yerine getirilmiş olmasının ; halka yansıması , adeta bir kabus niteliğindedir . Bir tarafta haksız bir şekilde masa kapmış , mutlu bir eleman ; diğer tarafta sorunlarla boğuşan,üstüne üstlük birde vergisini ödemek zorunda kalan kentli …
Tabii bu olayları tek başına çalışanların hırs ve istekleri ile açıklamak haksızlıktır . Konunun daha da derinlerine girilmeli ve sorunun temelleri bir şekilde çözülmeye çalışılmalıdır…