Cilvegözünde milli haysiyet

Kıbrıs'ta her ailenin,evlatlarına milli değerleri öğretirken öncelikle vatan sevgisini, aidiyeti, bayrak, İstiklal, dini inançlar, gelenek ve görenekleri, tarihin derinliklerinden bu güne geçirilen mücadeleleri,devlet büyüklerini ,tarihi kişiliklerin tümünü eğitim aşamalarında çocuklarına öğrettiklerini biliyoruz.

Kıbrıs'ta her ailenin,evlatlarına milli değerleri öğretirken öncelikle vatan sevgisini, aidiyeti, bayrak, İstiklal, dini inançlar, gelenek ve görenekleri, tarihin derinliklerinden bu güne geçirilen mücadeleleri,devlet büyüklerini ,tarihi kişiliklerin tümünü eğitim aşamalarında çocuklarına öğrettiklerini biliyoruz. Öğretim sürecinde duyulan heyecan ise çocuklar büyüdükçe artarak devam eder. Öncelikle İstiklal marşı söylenirken duydukları heyecan, bebeklerin yürümeye başladıkları dönemden itibaren ailelerin onları milli bayramlarda ellerinde bayrakları ile tören alanlarına götürmeleri ile başlar. Bu duyulan milli heyecanın hissedilmesindeki ilk öğretidir.Her çocuk İstiklal marşını bilendir. Daha sonraki eğitim sürecinde milli değerlere bağlı öğrencilerin yetiştirilmesi öğretmenlerinin çocukları bir hamur gibi yoğurması ile onların benliklerine işleyişi,milli değerler konusundaki, gerekli eğitimin verilmesi ile sağlanır. Milli günlerin sebebi öğretisinden geçen, bütün milli bayramların özünü öğrenen, o günlerin şiirleri ve marşı ile büyüyen çocukların özellikle Mehmetciklere olan sevgisi her zaman doruk noktasındaki milli duygularıdır. Okul gösterilerinde günün anlam ve koşullarında askeri kıyafet giyen,fotoğrafları olan ve aileden gelen sevginin çocuklarda yer eden varlığı, çocuk büyüdüğü zaman değişmez olan kazanımı olur. Kıbrıs'da 1974 öncesi doğan gençlik Türk Askerinin, Mehmetciklerin Kıbrısa girişini 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatını unutmayanlardır. Biz yaştakiler ise yarım asrı geçen sürede, kendimize ailemizce aşılanan,vatan, millet ,bayrak aşkını taşıyanlarız. Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisinde bir annenin Eylem Nalcıoğlunun, Afrin Zeytin dalı Operasyonu için bir heyetin manevi güç olarak sınıra ziyaret yapılması önerisinin büyük kabul görmesi ile UBP milletvekileri ve parti Meclisi üyelerini temsilen bir grup 5 Mart günü sabahın erken saatlerinde Hatay'a gitmiştir. Ada tv haber Müdürü Sayın Nihan Yücel yaptığı haberlerle gün boyu etkinlikleri görüntülü olarak paylaştı, bizler de ordaymışız hissini verdi. Duygulandırdı. Elbette bir ana olarak ben de oğlumun , heyette oluşu ile gurur duyan biri olarak gün boyu heyet mensuplarını, basın paylaşımlarından takip ettim. Canlı yayınlarını, Türkiye medyasında çıkan haberlerini izledim. Nihan Yücel'i Facebook sayfasındaki bir paylaşımı ile orda aldığı nefes ve duygularını belirtiği hisleri, duygusal olduğu kadar çok önemliydi. ' Ne yazmış heyette bizzat bulunan Nihan Yücel ? Verdiği mesaj nedir ? bir kez daha okuyalım. 'Ada'ya döndüğümde baştan yazılacak çok şey var. Özellikle insana verilen değer, can, gözyaşı gerekleri. Biz orada yaşamıyoruz sade elinden oyuncağı alınmış şımarık çocuk gibi davranıyoruz. Hayatın gerçekleri burada... Afrin'de, Hassa'da, Akdağ'da, Cilvegözü'nde, Kilis'te... 1963'te,1974'te ve daha nicelerinde.... Bırakın çekişmeyi, insanlar ölüyor, analar ağlıyor...' Ne kadar içten, samimi ve kalbi duygular. Diğer gördüklerimiz ile birleştıği zaman yüreğimizi dağladı. Zafere giden yolda ve bütün bu hissiyat çerçevesinde, şanlı tarihimize ve milli örf ve adetlerimize yarışır şekilde 'Kahraman Mehmetciklerimize' olan sevgimizi ,şehitlerimize olan minnet ve şükran duygularımızı,yaralılara acil şifa dileklerimizi, KKTC Meclis Başkan Yardımcısı Sayın Zorlu Töre, Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Dursun Oğuz, UBP milletvekili Dr. Özdemir Berova ,Yasemin Öztürk , Aytaç Çaluda, parti Meclisi üyeleri, heyette bulunan kurum ve kuruluş temsilcilerine ,basın mensuplarına, Afrin Operasyonu ile ilgili milli duygularımıza ,Türkiye'de Hatay'da tercüman oldukları için teşekkürlerimizi ve sonsuz desteğimizi bir kez daha tekrarlar, bu gibi destek temaslarının artmasını temenni ederken Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'nın bir hitabında yaptığı 'Özgürlük Mücadelesi,silah işi değil, yürek ve iman işidir' deyişine katılırız.

Bu haber 2212 defa okunmuştur

:

:

:

: