Yükselen döviz çarşı pazarı yangın yerine çevirirken, hükümet buna tek çare üretti. “Çarşı pazarda yüksek fiyatla karşılaşırsanız ALO 174’ü arayın, denetleyeceğiz” dediler…
Ek mesailer ödenemez noktaya gelince bir günde ek mesaide saat başı ücreti şu kadar düşürdük dediler…
Çarşı pazarda iğneden ipliğe her malın fiyatı artarken, adeta zam rüzgarının şiddeti artsın diye bir de akaryakıta litre başına 50 kuruşun üzerinde zam yaptılar…
Yükselen döviz karşısında tek umut turizm ve oradan gelecek döviz derken bir de buna dün akşam Ercan’ın grev nedeniyle kapatılması eklenince ülkeyi yangın yerine çevirdiler…
Hiç kimse kusura bakmasın bunun adı ekonomik kriz değil, yönetememe krizidir.
Bakanlar Kurulu dün akşam toplandı ve grevi erteledi. Ama iş işten geçmişti.
Saat 19.00’dan itibaren Ercan’a inecek tüm uçuşlar ertelendi.
Peki bu eylemin yapılacağı gündüz saatlerinde bilinmiyor muydu? Bakanlar Kurulu neden gündüz toplanıp bu grevi ertelemedi?
CTP, içinde bulunduğu dörtlü koalisyon hükümetine grev ertelemeyi yakıştıramadı mı?
Yoksa işin içinde başka hesaplar mı var?
Hepimizin bildiği gibi Bakanlar Kurulu’nun her türlü grevi 60 gün erteleme gibi bir yetkisi var.
Peki Sayın Hükümet üyeleri, neden bu yetkilerini hatırlayıp, gündüz toplanarak bu grevi ertelemedi?
Yoksa hükümet ile eylem yapan sendikalar arasında Ankara’ya karşı “iyi polis, kötü polis” rolleri mi oynanıyor?
Başbakan Erhürman’ın uzun zamandır ekonomik krize karşı bir çare üretmek amacıyla Ankara’dan randevu talep ettiği belirtiliyor.
Türkiye’de acil bir mali desteğin ekonomideki yangın için tek çare olduğu da su götürmez bir gerçek.
Acaba bu eylemin gerçekleşmesine, Ankara ile bu kritik randevuyu kolaylaştırmak, daha doğrusu TC hükümetinin dikkatini çekmek için mi göz yumuldu?
Tüm bunlar cevabı verilmesi gereken sorulardır.
YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı dün ekonomide üç ay süreyle OHAL ilan edilmesi ve tüm sorunlara neşter vurulmasını önerdi.
Dün akşam ülkenin dünyaya açılan tek kapısı Ercan’a nasıl kilit vurulduğunu görünce, bu öneriye hak vermemek mümkün değil.
Evet hepimiz biliyoruz, ülke olarak, işçisi, memuru, köylüsü zor günlerden geçiyoruz. Ağır bir ekonomik kriz yaşıyoruz.
Hepimiz bu zor günleri atlatmak için elimizi taşın altına koymalıyız ama kimse kusura bakmasın.
Önce teşhisi doğru koyalım. Son 15 gündür yaşananları ekonomik krizle izah etmek mümkün değildir.
Bunun adı olsa olsa yönetim krizidir. Bu böyle biline…