Bir önceki hükümetin en çok eleştirildiği konuydu.
Seçim süreci en fazla bu konu konuşuldu, UBP-DP ortaklığı yasa dışı vatandaşlık vermekle suçlandı.
Özellikle istisnai vatandaşlıklar, bu konu yanında yolsuzluk söylemleri.
Seçim stratejisi ve propaganda süreci iki konu üzerinden yürütüldü.
Söylediğim gibi yasa dışı vatandaşlık, iki Bakanla ilgili yolsuzluk ve günün Başbakanı, UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün'ün maddi varlıkları ile ilgili hareketler.
Dönemin muhalefet partileri, CTP, HP ve TDP bu konuları seçim malzemesi olarak kullandı.
UBP-DP hükümeti her Bakanlar Kurulu toplantısında onlarca, yüzlerce ve toplamda binlerce vatandaşlık verdi.
Şeffaflıktan uzak, keyfi, hatır, gönül ilişkileri ile verildiği için hepimiz, yazdık, konuştuk, eleştirdik.
Bu ülkede yıllarca yaşayacaksınız, her türlü olumsuzluğunu, güzelliğini bileceksiniz, tüm yatırımınızı bu ülkeye yapacaksınız, bu ülkeye turist olarak gelen bir başka insansa, sırf bir siyasinin keyfi istediği için vatandaş olacak, bir anda sizinle aynı haklara sahip olacak.
Yıllarca burada yaşayan, çocukları burada doğan, buradan başka bir ülkeye ziyarete bile gitmeyen insanlar ise hala bekleyecek.
Bu memlekete özgü bir adaletsizlik daha.
Dönemin muhalefet partisi CTP Başkanı ve bugünün Başbakanı Tufan Erhürman bir seçim gezisinde;
'Uzun yıllar burada yaşamış, çocukları burada doğmuş insanlara vatandaşlık vermeyen hükümet, ülkeye günü birlik gelen turistlere bile vatandaşlık dağıtıyor, resmen seçmen yazıyor. İstisnai vatandaşlık adı altında bini aşkın kişiye vatandaşlık verildi. Konuyla ilgili rüşvet iddiaları da ciddi boyutlara vardı'.
Halkın Partisi vatandaşlık konusuyla ilgili mahkemeye gitti.
Başkan Kudret Özersay;
'Biz bu hukuksuzlukların ve keyfi kararların peşini bırakmayacağız, hükümete gelince bakarız da demiyoruz, bugünden yargı yoluna gidiyoruz. Başka alanlarda olduğu gibi özellikle vatandaşlık konusunda da UBP-DP hükümeti devletin itibarını yerle bir etmiştir.'
TDP Başkanı Cemal Özyiğit;
'Seçim arifesinde hükümet vatandaşlıkların dozunu kaçırdı. Artık toplu vatandaşlıklar verilmeye başlandı bunlar kabul edilebilir uygulamalar değil. Biz hükümete geldiğimizde bunların hepsi incelemeye tabi tutulacak. Keyfi ve çıkar amaçlı yapılan vatandaşlıkların hepsi iptal edilecek. Ama hakkı ile alanlara söylenecek hiçbir şey yok'.
Muhalefet, vatandaşlıklar konusunda seçim dönemi bunları söylüyordu.
O günün üç muhalefet partisi bugün hükümet ortağı.
7 Ocak seçimi bu tartışmalarla, vatandaş yapılan insanların seçimi nasıl etkileyeceği gündemiyle geçti.
Bugünün iktidarı, dörtlü koalisyon hükümeti, bu konuda ne yaptı, incelenen vatandaşlık dosyaları hangi aşamada?
Yerel seçimlerin muhtemelen 24 Haziranda yapılacağını düşünürsek, tartışmalı, yasa dışı, hukuksuz verilen vatandaşlıkların durumu ne olacak?
Bu insanlar genel seçimde oy kullandı, yerel seçimde de oy kullanacaklar mı?
Oy kullandıktan sonra yasa 'dışı vatandaşlık' iptal edilebilir mi?
Seçimleri etkileyeceği düşünülürse, sonrasında doğacak sıkıntılar nasıl aşılacak?
Hükümetin icraatları yanında, usulsüz vatandaşlık, yolsuzluk iddiaları ile ilgili atacağı radikal adımlar da geleceğini belirleyecek.