Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Belediyeler Birliği Web sayfasında girerseniz 2018 yılı hariç 2017 yılı faaliyetlerini az biraz veriyor. Göz gezdirdiğiniz zaman belediyelerin yurt dışı bağlantıları dahil mesuliyetleri sınırları içerisinde verdikleri hizmetleri okuma olanağı var. Zaten içinde yaşanılan yerleşim birimlerinde yapılan,yapılmayan ve beklentiler açıkça belli olandır.
Meclis Yerel seçimlerin 1 Temmuz 2018 tarihinde yapılması Anayasaya aykırı söylemleri arasında belirlendi. 60 gün olan seçim yasakları bu seçim için 40 güne indirilmiş vaziyete getirildi. Eleştiriler devam ediyor. Ulusal Birlik Partisi bütün belediyelerde adaylarını yetkili kurullarında ve bazı yerlerde seçimle belirledi. Seçime hazırız diyor. Diğer siyasi parti adaylarının tesbitinde belli ki halen bir bilgi kirliliği var. Örneğin CTP Güzelyurt Belediye başkanı adayını süpriz deyip DP' nin destekleyeceği yönündeki haberler var ve bu haberler Sayın Serdar Denktaş'ın siyasi hanesine zarar diye yazılıyor. Bazı seçimlerde kazanmanın ötesinde menfaat ve hükümet ilişkilerinin kullanılarak siyaseten yerel seçimlerde partilerin bir birlerine kur yapmaları küçük adanın seçmeni üzerinde ters etki yapmaktadır.
Dün şiddetli yağmurla ülke geneli trafikti, yollardı, kanalizasyondu derken bahçelerde biriken sular toprakta bitkilere gıda oldu. Özellikle zeytin ağaçları bu yağışlardan en iyi faydayı yakaladı.
Yağmurlu havalar televizyon kanallarını daha kullanılır yapar ve bilhassa emeklilerin ve dışta çalışmayan kadınlarımızın ,ülkemizde vaktinin çoğunu geçirdiği koltuk televizyon karşısındaki asla taviz vermeyeceği makamıdır.
Zapping yaparken ilgi hangi kanalda ise durak noktası da o olur.
Dün Çiğdem Aydın programında Eğitim Bakanı Cemal Özyiğit vardı ve Sevgili Çiğdem Aydın o güzel anlamlı tebessümüyle ve karışık sorularıyla Bakanı oldukça zorladı. Konu din olunca nedense yeni bakanın bam teline basılmış gibi olunuyor. 30 yıllık eski öğretmenim diyen Güney Kıbrıs'taki Akel ile düşünceleri tamamen uyuşan bu bakanımız KKTC 'de camilerin yanına veya yakınına yapılan oyun parkı yerlerinin camilerde yapılması muhtemel kuran kurslarına giden çocukları cezbedici olarak kullanılabileceği ihtimalinden korktuğunu ve kurs aralarında çocukların oyun mekanı olacağını bunun da kurslara katılımı çoğaltabileceğini söylüyor, okullarda kuran kursu yapılıp yapılmayacağı sorusunu Çiğdem Aydın sormamış olmasına rağmen yeni bakan asla buna müsade etmeyeceklerini söylerken okullarda zorunlu olan din dersini seçmeli yapacaklarını da belirtmiştir. Kendisinin yaptığı araştırmalarda hristiyan dinine mensup olanlar dahil bir bölgede bir sınıfta 40 ayrı dinden talebeye rastlandığını ve onlara da eğitimde dinleri konusunda eğitim imkanı verilmesi gerektiğini söylemiştir. Eğitim Bakanlığının KKTC'de yollarda gezdiği söylenen cübbeli insanlarla, türbanlı insanları, cadı avı gibi takip sorumluluğu olmadığını da sözlerine ekleyen 4'lü hükümetin 3 milletvekilli Bakanı okul çevrelerinde dolaşanlar dahil bu konulardaki topladıkları verileri ve din eğitimi ile ilgili önerilerini 12 milletvekilli Başbakan Tufan Erhürman, 9 milletvekilli Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay ve 3 milletvekilli Maliye Bakanı Serdar Denktaş'ın oluşturduğu kabine toplantısına götüreceğini de bu programdan öğrenmiş olduk. İlahiyat Kollejinin din eğitimi hususunda yakın takipte olduğunu imam hatip lisesi olarak yeni okula ihtiyaç olmadığını da ayrıca belirtirken 4 Türkiyeli öğretmen yerine 4 Kıbrıslı öğretmeni İlhaiyat Kollejine atadıklarını açıklamıştır. Yeni Bakanın söylemleri ilginç olmaya devam ediyor, bilindiği üzere bir Meclis bileşiminde Cemal bey Papaz'ın ordularına karşı savaştık, gerekirse imamın orduları ile de savaşırız derken bu söyleminin açılımını süreç içerisinde kördüğüm gibi bir hale çevirmiştir. Ne diyelim söz ağızdan çıktımı ülkeye mal olursa her siyasinin konuşmalarına gerekli özeni göstermesi gerekir. Aynen bu sözde olduğu gibi 'Dikkat, aklın en büyük çocuğudur.'
