Hayırlı dua...

Hayat kalitesine özen göstermek her insanın bir nevi kendine karşı olan asli görevidir.

Hayat kalitesine özen göstermek her insanın bir nevi kendine karşı olan asli görevidir. Vakti kullanırken sağlığa gösterilen özen, kişinin kendisine verdiği değer, hayat kalitesini belirleyen çok önemli unsurlardır. Bu sebeple zamanı iyi kullanın. Her işin başı sağlık: Sağlık olmadan hiç bir şeyin ne değeri ne huzuru nede mutluğu olmaz. Geleceğe ilişkin korkular ve endişe insanı yıpratan, hayat kalitesini sarsan korkunç bir hastalıktır. Kıbrıs Akdeniz’in 3. büyük adası olabilir yaşadığımız yarısında küçüçük bir coğrafyanın temsiliyetiyiz nihayetinde. Her gün insanlarımıza mutsuzluk saçan beğenmemişlik ve daha çoğuna malik olmaya duyulan isteğin steresi insan davranışlarını bozmakta vicdanlarda derin üzüntü açmakta bu yaraların açılmasını sağlayanlar yine bu dertlere zehir gibi sözleriyle aksi düşünceler enjekte etmektedirler.Kendi insanımıza, yanlış manipülasyon yapanlar gün gelip bunun hesabını ödeyemeyeceklerdir. Sağlıktan tutun,eğitimi geçin, toprağın bereketi ile hava durumunun, iklimin, ada turizminin, ulaşımın , ticaretin ekonominin bütün göstergelerinde hissettiklerinizi ve stersin depresif halini yaşamaktansa bulunduğunuz halin memnuniyetinde olup sizden daha kötü durumda olan insanların olduğunu bilirseniz o anda kendi halinize şükrünüz olur kanaatim değişmez olandır. Küçük yerlerin tanışıklığında onun var ,benim neden olmasın gibi düşünce tarzından vazgeçip cesaret ve özgüveninizde çalışmaya devam ederseniz başarıda mutluluğu yakalayan olursunuz. Mutluluk çevrenize yansıyan pozitif enerji ayni zamanda sinerjinin yayılmasıdır. Cesaret ve özgüven önemlidir. Ancak hani derler ya deli cesareti gerekmeyendir. Denge her zaman olmalı bir makam sahibi olmak size sınırsız cesaret vermemelidir.Düşmez kalkmaz bir Allah diye söylenen sözlerin çok insanda tam isabet yerini bulduğunu görmekteyiz. Bir bakıma ne oldum delisi olmanın da bir sınırı vardır. Söylenen her sözün hikayesi var olan gerçeklerin bu güne yansımasıdır. Siyaset merdivenlerinde ilerleme tabi ki özgüven gerektirir, bilgi donanımı gerektirir, her bir kişinin yaşamış olduğu ortamın bilgeliğinde olmasını farz kılar. Elbette her insan düşüncesini açıklayacak ancak düşüncesini açıklarken 3-4 yaşında çocuk aklı ile içinden geçenleri ne söze ne yazıya aktarmamaya dikkat edecek işte bizim bazı siyasilerimiz tabiri caiz ise iktidarı görmüşler idame ettirip halkın refahından yana tavır koyacaklarına durup durup başkalarına veya basın mensuplarını hedef alıp iktidarı canınız çekiyor dedikleri ,dahası iktidarı vermeyiz , çok beklersiniz diye de yazabileceklerini görmekteyiz. Demek ki kendilerinin canı öylesine hükümetcilik çekmiş ki duyanlar aş mı eriyorlardı diyorlar. Bunca geçen iktidarlar,koalisyonlar ve siyasi oluşumlarda, makamlara kimler geldi kimler geçti hiç birisinin siyasi reklamlarda dahi kullanmadığı söz dizeleri şimdilerde kullanılır oldu. Avaracıları bir yana bırakıp, yerel seçimlerde karmakarışık ittifaklarla, ben falan bağımsızı destekliyorum sen falanı o diğerini sen bunu destekleyeceksin mesajları ile kafaları karıştıranların seçmen üzerinde pek etkisi olmayacaktır. 24 Haziran’da etki ve tepki bir kez daha belli olacak olandır. Böylelikle siyasi partilerin seçim, siyasi geleceklerinin net göstergesinde,kendilerine yol haritası, belkide bu sonuçlarla aşikar bir mesaj olacaktır. Belediye başkan adaylarının bağımlı bağımsız adaylarında oy kullanmak kadar belediye meclis üyelerinin seçimi de önemlidir. Parti amblemi altında aday olan 'Belediye Meclis üyeleri ' için vereceğiniz her oy siyasetin kurumsallaşmasına katkı yapacaktır. 24 Hazirana 24 gün kalmıştır. Zamanın daraldığı bu günde 'En ‘HAYlRLl’ Dua, ‘ALLAH’tan Korkan vе ‘TEMlZ’ Bir Kalbе Sahip Birinin Yaptığı ‘DUADlR’ diyoruz.

Bu haber 1827 defa okunmuştur

:

:

:

: