Kıbrıs müzakere oyunu bitmedi gitti, sorun varsa çözüm için arayış mutlaka olacaktır. Bu söz doğru da madem ki çözüm bulunamıyor, demek ki sorun hayati bir sorun değil siyasi bir gelenek haline geldi. Siyasi gelenek olmasa her yeni seçilen Türk veya Rum başkan şuradan başlar mı? “Kıbrıs sorununu çözmek öncelikli hedefim olacaktır” yani gerçekten de ellerini tutan var mı? Çözün sizi engelleyen de yoktur, anlaşmayı hazırlatın halkların önüne getirin ki olası bir referandum da karar verilsin. Bu da olmuyor, bu güne kadar böyle bundan sonra farklı rüzgarlar eser mi? Onu da göreceğiz.
Kıbrıs da iki halkın huzur ve güven içerisinde ve hatta istikrarlı bir yaşamı vardır. Ben yüzlerce halk reportajı gerçekleştirdim, Türk ve Rum tarafında konuştuğumuz insanlar bu gerçeği söylüyor. Halkları tehdit eden bir savaş tehlikesi olmadığı için, bireysel şikayetler dışında şikayet yoktur. Ülke menfaatleri neyi emrediyorsa siyaset o doğrultuda yaşanıyor.
Kıbrıs da Türk ve Rum halklarının dışında çok ülkelerin jeopolitik ve stratejik çıkarları vardır. Türkiye, Yunanistan, İngiltere bunlar Kıbrıs cumhuriyetinin üç garantörü, ABD, AB, Rusya, Çin, İsrail ve daha ülkeler, burada batmayan bu uçak gemisinden ve doğu Akdeniz de bulunan hidrokarbon yataklarından pay almaya koşan ülkeler.
Genelde şöyle bir anlayış doğdu ve bundan beslenen ülkeler ve Rum tarafı var. Bizler masayı dağıtan taraf olmayalım müzakereler devam etsin, çözüm umudu ve vizyonu devam etsin, bu anlayışı destekleyen KKTC de sol düşünceye ait siyasi partiler ve CB Akıncı var. Ancak en son konuşmasında Akıncı Rum tarafı zihniyetini değişmez ise çözüm bulunamaz, karşı cevap olarak Anastasiadis de Türk tarafı bu zihniyette devam ederse çözüm bulunamaz diye açıkladı. Bu iki açıklamaya göre müzakereler başlayamaz, BM önünü görmeyeceği bir sürece girmeyecektir, açıklamalar bu doğrultuda. Sürpriz mümkün mü? Doğrusu Türkiye ve CB Erdoğan’ın ulaşmış olduğu bir güçte mümkün değildir, Türkiye’nin onaylamadığı hiçbir siyaset hayat bulamaz.
Yarın gece Türkiye DB Çavuşoğlu geliyor, çantasında seçimden önce geldiği ve artık bu federal çözüm arayışlarının durdurulması ve yeni fikirlerin oluşturacağı bir sürecin başlaması için adımlar var. Türkiye güçlü ve istikrarlı bir devlet bu gün söylediğini yarın değiştirmez, Kıbrıs davası ulusal bir davadır. Buna benzer KKTC DB Özersay da açıklama yaptı, bence gözler KKTC CB Akıncı ve diğer hükümet partileri ve BB Erhürman da. Gelişmelerden hükümet olumsuz etkilenir mi? Ancak sessiz de bir kazan kaynıyor!!!!