2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’a yeni makam otomobili alındığını öğrendik gazetelerden, akabinde de bir önceki hükümet döneminde bu kararın alındığını..
Sonrasında da 4’lü koalisyon hükümeti tarafından hayata geçirildiğini..
Tabi haber ajanslara düşer düşmez tepkiler büyüdü.
Öyle ya memleket pahalılıktan, enflasyondan cayır cayır yanar.
İnsanlar evine ekmek götürmekte zorlanırken yeni makam otomobili de nereden çıktı!
Memlekette göç başladı geçim sıkıntısından ve işsizlikten..
Ve derken Maliye Bakanı Serdar Denktaş, 2.Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın yeni makam otomobilini kabul etmediğini açıkladı..
Yani mevzu Sayın Talat’tan döndü.
Eğer Sayın Talat yeni makam otomobilini reddetmeseydi,bugün kullanımında olacaktı..
O halde çok da rahatsız olduklarını söyleyemeyiz hükümet yetkililerinin bu durumdan. Zaten mazeretleri de hazırdı, bir önceki hükümet yani UBP/DP koalisyon hükümeti döneminde böyle bir kararın alındığı hemen duyuruldu.
Sanki bu her şeyi açıklar gibi..
Yahu bu ülkede insanlar günü nasıl kurtarırımın hesaplarını yapar oldular.
Çarşıya pazara gitmekten çekiniyorlar,borçlarını, taksitlerini, ev kiralarını, mutfak masraflarını karşılayamıyorlar, geçim sıkıntısından mütevellit ülkeden göç etmeyi düşünen onlarca insan tanıyorum. Nitelikli nüfus zaten birer ikişer ayrılıyor ülkeden, genç ve nitelikli nüfus lisans eğitimini tamamlar tamamlamaz kendine gidecek bir ülke arayışında..
Hiç mi görmez duymaz bu ülkenin siyasetçileri bu insanların feryatlarını.
Hiç mi vicdanları sızlamaz bu durumdan.
Ülke bu halde iken karar çıksa da bir önceki hükümet döneminde bu kararın iptal edilmesi çok mu zordur.
Değildir. Oturur Bakanlar Kurulu ve şu, şu sebeplerden ötürü alınmış olan bu kararı iptal eder.Yok öyleydi, yok böyleydi, yok bir önceki hükümet döneminde alınmıştı bu karar da biz de mecbur uyguladık gibi absürt açıklamalar yerine neden öncesi çıkıp da be arkadaşlar önceden alınmış bir karardı bu ama mevcut koşullarda memleketin şartları buna müsait değil iptal edelim demediniz..
Ben söyleyim, çünkü ülkede siyasetin geldiği nokta bugün bana yarın sana minvalinde yürütülüyor.. O yüzden kimse kimseye dokunmuyor, bilinen yanlışların önüne geçilmiyor.
Eğer halktan bu denli tepki gelmeseydi ne olacaktı?
Kuvvetle muhtemel yeni makam otomobili Sayın Talat’ın kullanımında olacaktı.
Oysa böyle bir dönemde bırakın mevcut eski cumhurbaşkanlarının kullanımında ki makam otomobillerini, ofislerini, ofislerinde çalışan memurlarının devletten götürdüğü maliyetin bile hassasiyetle ve realiteler doğrultusunda ele alınıp bu yönde gerekirse tasarruf tedbirlerine gidilmesi gerekirdi. Ki gerekiyor..
Allah aşkına bizim gibi ekonomisi dışa bağımlı kendi kendine yetmeyen bir ülkede görevi sona eren her Cumhurbaşkanına ofis, memur, makam otomobili tahsis edecek lüksümüz var mı?
Aynı şekilde , mevcut bakanların kullanımında olan lüks ve pahalı makam otomobillerinin bile ekonomik tedbir kapsamında hazineye girdi olarak değerlendirilmesi gerekir..
Yoksa, lüks otomobiller garajda dururken hiç bir ekonomik akıl bunu tasarruf yapılıyor diye algılamaz.
Çünkü bu tasarruf değildir..
O nedenle kimse kimseyi kandırmasın..
Ekonomik tedbir en tepeden başlayacaksa ki iddia odur, bunun gereklerini de yerine getireceksiniz.. Bakın Sayın Denktaş pahalı bisikleti ile buna öncülük ediyor..