Başbakan bir basın toplantısı yaptı. Üzerinden günler geçmiş olmasına rağmen döviz üzerine yaptığı manidar açıklama hala tartışılır halde gündemde yerini muhafaza ediyor. KKTC de kullanılan para biriminin dahi değiştirilebileceği ihtimaline kadar alternatiflerin masada olduğunu ifade ederken,Euroya geçişinde Almanya ‘dan Markle ‘den icazet almış gibi algı yaratıyor. Laf uzayıp gidip geri gelinceye kadar da reklamın iyisi kötüsü olmaz diye efkarlanıyor. Daha sonra Türkiye basını dahil yapılan eleştirilere yazılan yazılara ve yapılan ithamlara tahammül gösteremeden konuştuklarının masada olmadığını yanlış anlaşılma olduğu açıklamalarını yapmaktan çekinmiyor. Zaman kazanıp yeniden konuyu Cumhurbaşkanı Sayın Akıncı ile haftalık istişare toplantısına götürüyor. Zaten laf çok iş yok modu hiç değişmiyor. 20 Temmuz 1974 sonrasında Kıbrıs Lirasından Türk Lirasına geçişi şimdi AB üyesi Güney Kıbrıs para birimine geçiştirme alt yapısını oluşturma çabasında olduklarını,belli ediyorlar.Kuzeyde kurduklarını söyledikleri masada ,kısa orta ve uzun vadeli para politikasını uzmanları ile görüştüklerini ifade ediyorlar. Görüşsünler tabi ancak olmayacak duayada amin demesinler. Her bir bakanlığın icraat açıklamalarında olan biten sadece geçmiş hükümet dönemini eleştirmek ve yerinde saymaktan öte değil. İşte örnek Güzelyurt hastahane yapımı. Peki şimdi sizlere demezler mi hükümeti kurarken verdiğiniz söz geçmiş hükümet döneminden daha ileri refah düzeyine gidecek projelerinizi hangi, hayata geçerdiniz diye. Soruyoruz sahi bu hükümet ne yapıyor tamam anladık karşılığı Fiyat İstikrar Fonundan alınmak üzere akaryakıta gelecek 41 kuruşluk zammı yapmadınız,içme sütüne sübvansiyon uygulayacaksınız ve Türkiye ile daha yakın ilişkiler içerisinde tedbir alacağınızı söylüyorsunuz, ne değişip değişmediğini göreceğiz. KKTC Euro geçişi için Güney Kıbrıs fikir üretmeye başlamış bile ne diyorlar işgal altındaki bir ülkede para değişikliği için Avrupa Merkez Bankasından izin almak gerekmez. Anlaşılan Türklerin kendilerine şartsız şurtus teslimiyetini istemektedirler. Zaten Rum Dışişleri Bakanı Türkler kararlarını versin bizle AB mi yoksa Türkiye ile AB belirsizliğine mi diye abuk sabuk açıklama yapıp Türkiye seçimlerinin belirsizliğini seviyesiz açıklamaları ile dile getiriyorlar. Demek ki iş karıştırmada üstlerine yok, Hristodulidis Kıbrıslı Türkleri 'Geleceklerini Seçmeye' çağrı yaparken belkide bizim hükümetin açıklamalarından besleniyordur. Ulusal Birlik Başkanı Özgürgün mevcut 4’lü hükümetin icraat değerlendirmesini Sefa Karahasan’a yaparken üzerinde hassasiyetle durup gerekirse 175 vatandaşlık iptallerinin geri alınması için 175 gün yazarız dediğimiz hususta “Türkiye’den gelen vatandaşlarımız bu insanlar. Papazın, Yunanistan’ın ya da İngiltere’nin vatandaşları değil. İptaller kabul edilemez” demiştir. Hükümetin derme çatma olduğunu da ifade eden Sayın Özgürgün Türkiye’nin varlığının KKTC ‘nin vazgeçilmez olduğunu ifade ederken bir çok hakikat hakkındaki düşüncelerini paylaşırken Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinin önemine dikkat çekmiştir. Öte yandan yılların duayen ismi Sayın Ahmet Tolgay’a HP kadın milletvekilinin “son noktayı ben koyarım” ile bitirdiği cümle ile cevabı son derece yanlış bir davranış şeklindeki saygısızlık olarak arşivlerde yerini alırken HP Genel Başkanı Sayın Kudret Özersay’ın tweeter hesabından 4’lü hükümeti korur tweeti epey konuşulacak gibi “Memlekette altından kalkmaya çalıştığımız onca sorun varken, gece gündüz uğraşırken, avaracılar başka bir koalisyon hayali görüyor. Size sadece “canınız çeker” demekle yetiniyorum... Sayın Özersay yetinmeye devam etsin tabi ki ! Gün ola harman ola diye ona cevap verenler mutlaka olur. Öncelikle aldıkları vatandaşlıkları iptal ettikleri kişilerin sorunlarını çözsünler, kararı iptal etsinler, ülke halkının refahını sağlasınlar, projelerini bir fiil yerine getirsinler konuşma üreteceklerine iş yapsınlar. Soruna sorun eklemek gibi yetenekli 4’lü koalisyondan başka bir hükümet şimdiye kadar görülmemişti şimdi 4 Başlı bir hükümetimiz var ve hepsi bir telden çalmaktadır. Durum vaziyet budur. Bu günkü duamız ise Kalpte ve ruhta rahatlık olmadıkça; dünyanın bütün serveti sende olsa, ‘Döşek’ rahat olmuş neye yarar. Allah’ım tüm müminlere ‘İç Huzuru’ versin.